Sahte diploma ve sertifikalarla ilgili yeni yeni gelişmeler oluyor, yeni bir gelişme de Devlet Denetleme Kurulu’na sahte e-imza ile diploma ve sürücü belgesi üretildiğine yönelik iddiaların incelenmesi için verilen talimat.

Devlet Denetleme Kurulu (DDK), Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak çalışan, yönetim işlerinin hukuka uygun, düzenli ve verimli bir şekilde yürütülüp, geliştirilmesi amacıyla kurulmuş Denetim Kurumu.
Kurum, Kamu hizmetlerinin sunulmasında güvenin korunması, her türlü suistimale ve hukuksuzluğa karşı etkili şekilde mücadele adına sahte e-imza ile belge düzenlendiği yönündeki iddialarla ilgili kapsamlı bir araştırma başlatarak konuyu incelemeye aldı.
Daha önce neler olmuştu da bu günlere gelindi?
Sahte e-imzalar ile ehliyet ve diploma üretildiğine yönelik haberler geçtiğimiz aylarda
Türkiye’nin gündemine oturmuştu. Gazi Üniversitesi Siber Olaylara Müdahale Ekibinin bildirmesi üzerine başlatılan süreçte, sahte Nitelikli Elektronik Sertifika (NES) kullanılarak Üniversite Öğrenci Bilgi Sistemi’ne yetkisiz erişim sağlandığı ve bu erişim yoluyla sahte diploma düzenlendiği tespit edilmişti. BTK’nın gerçekleştirdiği denetimler sonucunda, tespit edilen sahte sertifikalar iptal edilmiş; vatandaşların kendi sertifikalarını sorgulamaları amacıyla kamuoyu bilgilendirilmişti. Ayrıca, BTK Başkanı ve bazı Başkan Yardımcılarının e-Devlet hesaplarına da sahte NES aracılığıyla erişim sağlandığı da tespit edilmişti.
Üniversite, Bakanlık ve BTK tarafından ortak yürütülen çalışmalar ile ülkemizin dijital kamu altyapılarını hedef alan organize bir sahtecilik girişimi tespit edilmiş ve bu durum ilgili makamlara iletilerek adli süreç başlatılmıştı.
Savcılıkça yürütülen soruşturmada 220 kişi hakkında işlem yapılmış, 199 şüpheli hakkında ise kamu davası açılmıştı.
İlk iddianamede 134 sanık hakkında; ÖSYM Kanunu’na muhalefet, resmi belgede sahtecilik, bilişim sistemine girme ve verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme iddiasıyla 6 yıldan 45 yıla kadar hapis cezası talep edilmiş, ikinci iddianamede ise 65 sanık hakkında aynı suçlardan 5 yıldan 50 yıla kadar değişen sürelerde hapis cezası istenmişti.
Hazırlanan iddianamede, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı, başkan yardımcıları, YÖK Eğitim Öğretim Daire Başkanı ile birlikte 14 üniversitenin öğrenci işleri daire başkanı ve personelinin elektronik imzalarının kopyalandığı belirtilmişti.
İddianamede sanıkların, bazı elektronik sertifika hizmet sağlayıcı kuruluşların Adana, Mersin, Hatay, Ankara ve İstanbul ofisleri üzerinden sahte sürücü belgesi ve T.C. kimlik kartları kullanarak, kamu kurum ve kuruluşlarında görevli yöneticiler adına elektronik imza başvuru ve üretiminde bulunduğu, bu e-imzalar ile kamu kurumlarına ait sistemlere yetkisiz erişim sağlayarak birtakım yasa dışı iş ve işlemler gerçekleştirdiği belirtilmişti.
Savcılığın başlattığı soruşturma neticesine göre 35 kamu görevlisine ait e-imza oluşturulmuş, sahte belgelerle üretilmiş elektronik imzalar kullanılarak bazı kamu sistemlerine erişim sağlanmış, neticesinde diploma ve diğer resmî belgeler üretilmeye çalışıldığı belirlenmiş, Kurumların birlikte yürüttükleri çalışmalar sonucunda deşifre edilen suç örgütünün sahte olarak; 57 adet üniversite diploması, 108 adet sürücü belgesi, 4 adet lise diploması ürettiği tespit edilmişti.
Açılan soruşturmalarda; 220 kişi hakkında adli işlem yapılmış, 199 şüpheli hakkında kamu davası açılmış, 23’ü örgüt üyesi ve 14’ü suçtan menfaat temin eden toplam 37 kişi hakkında tutuklama kararı verilmiş, 150 kişi hakkında adli kontrol hükümleri uygulanmıştı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, dijital sahteciliğe karşı etkin ve kararlı bir mücadele yürütmüş, dijital altyapılarımızı hedef alan girişimler başarılı bir müdahale ve adli soruşturma süreçleriyle etkisiz hale getirilmişti.
İçişleri Bakanı Sayın Ali Yerlikaya, soruşturmanın kamu güvenliği açısından önemine işaret etmiş ve üniversite sistemlerinde siber güvenlik taramalarının hızlandırıldığını açıklamıştır.
Sahte elektronik imza, diploma ve akademisyen atamalarıyla ilgili kamuoyunda yer alan iddiaların ardından, YÖK tarafından tüm üniversitelere gerekli incelemelerin yapılması talimatı verilmiştir. Usulsüzlük tespit edilmesi halinde iptal işlemlerinin gerçekleştirilmesi yönünde üniversiteler bilgilendirilmiştir.