Oğlumla kitapçıları gezmeyi çok seviyoruz. Kapısından girdiğimiz her kitapçıda önce genel bir gezinti yapıp kitapları gözden geçiriyoruz.

Oğlumla kitapçıları gezmeyi çok seviyoruz. Kapısından girdiğimiz her kitapçıda önce genel bir gezinti yapıp kitapları gözden geçiriyoruz.

Sonra oğlum kendi ilgi alanlarının olduğu kitap bölümüne, ben ilgimi çeken kitapların bölümüne geçiyoruz. Düşünün yüzlerce yazarla karşı karşıyasınız. Yazarları başımla selamlayıp, hiç konuşmasak da birbirimize bakıyoruz. Her elime aldığım kitabın kapağını açtığımda sanki yazarın evine misafirliğe gitmiş gibi oluyorum. “Misafir umduğunu değil bulduğunu okurmuş.”

Kitabın yazarı “Otur bakalım şöyle karşıma neler yazmışım bir göz at bakalım.” der gibi bana bakıyor. Bu mucizevi ortamda olmak çok keyifli.

Matbaayı eski Roma ve Yunanistan’dan almışız ama kitaplara resimler çizmeyi Avrupalılara bizden almışlar.

Eski Roma ve Yunanistan’da işleri kitap okumak olan esirler varmış. Bu esirler yemek zamanı sahiplerine yüksek sesle kitap okurlarmış o dönemde el yazması kitaplar çok değerli olunca kitap okumak isteyenler demir parmaklıkları olan bir odaya alınıp kendilerine burada kitaplar okuması için kitap teslim edilirmiş.

12 Eylül’ün üstümüzden silindir gibi geçtiği dönemlerde binlerce kitap acımasızca yakıldı. Korkumuzdan çuval çuval kitaplarımızı toprağa gömmek zorunda kaldık.

Yıllar sonra gömdüğümüz çuvallarla kitapları toprak altında çıkardığımızda define bulmuş gibi sevinmiştik.

“Yasaklı günler artık sona erdi.“ demiştik ama maalesef hala yasaklı kitaplar ve tutuklu gazeteci ve yazarlar hapishane köşelerindeler. Ama üretmeye yazmaya sabırla devam ediyorlar.

Şehirlerarası otobüs terminallerinde havaalanlarında kurulan kitap stantlarını görmek, içimde okuma ve öğrenme ışığının devam ettiğinin bir göstergesi olarak beni ve benim gibi düşünenleri sevindiriyor.

Otobüs terminalleri girişlerinde çok büyük kitap standını gördüğümde görevli arkadaşa şu soruyu sordum. Bu kadar büyük ve açık bir stantta hiç kitap hırsızlığı oluyorum?” Görevli arkadaş “Nerede abi! Millet geçim derdine düşmüş, inan ki kitap çalsalar sevinirim yeter ki kitap alıp okusunlar” cevabını vermişti.

Kitapçıları gezmeye her gittiğimde kendimi çok şanslı hissediyorum. Büyük şehirlerin avantajı bu olsa gerek. Ankara’da ve birçok ilin alışveriş mağazasında çok konforlu kitapçılar rastlamak çok keyifli. Kitabınızı alıp bir köşede oturup kitapların sayfalarında gezinip, kahvenizi çayınızı yudumlayıp günün keyfini çıkarmak çok güzel. Bu mekanlarda kimse size niye oturuyorsunuz diye hesap sormaz.

Çocuk kitaplarının bulunduğu bölümlerde kitap sevgisini aşılamak için kurulan küçük oyun bahçeleri akıllıca bir buluş. Çocukların hem kitaplara dokunması, okuma yazma bilmese bile resimli, sesli kitaplarla iç içe olması güzel düşünülmüş bir yöntem olarak kitap okuma alışkanlığına ilk adım. Kitap okuma alışkanlığı için bu durumu oyun haline dönüştürerek kitap okuma alışkanlığına destek olunmalı.

İlkokul yıllarımda ailemin zorla “Şu kitabı okuyacaksın, akşam eve geldiğimizde kitabın özetini anlatacaksın.” demesi yüzünden lise son sınıfa kadar hiç kitapların kapağını açmamıştım. Daha sonraki yıllarda kendimle baş başa kalınca tam bir kitap kurdu oldum. Aynı zamanda öykü, şiir, romanlar yazmaya başladım.

Kitap okumakla ilgili yazarların düşünürlerin bilim adamlarının sözlerine bir kulak verelim bakalım neler demişler.

“Bütün kitaplarımı severim; sevmeseydim yazmazdım. “(Aziz Nesin)

“Yasalar ölür, kitaplar ölmez.” (Benjamin Franklin)

“Bir kitap, içinizdeki donmuş değerleri parçalayarak bir balta olmalıdır.” (Eflatun)

“İçinde iyi yanı bulunmayacak kadar kötü kitap yoktur.” (Franz Kafka)

“İyi bir kitap insana can veren kandır.” (Geothe)

“Dünyayı yöneten, kalem, mürekkep ve kâğıttır.” (John Milton)

“Ben kitaplarımı değil, kitaplarım beni ortaya çıkarmıştır.” (Jonathan Swift)

“Kitaplardan insanı tanıdım.” “Montaigne”

“Kitaplar soğuk ama, güvenilir dostlardır.” (Roosevelt)

“Kitapları seviyor musunuz öyleyse hayatınız boyunca mutlu olacaksınız demektir.” (Victor Hugo)

“Kitaplar, beynin çocuklarıdır.” (Oscar Wilde)

“Bütün iyi kitapları okumak, geçmiş anıların o mükemmel kişileri ile konuşmaya benzer.” (J. Swift)

“Yazarlar ölür, kitaplar kalır.” (Anonim)

“Tek bir kitabın adamı olmaktan kendini koru.” (Bulves Ligtton)

“İyi kitaplar okumayan adamın okumuş olmasıyla cahil kalması arasında hiçbir fark yoktur.” (Ahmet Selim)

“En iyi kitapların okunması, geçmiş yüzyılların en büyük insanlarıyla konuşmak gibidir.” (Descartes)

“Okuyarak dünyamızı, tarihimizi ve kendimizi keşfederiz.” (Diderot)

“Kitaplar sadece ilham vermek içindir.” (Ralph Waldo Emerson)

“Kitapsız yaşayamam.” (Thomas Jefferson)

“Kitabın hala fikirlerin temel taşıyıcısı olduğuna inanıyorum.” (Ernest Hemingway)

“Okuyanlar iki misli daha iyi görür.” (Victor Hugo)

“Bir damla mürekkep bir milyon kişiyi düşündürebilir.” (Theodore Parker)

“İyi kitaplar en gerçek dostlarımızdır.” (Lord Dudley)

“Kitaplıklar aklin tedavi yerleridir.” (Scilus)

“Bugünün gerçek üniversitesi, bir kitaplıktır.” (Carlyle)

“Kitap ruhun ilacıdır.” (Sir John Herschell)

“Kitaplar insanların yolunu aydınlatır.” (Çin atasözü)

“ Kitap okumak hayaller içinde sörf yapmaktır.” (Ali Deniz Yılmaz)

“Kitabın sayfasını açıp okumaya başlamak cesaret ister.” (Ali Yılmaz)