Evlere şenlik Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati 27 Aralık 2021 tarihinde katıldığı bir televizyon programında yeni ekonomik paketleri anlatırken, “Hani hep hayal edersiniz ya, şöyle, ‘Bir uyusam da altı ay sonra uyansam’ diye. Bir uyuyun, altı ay sonra uyanın Türkiye’de. Çok farklı noktalara gideceğiz” demişti.
Evlere şenlik Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati 27 Aralık 2021 tarihinde katıldığı bir televizyon programında yeni ekonomik paketleri anlatırken, “Hani hep hayal edersiniz ya, şöyle, ‘Bir uyusam da altı ay sonra uyansam’ diye. Bir uyuyun, altı ay sonra uyanın Türkiye’de. Çok farklı noktalara gideceğiz” demişti.
Eh bu sözlerin üzerinden tamı tamına altı ay geçti ve dediği gibi oldu, çok farklı noktalara geldik.
Öncelikle Türkiye’de altı ay önce serbest piyasa ekonomisi vardı, bugün altı ay sonra ise artık müdahaleci bir ekonomi var, iktidar elindeki sopayı canı istediği zaman, istediğinin kafasına indiriyor, piyasaya kural dışı müdahalelerde bulunuyor. Bu ülkede artık serbest piyasa ekonomisi ve sermaye hareketlerinin serbestisinden bahsedilemez.
Yaparsa AKP yapar, hayaldi gerçek oldu kıvamındaki son BDDK kararı ile ülkeye sermaye kontrolleri resmen gelmiş oldu.
Altı ay önce Türkiye’de sermaye kontrolleri gelir mi endişesi vardı vatandaş ne yapsak acaba bir müdahale olur mu bankalardan dövizlerimizi çekip kasaya mı kaldırsak diye soruyordu.
Ben ise; aman böyle bir şeyin dedikodusu bile hem finansal sisteme ve hem de ekonomiye çok büyük zarar verir. Millet el konacak diye korkup da parasını bankadan çekmeye koşarsa tüm bankacılık sistemi çöker, kurlar fırlar gider ve en sonunda iktidar döviz mevduat hesaplarını dondurmak ya da erişimi kısıtlamak zorunda kalır, başımıza iş alırız diyordum. BDDK’nın aldığı son karar işte bu yöndeki endişeleri tetikleyecek şirketlerden sonra sıra bana da gelir mi endişesini yaratacak bir karardır.
Umut ederim ki vatandaş paniğe kapılıp aman devlet dövizlerime el koymasın diye bankalara koşup döviz çekmeye kalkmaz. Eğer böyle bir olay gerçekleşirse işte o zaman yandı gülüm keten helva, sistem komple çöker, çünkü bankacılık sisteminde öyle bir döviz varlığı yok.
Son altı aydaki gerçekleşmeler sadece bu kadarla kalmıyor elbette. Nureddin Nebati bu sözleri 27 Aralık tarihinde söylemişti bu gün 27 Haziran ve tablo şöyle:
| 27 ARALIK 2021 | 27 HAZİRAN 2022 | |
| DOLAR KURU | 11,39 | 16,72 |
| EURO KURU | 12,89 | 17,70 |
| GRAM ALTIN | 665 | 988 |
| ENFLASYON (ENAG) | % 82,81 | % 160,72 |
| ENFLASYON (TÜİK) | % 36,08 | % 73,50 |
| MAZOT FİYATI | 11,51 | 30,05 |
| BENZİN FİYATI | 11,69 | 27,38 |
İnsanlar çoğu zaman uyurken kâbus görür uyandıklarında kâbustan kurtulur bizim uyandığımızda gördüğümüz tablo resmen kâbus oldu…
Sonuç olarak Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin gülerek anlattığı beklentilerinden hiç biri gerçekleşmedi, öngörüleri çuvalladı.
Daha da kötüsü işlerin bundan sonra daha iyiye gidebileceği ile ilgili de en ufak bir umut yok piyasalarda “kötü günler geride kaldı önümüzde çok daha kötü günler var” diye konuşuluyor.
Buradan bir kere daha hatırlatayım iktidarın bu gün uyguladığı rasyonel akıl ve ekonomi bilimi ile çelişik paradoks politikalar sürdüğü müddetçe işlerin düzelmesi, iyiye gitmesi hiçbir şekilde mümkün olmayacaktır.
Türkiye’nin bu derin krizden çıkmasının tek yolu bir iktidar değişikliği yaşanıp, aklı başı yerinde, liyakatli, ahlaklı ve becerikli kadroların iş başı yapması ve doğru dürüst ekonomi politikaları uygulamalarından geçmektedir.
