Kitap okumak,kendini, dünyayı,doğayı, canlı, cansız varlıkları tanımayı, kısaca hayatı tanımamıza her zaman yardımcı olmuştu.Çok kitap okuyan bir toplum olmasak da, tüm zamanlarda ülkemizde ve dünyada okunan kitaplara dan birkaç örnek vermek istiyorum.
HARRY POTTER ve Felsefe Taşı – J.K. Rowling Fantastik romanların en sevilen serilerinden biri olan Harry Potter, J.K. Rowling’in 1997 yılında yayınladığı bir eserdir. Kitap, 11 yaşındaki Harry Potter’ın büyücü olduğunu öğrenmesi ve Hogwarts Büyücülük Okuluna gitmesiyle başlar. Harry, burada yeni arkadaşlar edinir, büyülü dünyayı keşfeder ve karanlık Lord Voldemort ile karşılaşır. Kitap, hem çocukların hem de yetişkinlerin hayal gücüne adeta sörf yaptırır.
KRALİÇE LEAR / Ayfer Tunç.
Ayfer Tunç'un Kraliçe Lear adlı kitabı, güçlü bir kadının hikayesini anlatan etkileyici bir roman.Hikaye, yaşlı ve zengin bir iş kadını olan Münevver’i anlatır. Münevver, yıllarca çalışarak bir imparatorluk kurmuş ve bu imparatorluğu çocuklarına devretmeyi planlarken çocukları, annelerinin varlığını reddetmektedir. Münevver de hayal kırıklıkları ve yalnızlıkla yüzleşmek zorunda kalır.Kraliçe Lear, güç, aile ilişkileri, miras, kadın-erkek ilişkileri ve yaşlılık gibi evrensel temaları ele alır. Ayfer Tunç ,, Münevver'in iç dünyasına ve duygusal yolculuğuna tanıklık ederken, kadının toplumdaki yerini ve ileri yaşın getirdiği zorlukları sorgular.Kitap, William Shakespeare'in ünlü eseri "Kral Lear"ı temel almış tır ve eseri yorumlarken, güçlü bir kadın karakterin hikayesini anlatır. Bu hikaye okuyuculara kadınların gücünü, bağımsızlığını ve kendi hayatlarını yönlendirme yeteneklerini hatırlatır.
MADALYONUU İÇİ.
Gülseren Budayıcıoğlu’nun popüler romanlarından biridir. Kitap, bir psikiyatristin hikayesi üzerinden insanların iç dünyasını ve psikolojik çatışmalarını etkileyici bir şekilde ele alır. Hikaye, başarılı bir psikiyatrist olan Özge'nin yaşadıklarını anlatır. Özge, hastalarının terapileri sırasında onların derin ve karmaşık iç dünyalarına tanıklık ederken, kendi kişisel zorluklarıyla
da mücadele etmek zorunda kalır. Kitap, hastalarının hikayelerini anlatarak okuyuculara çeşitli psikolojik sorunları ve insanların içsel mücadelelerini gösterir.Madalyonun İçi, depresyon, kaygı bozuklukları, travma sonrası stres bozukluğu ve ilişki sorunları gibi birçok psikolojik konuyu ele alır.Kitap, insan ilişkileri, empati yapma yeteneği ve ruh sağlığı gibi konulara değinir.
İÇİMİZDEKİ ŞEYTAN Sabahattin Ali
İçimizdeki Şeytan,bu eser, toplum baskısı ve içsel çatışmaların merkezindeki bir karakterin hikayesini anlatır. Sabahattin Ali'nin, romanı okuyanları derinden etkiler ve düşünmeye sevk eder.Hikaye, Cemil adında bir öğretmenin gözünden aktarılır. Cemil, Anadolu'nun küçük bir kasabasında görev yapmaktadır. Düşüncelerini ve hayallerini toplumun beklediği normlara uydurmak zorunda olan bir karakterdir. Ancak içsel çelişkileri ve hayal kırıklıkları onu rahatsız etmektedir.Cemil'in hayatı, Nuran adında bir kadının kasabaya gelmesiyle değişir. Nuran'ın özgür ruhu ve düşünleri, Cemil'in içindeki şeytanı uyandırır. Cemil Nuran'ın etkisiyle kendi düşüncelerini özgürce ifade etme arzusunu keşfederken, içsel şeytanıyla ve toplumun baskısıyla mücadele ederek, kendi kimliğini bulma yolculuğuna çıkar.Kitap, insanın içindeki çelişkileri, özgür düşüncenin toplum tarafından nasıl bastırıldığını ve bireyin kimlik arayışını ele alır.
SAPİENS:
Yuval Noah Harari Sapiens: "İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi", insanlığın evrimi ve tarihini ele alan, bilimsel araştırmalarla desteklenerek kurgusal anlatımla birleştirilmiş etkileyici bir eserdir.Kitap, evrimimizin başlangıcından bugüne kadar olan süreçte nasıl şekillendiğimizi ve dünyamızı nasıl dönüştürdüğümüzü anlamamıza yardımcı olurken, insanlık tarihinin büyük dönüm noktalarını ve insanların dünyayı nasıl şekillendirdiğini inceler.
Harari, insanların neden diğer türlerden üstün olduğunu araştırırken, Homo sapiens'in evrimini, toplumların oluşumunu ve dünyayı nasıl şekillendirdiğimizi analiz eder. İnsanlığın ortaya çıkışından tarım devrimine, imparatorluklardan bilimsel ve teknolojik ilerlemelere
kadar pek çok önemli aşamayı ele alır. Aynı zamanda, dillerin, mitolojilerin, dinlerin ve ekonomik sistemlerin insanların kültürel ve sosyal evrimindeki yerini de inceler.Sapiens, okuyuculara düşünme ve sorgulama fırsatı sunar. Harari'nin gözlem ve analizleri, insanlığın geçmişinden geleceğe dair önemli dersler çıkarılmasına yardımcı olur.Harari'nin yaptığı bilimsel araştırmaları, sürükleyici anlatımı sayesinde okuyucular tarih boyunca insanların nasıl düşündüğünü, inandıklarını ve dünyayı nasıl değiştirdiklerini daha iyi anlarlar.Bu kitap, insan türünün karmaşık ve ilginç tarihini anlatırken, dünyayı anlamamıza ve geleceğimizi şekillendirmemize yardımcı olur.
KÖRLÜK
Jose Saramago
Jose Saramago'nun Körlük adlı kitabı, ruhsal körlüğün toplumu nasıl bir felakete sürükleyeceğini anlatan etkileyici bir başyapıttır. Saramago'nun benzersiz anlatımıyla "Körlük"insan doğasının karanlık yönlerini sorgular.Kitap, beklenmedik bir körlük salgını ile sarsılan bir şehirde geçen hikayeyi anlatır. Bu körlük, hızla yayılır ve insanların sadece beyaz bir sis bulutunu görmelerine neden olur. Bu kaos ortamında, toplumun içgüdüleri ve hayatta kalma mücadelesi ortaya çıkar.Kitapta, beyaz körlüğe yakalanan bir grup insanın bir karantina bölgesine hapsedilmesi ve orada yaşadıkları anlatılır. Burada insanlar arasındaki ilişkiler, güç mücadeleleri ve içgüdüsel davranışlar Saramago'nun güçlü anlatımıyla çarpıcı bir şekilde tasvir edilir. Kitap, insan doğasının karanlık yönlerini cesurca tanımlar. Saramago okuyucuları, insanlığın değerlerini kaybederken neler olabileceğini düşünmeye sürükler ve okuyucu, insani değerleri sorgulamaya iter.Yazar, şehirde yaşanan bu körlüğün fiziksel bir durum olmadığını, insani değerlerin kaybedilmesi ile ortaya çıkan bir ruhsal körlük olduğunu anlatır.
*****
UĞUR MUMCU, yu saygı ve sevgiyle anıyorum
Henüz çocukluğumuzu bile yaşamamıştık. Bir kadın eline, değmemişti ellerimiz. Bir sevgiliden mektup bile almamıştık daha. Bir gece sabaha karşı, pranga vurulmuş ellerimiz ve ayaklarımızla çıkarıldık idam sehpalarına. Herkes tanıktır ki, korkmadık.
İçimiz titremedi hiç. Mezar toprağı gibi taptaze, mezar taşı gibi dimdik, boynumuzu uzattık yağlı kementlere..