‘Bugün günlerden son gün’ alt başlığıyla giriyor BALKAN HAYALETLERI adlı, elinizden bırakmadan bir solukta okuyacağınız, kitabına Ahmet Sevindik.
‘Bugün günlerden son gün’ alt başlığıyla giriyor BALKAN HAYALETLERI adlı, elinizden bırakmadan bir solukta okuyacağınız, kitabına Ahmet Sevindik.
Balkanlar’dan Manisa’ya, İstanbul’a, oradan tekrar Balkanlar’a uzanan yüz küsur yıllık bir ticaret, tarikat, cemaat, akçeli işler, cinayet hikâyesini…MİT, Sırp polisi ve istihbaratı, Sırp mafyası arasında olayın peşini bırakmayan eski emniyet mensubu Orhan Derman ve onun ekibinin serüveninde anlatıyor. Daha doğrusu yaşatıyor. Nasıl Sedat Peker videolarını seyrederken bir sonrakini heyecanla bekliyorsanız BALKAN HAYALETLERI sayfalarını çevirmek için de aynı heyecanı duyacaksınız.
‘Delilleri takip ederseniz suçluyu bulursunuz ama parayı takip ederseniz neyle karşılaşacağınızı bilemezsiniz!’ diyor romanın kahramanı Orhan Derman.. Behçet Ç’ rolünde harikalar yaratan Erdal Beşikcioğlu dizi olsa rolüne cuk oturur. Bizim Kadıköy Maarif Koleji’nin Martısı, ülkemizde yetişen önemli sinema adamlarından biri olan Eriş Akman ‘Senaryonun sırrı hikâyenin sağlam olmasından geçer der.’ Ahmet Sevindik çok sağlam hikâyeye oturtmuş ilk romanını…Çok güzel ama bir o kadar da talihsiz, kinin ve nefretin kemikleştiği Balkanlar coğrafyasında. “Balkan Hayaletleri: Bugün Günlerden Son Gün”, bizim tarihimizde facia olarak geçen Balkan Savaşı’ndan sonra bir kanadı Makedonya’dan kaçarak Anadolu’ya sığınan, diğer kanadı Makedonya’da kalmayı tercih eden bir ailenin yaşadıklarına odaklanıyor. Bu ailenin dördüncü kuşağından bir gencin öldürülmesiyle 100 yılı aşkın bu yolculukta yeni bir viraj dönülüyor. “….Yedi bıçak darbesi. İkisi kurbanın sırtında, üçü karnında, biri kolunda, biri de kasığında. Ve kızdırılmış metalle bırakıldığı anlaşılan izler.
Belgrad’da, Tuna’nın kıyısında bir Türk’ün cesedi… Ölen, Türkiye’nin en büyük iş gruplarından Cevval Holding’in sahibi Erol Cevval’in, günler önce şirketin milyonlarca avro parasıyla kaybolan oğlu Hikmet. Mahmut, yüz yıldan fazla bir zaman önce çocuklarının ve sonraki kuşaklarının geleceğini kurtarmak için Makedonya’dan kaçıp Anadolu’ya sığınmıştı. Ama Balkanlar ailesinin peşini bırakmadı. Sanki ona can borçları varmış, o da alacağını topluyormuş gibi torunu yine Balkan topraklarında can verdi.,,,” satırlarını okurken büyük dedem,Mustafa Kemal ve ünlü İttihatçıların Harbiye’de ki tabiye, gerilla savaşları hocası Trabzonlu Miralay Nuri beyin tavan arasında ki ceviz sandığında bulduğum, Osmanlının dört düvele karşı verdiği Balkan Savaşında yaşadığı toplu kıyım fotoğrafları geldi. Soykırım edebiyatı yapan Biden görmeli bunları…
Emekli bir polis olan Orhan Derman ve ekibi cinayeti soruşturdukça beklenmedik gerçeklere ulaşıyorlar. Romanda bu süreç tarihsel, toplumsal ve siyasal bir çerçeveye oturtulmaya çalışılmış. Anadolu sermayesinin yükselişi, ticaret-tarikat ilişkileri ve bunların siyasete yansıması üzerinden akıcı bir öykü çıkmış ortaya. 1912’den başlıyor ama aynı zamanda bugünkü Türkiye’nin ve Balkanların gerçeklerinin de resmi çekilmiş.. Balkanlar’dan Manisa’ya, İstanbul’a, oradan tekrar Balkanlar’a uzanan yüz küsur yıllık bir ticaret, tarikat, cemaat, akçeli işler, cinayet hikâyesi… MİT, Sırp polisi ve istihbaratı, Sırp mafyası arasında olayın peşini bırakmayan eski emniyet mensubu Orhan Derman ve onun ekibi…
Ahmet Sevindik
Hayy Yayınları
ISBN:9786257685542