Bu hafta sonuna kadar İran ile İsrail arasında hep bir gerilim vardı ve lakin sıcak çatışma hep vekil terör örgütleri üzerinden yürütülüyordu İsrail ve İran askeri güçleri hiç doğrudan karşı karşıya gelmemişti.
Tabloyu doğru okuyabilmek için olaya biraz daha geriden, geniş açıdan bakmak ve yaşananları süreç içinde değerlendirmek gerekiyor kanısındayım. Bakınız ikinci dünya savaşı sonrasında dünyamız demokrasiler ve otokrasiler olmak üzere ikiye ayrılmıştı.
Otokrasilerin başını ise en büyük askeri otokrasi olan SSCB diktatörlüğü çekiyordu. SCCB ve onun güdümündeki doğu bloku askeri gücünü Varşova Paktı bünyesinde oluşturmuştu.
Gün geldi SCCB dağıldı, Varşova Paktı çöktü ve Doğu Bloku ülkeleri özgürleşti bu ülkelerin hemen hemen hepsi otokrasiyi terk edip demokrasiye evrildiler.
Aslında Gorbaçov önderliğinde yürütülen Glasnost ve Perestroyka adı verilen reformlar bu ülkelerde rejimi ve ekonomiyi yeniden yapılandırmayı en nihayetinde otokrasiyi hafifletmeyi hedefliyordu fakat bu hedef tutmadı, beklenen olmadı ve tüm yapı bir anda çözülüverdi dağıldı.
Bu yazının amacı elbette ki geçmişi değerlendirmek ya da tarihi süreçleri anlatmak değil amacım bu gün olan biteni anlamak.
90’larda soğuk savaş bittiğinde dünyaya bir demokrasi dalgasının yayılacağı ümit edilmişti fakat ne yazık ki bu beklenen de olmadı.
Tamam, birçok Doğu Bloku ülkesi otokrasiden demokrasiye geçti, bazıları AB’ye ve hatta NATO’ya katıldı ve lakin Rusya Federasyonu, Çin Halk Cumhuriyeti ve İran bu demokrasi rüzgârına direndiler ve en nihayetinde bu ülkeler otokrasiye devam dediler.
Üstelik özellikle de Rusya sadece otokrasiye devam demedi gücü eline geçiren diktatör Putin Hitler gibi emperyalist hayaller kurmaya başladı ve “benim yaşam saham” diyerek eskiden SSCB’nin birer parçası olan Gürcistan ve Ukrayna gibi ülkelerde askeri operasyonlara girişti.
Neticede bardağı taşıran ve özgür dünyanın kesin hüküm vermesine “evet Rusya artık bir diktatörlük ve Putin’de bu çağın Hitler’i olmaya hevesleniyor” demesine yol açan olay 2022 Şubat’ında Ukrayna’ya başlatılan saldırı oldu.
Aslında Ukrayna'ya yönelik Rus silahlı saldırganlığının başladığı tarih 2014 yılı, bu yıl Kırımın işgal ve ilhakıdır ama bu dönemde Rusya ve Rus diktatörü Putin’e yeterli sertlikte bir tepki verilmemişti.
Bu tepkisizlik üzerine Putin “batı yumuşak bir iki söylenir sonra susar” diye düşünerek 2022’de Ukrayna’yı haritadan silmek, komple işgal etmek üzere bir saldırı başlattı fakat bu sefer işler hiç de beklediği gibi yürümedi.
Bu saldırı ile birlikte yeni bir soğuk savaşın başladığı, sıcak cephelerden birisinin ise Ukrayna hattı olduğu ortaya çıktı.
Son olarak terör örgütü Hamas’ın İsrail’e yönelik olarak beklenmedik bir anda 7 Ekim 2023’de başlattığı saldırı ve akabinde İsrail’in Gazze’ye yönelik başlattığı terör operasyonunu da bu çerçevede değerlendirmek gerekir.
Anlaşılan o ki bu hatta yeni soğuk savaşın sıcak hatlarından biri olacak.
Bu baskın ve operasyon sonrasında Rus güdümünde olan İran rejimi bölgedeki tüm terör unsurları ile birlikte İsrail’e karşı harekete geçti. İsrail ise İran’ın arka planda yaptığına doğrudan İran’ın Şam’da bulunan Büyükelçiliğini hedef alıp buradaki bazı üst düzey askeri yetkilileri öldürerek cevap verdi.
Sonrasında İran bu saldırıya doğrudan cevap vereceğini ilan etti…
Herkes İran’ın cevabı ne olacak ne kapsamda bir karşılık verecek diye beklerken İran insansız hava araçları, seyir füzeleri ve balistik füzelerin kullanıldığı bir hava saldırısı düzenledi.
İşin enteresan yanı İran bu saldırıyı, saldırının hedef ve kapsamını 72 saat önceden tüm bölge ülkeleri ve Amerika’ya bildirmiş yani hedefe odaklı, sonuç alıcı bir baskın saldırı düzenlenmemiş.
Bu makaleyi yazdığım saatlere kadar İsrail tarafı ciddi bir kayıp ya da hasar da bildirmedi.
Anladığım kadarı ile İran kendi kamuoyunu teskin etmek ve bir algı operasyonu yapmak için bu tip bir danışıklı dövüşe girmiş. Sonuçta bir sakatlık çıkmasın, yanlış bir anlaşmaya mahal kalmasın diye de gerekli her önlemi almış.
Neticede 400 dron, füze falan atıp tek bir pencere camı kırmadan bu operasyonu tamamlamak ciddi bir başarıdır diye düşünüyorum.
Şimdi herkes İsrail’in bu saldırıya cevabı ne olacak diye merakla bekliyor.
Bundan sonraki adım her ne olursa olsun artık İran ile İsrail’in iki devlet olarak resmen savaşta olduğunu söylememiz yanlış olmayacaktır.
Sonuçta yeni soğuk savaşın tarafları ve sıcak hatları netleşiyor bir tarafta Rusya, İran, Çin ve Kuzey Kore diktatörlükleri diğer tarafta ise NATO müttefiki demokrasiler yer alıyor, sıcak çatışma noktaları ise Rusya Ukrayna ekseni ile İran İsrail hattı olarak görünüyor.
Bir önceki soğuk savaşı NATO net bir şekilde kazanmış, savaşın sonucunda SSCB tarihe karışmış, Doğu Bloku çökmüştü bakalım bakalım bu sefer savaş ne kadar sürecek, kim kazanacak ve sonuçları neler olacak.