CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve Demokrat Parti genel başkanları, 26 Ocak...

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve Demokrat Parti genel başkanları, 26 Ocak 2023 tarihinde Altılı Masa’nın 11’inci toplantısı için bir araya geldi ve dokuz saatlik toplantı sonrasında bir yazılı açıklama yayınladılar.

Bu açıklamanın en önemli kısmında liderler “Türkiye, hukuksuzluk, kanunsuzluk ve başıbozuklukla hareket eden bir hükümet tarafından yönetilmektedir. Bu çerçevede, Anayasa ve kanunda hiçbir tereddüte yer vermeyecek kadar açık bir şekilde düzenlenmiş olan hükümler uyarınca, TBMM yenileme kararı almadığı müddetçe, Sayın Erdoğan’ın 14 Mayıs’ta yapılacak olan seçimlerde bir kez daha aday olması mümkün değildir. Cumhurbaşkanının, Anayasa’ya aykırı olarak üçüncü kez adaylığını ilan etmesi demokrasi tarihimize eklediği bir diğer kara sayfadır. Anayasa’yı yok sayan bu başıboşluğu kabul etmediğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.” Demiştir.

Kamuoyunda uzunca bir süredir Recep Bey’in adaylığının anayasaya yüzde yüz aykırı olduğu konuşuluyor ve muhalefetin bun aykırılığın üzerine gitmemesi şiddetle eleştiriliyordu. Gelinen noktada altılı masa bu eleştirilere son verecek şekilde görüşünü son derecede net olarak ifade etmiş ve son noktayı koymuş bulunmaktadır.

Birçok kişi efendim niye daha önce bu konuda itirazlarını açıkça belirtmediler diye sorabilir.

Bunun cevabı ortada aslında, Recep Bey adaylığını kendi ağzından daha yeni telaffuz ediyor, seçimlerin hangi tarihte ve nasıl yapılacağına ilgili düşüncelerini de yeni açıklıyor. Eskiler “doğmamış çocuğa don biçilmez” derlerdi Recep Bey daha adaylığını ilan etmeden ve erken seçim kararını kendisinin alacağını açıklamadan tartışmaları onun adaylığı üzerinde yoğunlaştırmak aslında abesle iştigal etmek değil midir?

Diğer yandan şu anda bu işler resmiyete de dökülmüş değil, ortada sadece konuşulan bir takım lakırdılar var.

Bakalım bakalım:

Recep Bey erken seçim kararını tek başına alacak mı?

Son dakikada muhalefetin desteği için bir uzlaşı sağlanabilecek mi?

Tek başına erken seçim kararı aldıktan sonra anayasaya aykırı olarak aday olacak mı?

Recep Bey anayasaya aykırı olarak aday olsa bile Yüksek Seçim Kurulu bu adaylığı kabul edecek mi?

Bütün bu soruların yanıtlarını önümüzdeki birkaç ay içinde alacağız ve seçim sonuçları da aslında bu yanıtlara göre şekillenecek.

Ben altılı masada liderlerin çok doğru bir yolda ve çok doğru bir yöntemle ilerlediklerini gözlemliyorum.

Memlekette demokrasi buharlaştığı, otokrasi ve hukuksuzluk egemen olduğu için işin normal süreçleri, kararların müzakereler ile tartışılarak alınması ve farklı fikirlerin ortaya çıkması insanlara tuhaf geliyor.

Oysa demokratik ülkelere bakın örneğin Amerika Birleşik Devletlerinde bir partinin başkan adayını belirleme süreci nasıl sert tartışmalara, müzakerelere ve çekişmelere sahne oluyor ama kimse bunu anormal bulmuyor.

Bizde ise örneğin Recep Bey ben adayım diyor ama kimse çıkıp da yahu dur bakalım aday olabilmen için partinin bunu onaylaması lazım, bak başka aday adayları da var onlarla yarışacaksın kazanırsan ancak o zaman aday gösterilirsin demiyor, hatta bırakın demeyi böyle bir düşünce insanlara anormal geliyor. İşte otokrasinin ülkemiz insanının düşünce yapısını getirdiği nokta burası, anormalliği önce düşüncemizde normalleştiriyoruz.

Altılı masada ise demokratik yönetime saygılı bir ortak akıl var hem izlenecek yol ve yöntemleri ve hem de adayları bu ortak akılla belirleyecekler. Bu son derecede saygıdeğer bir davranış ve Kemal Bey’de bir senfoni orkestrası şefi titizliği ile birçok sanatçı ve enstrümandan oluşan bu orkestrayı ahenkli bir müzik yaratacak şekilde idare ediyor, kolay iş değil ama başarmaları lazım…