Haber: Goncagül Konaş
Özel Ortadoğu Hastanesi tarafından 24 Temmuz Gazeteciler Günü ve Basın Bayramı münasebetiyle kahvaltılı bir basın toplantısı düzenledi.
Ortadoğu Hastanesi'nin Başhekimi Op. Dr. Ali Derinöz, sağlık sektöründeki güncel gelişmeler ve hastanenin faaliyetleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Dr. Derinöz, sekiz yıldır hizmet veren hastanelerinin başarısına dikkat çekerek, dijital bağımlılık gibi güncel sağlık sorunlarına da değindi. Aynı zamanda ekonomik krizlerin sağlık sektörüne olan etkilerini değerlendiren Dr. Derinöz, özel sektörün sağlık hizmetlerindeki kritik rolünü vurguladı ve Türkiye'deki sağlık çalışanlarının yurt dışına çıkışının önlenmesi gerektiğine dikkat çekti.

“KENDİ MÜCADELEMİZLE KURDUĞUMUZ 8 YILLIK BİR HASTANEYİZ”
Ortadoğu Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Ali Derinöz: "Sekiz yıllık bir hastane burası. Geriye dönüp baktığımızda, tıp merkezi öncüsü olan bir hastane aslında. Sadi Hocam'la tıp merkezi olarak başlamış. Kırk iki yıl süren serüvenin sonunda, kendi mücadelemiz ve gayretimizle kurduğumuz bu hastanede sekiz yılı tamamladık. Yüz yataklı bir hastane burası. Beş ameliyathanemiz ve on yedi yoğun bakım ünitemiz var. Dört yüze yakın çalışan personelimiz ve doktorumuz bulunmakta."
“DÜNYADA İKİ YÜZ MİLYON İNSAN DİJİTAL BAĞIMLISI”
Başhekim Dr. Derinöz, dijital bağımlılık konusuna da değindi: "Sosyal medya, televizyon ve internet bağımlılık noktasına gelmiş durumda. Dünyada iki yüz on milyon insanın dijital bağımlısı olduğu söyleniyor. Türkiye'de on iki ile on sekiz yaş grubunda dijital bağımlılık oranının %3,6 olduğu, dijital bağımsızlığın ise %21,8 olduğu belirtiliyor. Dicle İnşaat kuruluşu olarak, hem hizmet vermek hem de Dünya Sağlık Örgütü'nün dijital bağımlılığı önleme mücadelesine katkı sağlamak için farkındalık yaratmak istiyoruz."

Fizik tedavi ve rehabilitasyon ihtiyacına da değinen Dr. Derinöz, "Bu ciddi bir konu, kendi tedavi önerilerimiz var. Pilates merkezimiz var. Özel sektörde hizmet satıyoruz aslında. Ama daha büyük bir komplekste düşünülebilir. Genç nüfus, spor konusunda meraklı. Yaşlı nüfus için de böyle merkezlerin yapılması gerekir." ifadelerini kullandı.
“ ANKARA GENELİNDE EN MAKUL HASTANELERDEN BİRİYİZ”
Ekonomik gelişmelerin sektöre etkisi hakkında da görüşlerini paylaşan Dr. Derinöz, "Son bir iki yıldır ekonomik gelişmeler malum. Enflasyon ve diğer büyük artışlar oldu. Bu sizin sektöre nasıl yansıdı?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Etkilenmemek mümkün değil. Hele bizim gibi yerel hastaneler biraz daha fazla etkileniyor. Esnaf ve buranın insanları etkilendiği sürece biz de etkileniyoruz. Ankara genelinde yine de en makul hastanelerden biri olduğumuzu düşünüyoruz. Kırk yılı geçen bir tecrübenin, ismin güveninin getirdiği avantajlarımız var, kabul etmek gerekir. Çok iyi hekimlerimiz var ama belki bunun tanıtımı eksik olabilir. Ankara'ya kendimizi duyurmakta eksikliğimiz var. Ankara Hastanesi olmamız gerekiyor. İncek'te tedavi rehabilitasyonu aldık. İşletelim dedik ama şartlar değişti. Medical Park'a devrettik orayı. Çakırlar tarafında bir düşüncemiz var. Medipol'le üniversite afiliasyon çalışmalarımız var. Üniversite olmanın farklı avantajları var. Kadro temin etme imkanı oluyor.” dedi.
“ÖZEL SEKTÖR OLMADAN SAĞLIK SEKTÖRÜ EKSİK KALIR”
Ekonomik krizin her sektörü etkilediğini belirten Dr. Derinöz, “Sektörler etkilendi. Esnaf da etkilendi. Yazlığa giden arkadaşlarla konuşuyorum. Bodrum, Çeşme çok boş diyorlar. Ciddi bir ekonomik etkilenme var maalesef. Şükretmek lazım. Mücadele etmek lazım. Ülke bir süreçten geçiyor. Herkes kendi boyu ölçüsünde bedel ödeyecek. Biz de o bedeli ödüyoruz. Özel sektör olmadan sağlık sektörünün eksik olacağını düşünüyorum. Devlet hastaneleri hizmetleri kıymetli. Ama özel sektörün de avantajları var. Aynı hekime ulaşılabiliyor, her zaman ulaşılabiliyor. Muhatap bulunabiliyor. İşler çok hızlı ilerliyor. Bu değişim sektörüyle, sağlık sektörü. Eğitim sektörü Robes Koleji yüzde yüz otuz zam yapmış. Alman Koleji yüzde üç yüz zam yapmış. Eğitim sektörü farklı. Öğretmen alternatifi var. Arkadaşlarımız yurt dışına gitmek istiyor. Resmi açıklama vardı. On beş binin üzerinde hekimimiz Almanya'ya gidiyor. Çok üzücü. Niçin gidiyor? Bunu sorgulamak lazım. En önemli neden değer görmemek. Özel sektörde kamu hizmeti yapıyoruz devletimiz adına. Sağlık çalışanları ve tedbirleri yönetip, gününde kuruşuna kadar ödüyorsunuz. Bilimsel çalışıyoruz. Etik kurallara uygun çalışıyoruz. Ama yine de yurt dışına çıkışları önlememiz lazım. Ücreti ödeyelim," şeklinde konuştu.