EBRU APALAK

 Resmî Gazete'de 29 Mart’ta “Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik” yayımlandı. Yönetmelikle sağlık meslek mensuplarının, Sağlık Bakanlığı'ndan alacakları ruhsatla “Sağlık Meslek Hizmet Birimi” (özel sağlık kuruluşu) adı altında serbest olarak mesleklerini icra etmelerinin önü açıldı. Aralarında klinik psikologların, hemşirelerin ve ebelerin de bulunduğu birçok sağlık meslek grubu, mesleki yetkinlikleri çerçevesinde kendi sağlık meslek hizmet birimlerini açabilecek. Yönetmelik, bu birimlerin tıbbi ve teknik standartlarını ve denetim gibi süreçleri düzenliyor.

Ayrıca, aynı meslek unvanına sahip en fazla üç sağlık meslek mensubu, ortaklık kurarak müşterek sağlık meslek hizmet birimi açabilecek.

“YETKİNLİĞİMİZ KLİNİK PSİKOLOJİ YÜKSEK LİSANSINA İNDİRGENEMEZ”

Uzman Klinik Psikolog Yonca Ecer Kayaduman, yönetmelikle psikolojinin yalnızca klinik psikoloji yüksek lisansı şartına bağlanmasının psikologlara etkisini SONSÖZ’e değerlendirdi. Psikologların ancak klinik psikoloji alanında yüksek lisans yapmaları hâlinde psikolog olarak kabul edildiklerini, aksi durumda tekniker sınıfına dahil edildiklerini söyledi.

Psikologların mesleki yeterliliklerinin yalnızca klinik psikoloji yüksek lisansı ile değerlendirilemeyeceğini ve vaka görerek yetkinleştiklerini belirtti:

Yetkinlik, lisansla kazanılır. Bizim yetkinliğimiz klinik psikoloji yüksek lisansına indirgenemez. Bunun dışında birçok sertifika ve eğitim alıyoruz. Ayrıca vaka görerek yetkinleşebiliriz. Klinik psikoloji yüksek lisansı yapan ancak hiçbir deneyimi olmayan meslektaşlarımız var. Yüksek lisans yapmayan ama bu alanda uzun zamandır çalışan, çok yetkin meslektaşlarımız da var. Bu, çok büyük bir mağduriyet doğurdu.”

Kayaduman, klinik psikoloji dışında sosyal psikoloji, adli psikoloji gibi birçok alt dal olduğunu da hatırlattı.

Çankaya'da ücretsiz 'Baba Destek Programı' Çankaya'da ücretsiz 'Baba Destek Programı'

32 YIL ÖNCE MEZUN OLAN PSİKOLOG, ‘PSİKOLOG’ SAYILMIYOR

Kayaduman, meslektaşlarının klinik psikoloji yüksek lisansı şartının yanı sıra serbest çalışma hakkı konusunda da mağdur olduklarına dikkat çekti:

“Daha önce, benim gibi kendi yerini açan psikologlar için bir sorun yok. Ama bu yönetmelikten sonra, dört yıllık lisans mezunları, artık kendi yerlerini açarak serbest çalışamayacak. Çünkü psikolog olarak mezun oldukları üniversitede şu an ‘psikolog’ olarak görünmüyorlar. Bir psikolog hanımefendi, 1993 yılında mezun olmuş, başka bir alanda uzmanlık yapmış. Yüksek lisansın ardından doktorasını tamamlamış ve şu anda bir üniversitede öğretim üyesi. ‘Ben psikolog olarak görünmüyorum.’ diyor.”

PSİKOLOGLAR BİRLİĞİ: GERİ DÖNÜŞÜ OLMAYAN MAĞDURİYET

Türkiye'deki psikologların mesleki haklarını savunmak, mesleki standartları yükseltmek ve psikoloji alanında çalışanların ortak sorunlarına çözüm üretmek amacıyla kurulan Psikologlar Birliği, sosyal medya üzerinden psikologlar ve psikolog adaylarına yönetmeliğe tepki göstermeleri için çağrı yaptı. Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi üzerinden Sağlık Bakanlığı’na göndermeleri için bir dilekçe örneği yayınladı. Birlik, dilekçede şu ifadelere yer verdi:

“İlgili yönetmelikte tüm sağlık meslekleri lisans düzeyinde temsil edilirken, lisans düzeyindeki psikoloji mezunları dışlanarak bu kapsama dahil edilmemişlerdir. Bu durum, binlerce psikoloğun, geri dönüşü olmayacak şekilde mağdur edilmesine sebep olacak.”

Birçok psikolog ise sosyal medyada “Psikologların dahil edilmediği serbest çalışma yönetmeliğini tanımıyoruz. Meslek, lisansla alınır ve tanımlanır.”, “Serbest çalışma yönetmeliği hakkaniyetli ve Danıştay kararlarına uygun olarak düzenlensin.” diyerek yönetmeliğe karşı çıktı.

Editör: Haber Merkezi