Karadeniz bölgesinde yaşanan son sel felaketinde dere yatağı içerisinde Orman Genel Müdürlüğü’ne bağlı birimler tarafından kurulan tomruk deposu, yaşanan felaketin sonuçlarını daha da ağırlaştırmış bulunmaktadır.

Karadeniz bölgesinde yaşanan son sel felaketinde dere yatağı içerisinde Orman Genel Müdürlüğü’ne bağlı birimler tarafından kurulan tomruk deposu, yaşanan felaketin sonuçlarını daha da ağırlaştırmış bulunmaktadır.

Selin vurduğu Ayancık ilçesinin eski Kaymakamı Çağlayan Kaya, beş yıl önce Orman İşletme Müdürlüğünün derenin kenarında izinsiz şekilde tomruk deposu kurduğunutespit etmişti.

Kaya, selde yıkıcı etkiyi arttıracağı için depoyu dağ yamacına taşımak istemiş, fakat Muhtarlar ve köylüler “Kaymakam ekmeğimizle oynuyor”diye ayaklanınca başaramamıştı. Bunun üzerine Kaymakam Çağlayan Kaya tayinini istemişti.

Dört yıl sonra bugün, Kaya’nın öngördüğü üzere, derenin kenarındaki tomruklar tam bir felakete yol açtı.

Kaya, “Dediğim şekilde müdahale edilse üç köprü, pazar yeri ve sanayi sitesi yıkılmazdı. Tomruklar hasar vermezdi” diyor.

Aklın yolu bir, günün birinde sel geleceği kesin olan bir bölgeye tomruk depolanmaz!

Bakınız tomruk dediğiniz şey ekonomik bir varlık ve çok ciddi değer taşıyan bir emtiadır.

3. Kalite Sınıf Tomruk (dallı, budaklı) tomrukların Türkiye geneli ortalama satış fiyatları aşağıdadır:

OGM 2021 YILI TEMMUZ AYI TOMRUK CİNSLERİNE GÖRE AÇIK ARTIRMALI SATILAN 3. SINIF TOMRUKLARIN ORTALAMA FİYATLARI GÖSTERİR CETVEL

AĞAÇ CİNSİORTALAMA M3 FİYATI
3.S. KARAÇAM-SARIÇAM1.010
3.S. KIZILÇAM974
3.S. GÖKNAR-LADİN1.179
3.S. SEDİR1.413
3.S. KALIN KUTUR KAYIN778
3.S. KALIN KUTUR MEŞE919

Orman Genel Müdürlüğü’ne ait olan tomruk depoları 2012 yılında alınan bir kararla, kentin 10-15 kilometre uzağındaki çay yatağına taşınmış. Burada 200 bin metreküp tomruk olduğundan bahsediliyor.

Sele kapılan o depoda gerçekten de 200 bin M3 tomruk varsa, ortalama bin liradan desen 200 milyon liralık bir servet orada, sel yatağında serilmiş, öylece yatıyor demektir…

Şimdi bu milli servet, kamusal mal sele kapıldı, yok oldu gitti bunun hesabı o kararı veren yetkililerden sorulmayacak mı?

O kararı veren sayın yetkili, mal kamu malı olmasaydı, babasının malı olsaydı sel yatağına depolar mıydı?

Tedbirsizlik sebebiyle kamu malına zarar vermekten birileri hakkında dava açılmayacak mı?

Bir insan günün birinde sel geleceğini bile bile neden böyle bir kıymeti oraya depolar?

Şeytan dürtüyor, insanın aklına; acaba birileri açıktan tomruk satıyordu, bu yüzden depoda stok hesabı tutmuyor, açık veriyordu da nasılsa bir gün sel gelir, alır götürür hesap kitap ortada kalmaz diye bir hinlik peşinde miydi? Sorusu geliyor…

Bu işin maddi boyutu birde tomrukların sebep olduğu yıkımı arttırıcı etki var elbette. Tomruklar sel ile kolayca sürüklenip köprü ve benzeri akışın sıkıştığı noktalarda adeta doğal bir baraj oluşturmuş ve ardından köprülerin yıkılmasına biriken suyun büyük bir şiddetle boşalmasına ve selin yıkıcılığının çok büyük ölçüde artmasına neden olmuştur.

Biriken suların aniden boşalması ile tomruklar adeta bir füze gibi önüne geleni devirmiş, yıkıp paramparça etmiştir.

Evi barkı, dükkânı fabrikası hasara uğrayan selzedeler Orman Bakanlığı hakkında zarar ziyana sebep vermekten dava açar mı? İzleyip göreceğiz…