Melisa SAPAZ/ANKARA

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencileri, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından, yaklaşık 20 gündür devam eden protestolarına yeniden başladılar. Bayram tatilinin ardından üniversiteye dönen öğrenciler, bu kez A4 Kapısı'nda büyük bir yürüyüş düzenleyerek taleplerini yine dile getirdi.  Öğrenciler, A4 kapısından dışarıya doğru yürümek istedikleri sırada polis engellemesiyle karşılaştı. Demokratik haklarını savunmak isteyen öğrenciler, eylemler sırasında gözaltına alınarak, tutuklanan diğer arkadaşlarının serbest bırakılmasını talep ettiler.

"Biz düşman mıyız?"

Öte yandan, polisin aldığı güvenlik önlemleri mahalleli tarafından tepkiyle karşılandı. Polisle tartışan bazı vatandaşlar, "Öğrencilere çok müdahale etmeyin." şeklinde ifadeler kullanırken, polis ekipleri ise bu sözlere karşılık, "Biz düşman mıyız?" şeklinde yanıt verdi.

Öğrenciler basın açıklaması yaptı!

CHP Parti Meclisi’nde engelli kotası boş kaldı CHP Parti Meclisi’nde engelli kotası boş kaldı

ODTÜ içerisinde bulunan öğrenciler,  polis ve TOMA’lar ile karşı karşıya kaldıktan sonra kampüs dışına yürümeyi hedefledikleri eylemde geri çekilme kararı aldı. Geri çekilen öğrenciler, üniversite içinde bulunan C heykelinin önünde basın açıklaması yaptı. Öğrencilerin açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Bizler ODTÜ öğrencileri olarak AK Parti iktidarının yaratmaya çalıştığı baskı ve korku iklimini reddediyor, arkadaşlarımızı gözaltına alarak ve tutuklayarak bizleri korkutmak ve yıldırmak isteyenlere buradan sesleniyoruz: Biz yılmayacağız ve hakkımız olan demokratik ülkemizi ve demokratik üniversitelerimizi alacağız. 19 Mart siyasi darbesiyle başlayan gençlik hareketini sahipleniyoruz ve ODTÜ Öğrencileri olarak öğrenci dayanışmamızı büyütmek adına her gün mücadelemizi yaygınlaştırmaya devam ediyoruz.

Bugün bizlerle buluşan 100. Yıl halkını ve emekçilerini selamlıyoruz. AKP’nin 23 yıldır bizlere dayatmaya çalıştığı yoksulluk ve baskı politikalarına karşı hep birlikte omuz omuza direnmenin gücünün korku yarattığını görüyoruz ve halkımızla birlikte biz ODTÜ öğrencileri, bugün kampüsümüzden sokaklara, mahallelerimize taşarak baş kaldırıyoruz. 19 Mart'tan bu yana gösterdiğimiz direniş, aynı zamanda tüm ülkenin içinde bulunduğu antidemokratik, baskıcı ve yoksullaştırıcı politikaların bir sonucudur. Bizler ODTÜ öğrencileri olarak, demokratik ve katılımcı geleneğimize sahip çıkıyor; yaşanan baskılara, hak gasplarına ve yoksullaşmaya karşı sesimizi yükseltiyoruz.

Giderek derinleşen ekonomik krizle birlikte, işçiler, emekçiler, kadınlar ve öğrenciler olarak temel ihtiyaçlarımızı karşılayamaz hale geldik. Asgari ücret açlık sınırının altında, öğrencilerin bursları yetersiz. Bizler yarı zamanlı öğrenci, tam zamanlı çalışan haline düşmüşken barınma ve beslenme gibi en temel ihtiyaçlar bile lüks haline gelmiştir. Bu yoksullaştırma politikaları derhal son bulmalı; maaşlar ve burslar insanca yaşam koşullarını sağlayacak şekilde artırılmalıdır.

2 Nisan’da bir boykot ördük ve orada gördük ki okullarda olmayan sabunun, tuvalet kağıdının derdine düşmeyen milli eğitim bakanı da aralarında olmak üzere tek adam rejimine hizmet eden herkesin, korkudan bizim 1 aylık KYK bursumuzla tek öğünlük alışveriş yaptığını hep beraber izledik. Şimdi ise tüm işçileri, emekçileri, akademisyenleri üretimden gelen güçlerini kullanmaya, halkın gücünü bir avuç para babasına göstermek için genel greve çağırıyoruz.

Üniversite içi demokratik karar alma mekanizmalarının tamamen devre dışı bırakıldığı, rektörlüklerin AKP iktidarının eliyle atandığı bir düzene mahkûm olmayacağız. Bizim geleceğimiz, üniversite bileşenlerinin ortak iradesiyle belirlenmelidir. Rektörler ve yönetici kadrolar seçimle gelmelidir.

Ülkenin dört bir yanında isyan eden, sesini yükselten arkadaşlarımız gözaltına alındı ve tutuklandı. Kadın katillerine, şiddet faillerine, tacizcilere bulamadıkları elektronik kelepçeleri, özgürlükleri için mücadele eden bizlere ev hapsi olarak taktılar. AKP iktidarına karşı direnen bütün arkadaşlarımıza selam olsun! Bu direniş günlerinde tutuklanan tüm arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın!”

Muhabir: Melisa Sapaz