Arılar, doğa için  büyük bir önem taşır. Kahvaltı sofralarının vazgeçilmez ürünü olan balı üretmelerinin yanı sıra, doğanın, ağaçların, oksijenin devamlılığında büyük rol oynarlar. Arılar, çiçeklere polenleri dağıtarak bitkilerin, ağaçların meyve vermesine, tohumlarını dağıtmasına olanak sağlarlar. Arıların, hayattaki bu önemli görevi ise bizim için hayati olan oksijen döngüsünü devam ettirir. Kısaca söylemek gerekirse, dünyadaki yaşamın büyük bir kısmı arıların görevlerini yapmalarına bağlıdır.
Bu yüzden yıllar önce ünlü bilim insanı Albert Einstein’nın şöyle söylemiş. “Arılar yeryüzünden kaybolursa insanoğlunun 4 yıl ömrü kalır. Arı olmazsa tozlanma olmaz, bitki olmaz, hayvan olmaz, sonunda da insan olmaz” Bu sözü dünyada arıcılığın öneminin ne kadar değerli olduğunu ortaya koyuyor.

ARI PINARLARI KURUDU


Arılar yaşamaları için gereken besini bitkilerden alırlar. Son yıllarda, arı kolonilerinin sayısında yıllık bir düşüş görülüyor. Bunun en büyük nedeni de orman yangınları. Orman Genel Müdürlüğü verilerine  göre son  Türkiye’de 10 yıl içinde 139 bin 503 hektar orman, yangınlardan dolayı kül oldu. Muğla ve çevresi ile Antalya ve çevresinde 2021 ve 2022 yılında çıkan orman yangınları, son 9 yılda çıkan orman yangınlarının toplamına eşit oldu. Yangınlardan sonra orman ekosistemi tamamıyla yok oluyor. Kuru bir ortamın oluşması sonucu, arı kolonileri aç kalıyor ve en sonunda yok oluyor. Böylece arı pınarları kuruyor. Arıların sayısının düşüşündeki bir başka büyük etken ise insanlardır. Ormanların tahrip olması, yeşil alanların sanayileşmeye açılması, yeşil alanların imara açılıp, konutların yükselmesi arıların besin alma alanlarını yok ediyor. Arıların sayısının düşüşündeki bir diğer faktör ise yanlış ve bilinçsiz ilaçlama. Tarımda kullanılan bazı ilaçlar sadece haşereleri öldürmekle kalmayıp arıların ölümüne de sebep olurlar.

TÜRKİYE’DE KAÇ BAL ARISI TÜRÜ VAR?


Türkiye Arıcılar Birliği Başkanı Ziya Şahin, Dünyada bilinen 27 bal arısı alt türünün 6 tanesi ülkemizde bulunduğunu, buna bağlı olarak arıcılık sektörü; tarım için, gıda için, gelecek için stratejik bir sektör olduğunu belirterek “  Eğitim ve beslenme gelecek nesillerimiz için belirleyici bir unsur olmakla beraber,  sağlık gelecek için vazgeçilmezdir. Dünyada km² düşen kovan sayısı 1 civarındadır. Ülkemizde ise kilometre kareye düşen kovan sayısı 9-10 kovan, bal verimimiz koloni başına ortalama 14 kg civarındadır. Dolayısıyla bal üretimimizi artırıcı koloni yönetim tekniklerini bilmemiz ve uygulamamız gerekmektedir. Biz dünyanın en kaliteli ballarının ülkemizde üretildiğine inanan sektör temsilcileri olarak ballarımızı kimliklendirilerek parmak izlerinin çıkartılarak dünyada balımızı kalitesi ile yarışır duruma getirmek boynumuzun borcudur. “dedi

KALİTELİ BALLAR


Bee!o Propolis Kurucusu ve Genel Müdürü Dr. Elif Tanuğur Samancı Türkiye’de en kaliteli balların, ülkenin coğrafi durumuna göre değişkenlik gösterdiğini, özellikle Adana, Kars, Ardahan’da üretilen çiçek ballarının öne çıktığını söylüyor. Bu bölgelerin Kafkas Arı ırkına ev sahipliği yapması, doğru ve kaliteli balın üretilmesine olanak sağladığını ifade ediyor.
Dr. Samancı, diğer bir kaliteli ve coğrafi işaretli çam balların Muğla ve çevresinde üretildiğini belirterek şunları söylüyor. “Dünyada üretilen çam ballarının yüzde 80’i Muğla ve çevresinde elde ediliyor. Muğla’da yılda 30 bin ton çam balı üretiliyordu. Ne yazık ki, son iki yıldır Muğla ve çevresinde meydana gelen yangınlar çam balı üretiminin düşmesine neden oldu. Ayrıca, küresel iklim ve kuraklık bal üretim rekoltesini oldukça düşürdü.”

Muhabir: Ayşe Jülide Özdem