Çok samimi söylüyorum son haftalarda Türkiye Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Kurulu için yazmaktan bıktım. Yahu bırakın da haftanın normal gündemine dair bir şeyler yazayım. Ancak ne mümkün. Gün geçmiyor ki, yeni bir bombaları patlamasın, yeni bir olay cereyan etmesin.

Çok samimi söylüyorum son haftalarda Türkiye Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Kurulu için yazmaktan bıktım. Yahu bırakın da haftanın normal gündemine dair bir şeyler yazayım. Ancak ne mümkün. Gün geçmiyor ki, yeni bir bombaları patlamasın, yeni bir olay cereyan etmesin.

Şuraya bakar mısınız, yaşanan son olayların ardından, TFF’de Başkan Vekili Mehmet Baykan gibi önemli bir isim istifa etti. Daha bu depremin etkilerinin ne olduğunu anlamaya çalışırken, bu kez de İsmail Erdem’in Tahkim kararına saygı duymadığını ve hakem operasyonuna destek verdiğini açıklamasının yankılarını gördük.

Tabi ki, bir yandan hakemlerle ilgili gelişmeler, bir yandan halen tam anlamıyla netleşemeyen yayın ihalesi açmazıyla boğuşan Nihat Özdemir ortaya çıkan tablodan aşırı rahatsız oldu.

Başta Medipol Başakşehir, Fenerbahçe ve Galatasaray olmak üzere birçok kulübün istifa çağrılarına muhatap olan Özdemir, biraz gündemi kaydırmak, biraz da günah keçisi arayışı nedeniyle hedefine, amatör futboldan sorumlu Ali Düşmez’i koydu. Ayrıca, Ali Düşmez’in yönetimdeki ilk fire olan Mehmet Baykan’la kader ortağı olması da konunun bir başka dikkat çeken noktasıydı.

Bu arada Nihat Özdemir bir diğer karın ağrısı da MHK. Beynimi ne kadar zorlarsam zorlayayım, o göreve nasıl geldiğini bir türlü anlayamadığım Ferhat Gündoğdu’nun görevden ayrılması için bir tür psikolojik baskı uygulayan Nihat Özdemir kelimenin tam karşılığı, köşeye sıkışmış durumda.

Olaylar, yukarıda sıralamaya çalıştığım kadar da değil. Nihat Özdemir başını ağrıtan bir diğer durum da, uzun süredir koltuğu tartışılmasına karşın siyasi iktidarın da gücünü arkasında taşıyan ve koltuğunu korumayı başaran Temsilciler Kurulu Başkanı Abdurrahman Arıcı. Aynı zamanda hakem derneğinin de başkanı konumundaki Arıcı’yla ilişkileri sıkıntılı olan Özdemir bir tür satranç oynuyor. Elinden gelse bir dakika dahi görevde tutmayacağı Arıcı’nın hükümet kanadıyla olan yakınlığı, TFF başkanının bir başka çıkmaz sokağı.

Nihat Özdemir’in bir başka sıkıntısı da TFF Genel Sekreteri Kadir Kardaş. Birçok başkanla birlikte görev yapan Kardaş’ın özellikle yayın ihalesi sürecindeki performansından ve Digitürk üst yönetimiyle olan yakınlığından hoşnut olmayan Özdemir onun da ipini nasıl keseceğinin yollarını arıyor.

Sıralamaya çalıştığım tüm bu nedenler tespit edilebilenler. Bunların her biri Özdemir’in o koltuktan kalkması için yeterli birer neden. Göreve geldiğinden beri, hiçbir karar ve uygulamasının, futbolun herhangi bir paydaşı tarafından kabul görmediği bu yönetimin, nasıl ve ne zaman çözüleceğini ben dahil herkes merakla bekliyor.