Kurbanlık seçiminde uzmanlardan uyarı!
Kurbanlık seçiminde uzmanlardan uyarı!
İçeriği Görüntüle

Mitingde önemli mesajlar veren Özgür Özel'in konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

Bugün buraya zalimin zulmünden size sığınmaya, Antalya'nın vicdanında yeniden doğmaya. Buraya kendimizi millete emanet etmeye geldik. Size geldik, siz bize geldiniz. Hoş geldiniz. Biz bugün Antalya'ya 'ben, ben' demeye değil, 'biz' demeye, hep birlikte ayağa kalkmaya geldik.

Antalya'ya geleceğimi duyduğunda, bir Yörük dedem çevirdi beni. Dedi ki 'Silivri'ye gittiğinde Ekrem evladıma şunu söyle; Hiç bir zalim çoban yıldızını söndüremez. Toroslar gibi dik dursun Ekrem' dedi. Yörük dedeme dedim ki bu dediğini gölüme aldım, müsaaden olursa bunu Antalya'dan Ekrem başkanıma ulaştırayım. İşte burada sizin huzurunuzda bu sözleri Ekrem başkana iletiyoruz.

Ekrem Başkan Kepez Meydanı'nı görüyor. Peki Erdoğan sen görüyor musun? Sen dalga dalga operasyonlarla milleti korkatacağını sandın. Sen rakiplerini hapse atarak kazanabileceğini sandın. Sen tehdit ettikçe bu meydanlar doluyor. Sen üzerimize yürüdükçe ayaklarımıza yeni ayaklar, omuzlarımıza yeni omuzlar ekleniyor. Çünkü bu millet asırlık kazanımlarına sahip çıkıyor. Emanete sahip çıkıyor. Emaneti, demokrasiyi, sandığı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten aldı. O emaneti sana kaptırmayacak.

Sen meydanlardan korkarsın. Gel bak bu meydanda korkan var mı? Bu meydanı dolduran ne benim, ne CHP. Bu milletin iradesine darbe yapan cuntacının başı ben değilim, sensin. Bu millet, sizin zulmünüze karşı ayaktadır. Bu meydanı dolduran senin zulmüne karşı ayağa kalkan Antalya'dır, Türkiye'dir.

Yaşadıklarımızın adını doğru koymak lazım. Dünyada iki tane darbe var. Birini askerler birini siviller yapar. 27 Mayıs neyse 19 Mart darbesi de aynı diğerleri gibi bir darbedir ama bu sefer askerler değil arkasında rakibinden korkan birisi var. Artık arkasında milletin desteği olmayan selefi bir akım. Halefine engelleme yapmak için demokrasi dışı yöntemlere başvurmuştur. Erdoğan rakibi ile sandıkta yarışmaktan korkmuş, bu kez darbe postalla değil cübbe ile gelmiştir.

Çoklu makam bozukluğu yaşayan Erdoğan. Cumhurbaşkanlığı, parti başkanlığı gibi şapkalarına bir de cunta başkanlığını eklemiş. Bu darbenin karargâhı Beştepe, silahı yargı, mühimmatını da iftira yapmıştı.

Biz onu iftiralarına, kontrol ettiği yargıya, Saray'dan yönettiği darbeye karşı önce Saraçhane'den, sonra 81 ilden ayrı ayrı büyük bir cesaret ile sesimizi yükselttik. Ve diyoruz ki 'söz milletindir'. Kendisine sesleniyoruz, 'Ey Erdoğan, ben milletim, milli iradeyim. Adayımı yanımda, sandığı önümde istiyorum. Adayımı bırak, sandığımı getir'. Adayımı sandıkta yarıştıracağım, cesaretin varsa karşımıza çıkacaksın. Ama şunu bil ki zulmünün sona geliyorsun. Millet kararını verdi, Ekrem İmamoğlu geliyor. Bir devir bitiyor, yeni bir devir başlıyor.

Buradan Erdoğan'a tarih önünde son ihtarımı bulunuyorum. Kendi geleceğin için kumpaslar uğrunda, böyle savcılara talimat verip, sonra da arkasına geçme, adaletten şaşma. Çünkü bu sefer yaptıklarını bırakmayacak, Ekrem başkanı yanına bırakmayacak, seni indireceğiz. Onu o makama mutlaka getireceğiz.

Erdoğan da geçmişte bir çok soruşturmaya muhatap oldu. Hatırlayın, terörle, yolsuzlukla, çete kurmakla yargılandı. Ama bir günden bir güne kapısı sabah polis yollanmadı. Bir gün tutuklu yargılanmadı. TRT ekranlarında üzerine yalanlar, iftiralar boca edilmedi. Pankartları yasaklanmadı, geceleri duvarlardan sökülmedi. Cezaevindeyken şiir albümü çıkardı. Ziyaretçi kısıtına gidilmedi. Ziyaretçi rekoruyla övündü. Ancak Erdoğan kendisine yapılamanı rakibine yapıyor. Kendisine yapılmayan zulmü Ekrem başkana yapıyor. Dünün mağduru olan Erdoğan, artık bugünün zalimidir. EY AKIN GÜRLEK. SEN SAVCI MISIN, YOKSA MAFYA MISIN?

Bilinsin ki kurulan kumpas, FETÖ dönemleri kadar kirlidir. Yargı yine talimatlıdır, kararlar yine sipariştir. Tanıklar yine gizlidir. Dosyalar yine boştur. İftiralar yine zehirlidir. 74 günün sonunda köşeye sıkıştılar. Panik veresindeler. Bundan çıkabilmek için iftira at kurtul politikasına geçtiler. Daha önce kadın tutukluları tehdit ettiler deşifre ettik. Şimdi son bir tutukluyu cezaevinden kimseye haber vermeden, avukatı olmadan savcılığa götürüp iftiracılığa zorladılar. Tehdit ettiler, Ekrem başkanı suçlamazsan içeride çürürsün dediler. Buradan o başsavcıya, adınla soruyorum 'Ey Akın Gürlek. Sen savcı mısın, yoksa mafya mısın?'. Boş olan dosyanı iftiralarla doldurmak için bu yollara nasıl başvurursun.

Son olarak 47 kişiyi daha gözaltına aldı. Ey darbeciler size Antalya'dan sesleniyorum. 5 değil 55 dalga da yapsanız da bu milleti teslim alamayacaksınız. Bu meydanı teslim alamayacaksınız. Ve emin olun sonuna kadar mücadele edeceğiz. Gencecik kardeşlerimize bunları yapanlar bilsinler ki, bizim bibimizle bağımız siyaset bağı, çıkar bağı değildir. Bizim birbirimizle olan bağımız, bir kavgaya birlikte inanmanın, bir mücadeleyi birlikte verebilmenin bağıdır.

Editör: Uğurcan Bayrakdar