CHP İstanbul İl Başkanlığı’na kayyum olarak atanan Gürsel Tekin, “CHP benim baba ocağım” CHP’ye polis zırhıyla girdi. Türk siyasetinde kara mizahın malzemesi oldu. Baba ocağına sarılarak giren değil, polis zırhıyla dayatılan bir evlat portresi çizdi.

Önce “Polis eşliğinde girmem” diye efelenip, arkasından polis ordusuyla kapıdan süzülen Gürsel Tekin’in bu hali, bir siyasetçinin değil; olsa olsa kaybolmuş bir mirasçının acınacak halini ortaya çıkardı.

Baba evine icra memuruyla giren evlat mı olur?

CHP Genel Merkezi de elbette boş durmadı. “Madem baba evine kayyum eliyle girdin, biz de kapatırız” dedi ve Sarıyer’deki CHP İstanbul İl Başkanlığı binanın kapısına kilidi vurdu.

Hayırsız evlat daha koltuğa oturamadan, bina parti genel başkanının çalışma ofisine çevrildi. Yani CHP, baba ocağını tek hamlede “kayyum odasına” çevirdi.

Parti ayrıca Bahçelievler’i yeni İstanbul İl Başkanlığı ilan etti. Ama işin en ironik kısmı şu: Genel Merkez, “Kayyum oraya da giderse, adresi değiştiririz. İstanbul’un 39 ilçesi var, 39’unda da yeni baba evi açarız” dedi.

Bu cümle, Türk siyasetine damga vuracak türden bir politik mizah: Kayyum nereye giderse adres oradan taşınacak!

CHP’nin sosyal medya hesabındaki paylaşımda da ince bir hesap var: “Mevcut baba ocağımız Bahçelievler İlçe Başkanlığıdır. İstanbul’un 39 ilçesi var…” Cümle aslında şu anlama geliyor: “Hadi bakalım Gürsel, kovala dur. Biz kaçarsak kovala, sen de polisle peşimize düş!”

Ama en trajikomik sahne Gürsel Tekin’in kameralar önünde söyledikleriydi. Bir yandan “Baba ocağı burasıdır” diyerek gözyaşı dökmeye kalktı, diğer yandan mevcut Sarıyer’deki CHP İl binasını “Özgür Özel çalışma ofisi yapsın, çok da mutlu oluruz” diye buyurdu. Baba evini polisle basan evlat, üstüne üstlük “Başkasına oda verelim” diyecek kadar kendi hikâyesini komediye çevirdi.

Velhasıl: Baba evine polisle giren evlat, tarih sahnesine “hayırsız” değil, resmen “trajikomik” olarak geçti. Bir evlat, kendi baba ocağını polis kalkanına muhtaç hale getiriyorsa, artık ona siyasetçi değil, olsa olsa “kayyum tiyatrosunun figüranı” denir.

Öte yandan CHP'de İstanbul İl Yönetimi'nin İstanbul 45'inci Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görevden uzaklaştırılmasının ardından İstanbul İl Kongresi delegelerinin imzalarıyla İstanbul Olağanüstü İl Kongresi'nin 24 Eylül Çarşamba günü yapılması için Sarıyer İlçe Seçim Kurulu'na başvuruldu.

CHP İstanbul İl Yönetimi'nin İstanbul 45'inci Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görevden uzaklaştırılmasının ardından delegeler Olağanüstü İl Kongresi için notere başvurmuştu. Parti kaynakları tarafından il delegelerinin neredeyse tamamının imza verdiği aktarılırken, CHP Sarıyer İlçe Seçim Kurulu'na başvuru yaptı. Başvuruya göre İstanbul Olağanüstü İl Kongresi 24 Eylül'de yapılacak.

Gürsel Tekin’i İl Başkanlığı hayali de 6 gün sürecek

Öte yandan, İstanbul İl Başkanlığı'na kayyım atanan CHP'de gözler 15 Eylül'deki kurultay davasına çevrildi. İstanbul kararının Ankara'daki mahkemeyi de etkilemesi olasılığına karşı 21 Eylül'de olağanüstü kurultay kararı alan CHP'nin Genel Başkanı Özgür Özel, "15 Eylül’de partinin genel başkanlığına bir kayyım atanırsa o kayyım orada 6 gün durur; 6 gün sonra parti seçilmiş genel başkanını yeniden seçer” diyor.

Özel ile aynı görüşte olmayan eski CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yakın isimler ise parti tüzüğüne işaret ederek ,"Mutlak butlan kararı çıkarsa partinin genel başkanı Özgür Özel olarak kalmıyor ve genel başkanın aldığı karar da yok hükmünde oluyor. Başkan sıfatı düşmüş oluyor" değerlendirmesinde bulunuyor.

Kayyım tartışmaları üzerine, 45. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararıyla delegelikleri düşen İstanbul üyeleri dışında kalan delegelerden bine yakını, noter onaylı imzaları ile Genel Merkeze yeniden kurultay düzenlenmesi talebiyle başvuru yaptı.

Tüzükte öngörülen yeterli sayıda imzalı başvurunun CHP Genel Merkezi'ne ulaşmasının ardından, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in imzasıyla 22. Olağanüstü Kurultay'ın 21 Eylül Pazar günü saat 10.00'da Ankara'da toplanacağı bildirildi. Parti yönetimi 21 Eylül'de delegelerden güvenoyu isteyecek.

CHP'lilere göre; mahkeme, mevcut yönetimi görevden alsa bile, hatta büyük kurultay delegelerinin de görevinin sona erdiğine karar verse bile, devam eden kurultay süreci durdurulamayacak.

Parti kurmayları, 15 Eylül’de Ankara’daki Asliye Hukuk Mahkemesi, Kılıçdaroğlu’nu yeniden göreve getirme kararı verir ve Kılıçdaroğlu veya başka biri görevlendirilirse, göreve gelecek ekibin, olağanüstü kurultay sürecini devam ettirmek zorunda kalacağını savunuyor.

CHP yöneticileri, böyle bir durumda YSK’ya yapılacak itirazların da karşılık bulmayacağı düşüncesinde. İstanbul’un ilçeleri ile ilgili verilen kongrelere devam edilmesi kararının, olağanüstü kurultay sürecinde de emsal teşkil edeceği belirtiliyor.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel de CHP’nin 21 Eylül’de yapacağı olağanüstü kurultayı ‘teknik ve hukuki bir hamle’ olarak nitelendirerek, “15 Eylül’de partinin genel başkanlığına bir kayyım atanırsa o kayyım orada 6 gün durur; 6 gün sonra parti seçilmiş genel başkanını yeniden seçer” demişti.

Özgür Özel'den olağanüstü kurultay açıklaması: 15 Eylül'de genel başkanlığa kayyım atanırsa 6 gün durabilecek

CHP için Eylül ayı fırtınalı geçecek.