TEÇ-SEN Genel Başkan Vekili Salih Burçin Poyraz, yaptığı değerlendirmede, kamu çalışanlarının yaşadığı ekonomik sıkıntılara dikkat çekerek, bu sorunlara kalıcı çözümler üretilmesi gerektiğini vurguladı. Nisan ayı enflasyon verilerinin açıklanmasının ardından gelen değerlendirmelere atıfta bulunan Poyraz, özellikle memur maaşlarına yönelik zam politikaları ve sendikal süreçlerdeki temsil krizine dikkat çekti.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın Hakem Kurulu kararlarına ilişkin eleştirilerini değerlendiren Poyraz, kamuoyuna sunulan taleplerin içeriği ve uygulanabilirliği konusunda daha fazla şeffaflık ve netlik gerektiğini belirtti. Özellikle 4688 sayılı kanunun değiştirilmesi yönündeki söylemlerin çerçevesinin açıkça kamuoyuyla paylaşılması gerektiğini ifade etti.
Açıklamasında, kamu çalışanlarının ve emeklilerin ekonomik zorluklarla karşı karşıya olduğuna işaret eden Poyraz, sendikal faaliyetlerin önceliğinin çalışanların temel ekonomik haklarını savunmak olması gerektiğini vurguladı.
Poyraz ayrıca, taleplerin kamu çalışanlarına yönelik doğrudan ve somut faydalar sağlamadığını, kamuoyunda bu süreçlerin sendikal yapılar üzerinden farklı şekillerde yönlendirilmesinin doğru olmadığını belirtti.
Poyraz, yaptığı değerlendirmede kamu çalışanlarının ve emeklilerin içinde bulunduğu ekonomik koşullara dikkat çekerek, tartışmaların temel meselelerden uzaklaştığını ifade etti. Sendikal süreçlerde yaşanan temsil krizine işaret eden Poyraz, kamu çalışanlarının öncelikli gündeminin geçim sıkıntısı olduğunu belirtti.
“Mahalle alev almış, kamu çalışanları yanıyor, emekliler ‘açız’ diye haykırıyor; ama yetkili konfederasyon, çözüm aramak yerine hâlâ ‘4688 değişmeli’ türküsünü söylüyor.”
diyen Poyraz, yapılan açıklamaların içeriğinde kamu çalışanları lehine somut taleplerin yer almadığını savundu.
Sendikacılık Yasası Tartışmaları Sürüyor
Kamu çalışanlarını yakından ilgilendiren 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu, son dönemde çeşitli sendikaların açıklamalarıyla yeniden gündeme geldi. 2001 yılında yürürlüğe giren kanun, kamu görevlilerinin sendikal haklarını, toplu sözleşme süreçlerini ve sendikaların işleyişine dair temel kuralları belirliyor.
Kamu sendikacılığına anayasal bir zemin kazandıran yasa, yıllar içinde birçok düzenleme ve uygulamaya konu olurken, son zamanlarda güncellenmesi gerektiğine yönelik görüşler de daha fazla dillendirilmeye başlandı.
Sendikalar, özellikle toplu sözleşme süreçlerinde kapsamın dar olduğunu, grev hakkı gibi bazı temel sendikal hakların yasal çerçevede yer almadığını belirtiyor. Ayrıca, Hakem Kurulu’nun yapısı, yetkili sendika belirleme kriterleri ve toplu sözleşme ikramiyesi uygulamaları da zaman zaman eleştirilerin odağında yer alıyor.
Diğer yandan, yasanın kamu çalışanlarına tanıdığı sendika kurma ve üye olma hakkı, örgütlenme özgürlüğü açısından önemli bir kazanım olarak görülmeye devam ediyor.
Yasanın geleceğiyle ilgili değerlendirmelerin, önümüzdeki toplu sözleşme süreci ve olası yasal değişiklikler çerçevesinde daha fazla gündem oluşturması bekleniyor.
4688 Sayılı Kanun, Türkiye'deki Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'dur. 7 Temmuz 2001 tarihinde kabul edilmiştir ve kamu görevlilerinin sendikal haklarını düzenlemeyi amaçlayan bir yasal düzenlemedir. Bu kanun, kamu sektöründeki çalışanların sendikalaşma hakkını güvence altına alırken, aynı zamanda toplu sözleşme yapma, grev ve hakları savunma gibi konularda da önemli düzenlemeler getirir.
4688 Sayılı Kanun'un Öne Çıkan Maddeleri ve İçeriği:
Sendika Kurma ve Üye Olma Hakkı:
Kamu görevlilerine, sendika kurma ve sendikalara üye olma hakkı tanınmıştır. Bu kanunla birlikte, kamu çalışanları, temsil edilme hakkına sahip olarak sendikal faaliyetlerde bulunabilirler.Toplu Sözleşme Hakkı:
Kamu görevlileri, bu kanunla birlikte toplu sözleşme yapma hakkına sahip olurlar. Bu, devletin çalışanlarıyla belirli şartlar altında ücret, çalışma koşulları, sosyal haklar ve diğer çalışma koşulları üzerinde anlaşmalar yapmalarını sağlar.Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu:
Kamu görevlilerinin en büyük sendikal birliğini oluşturan Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) gibi yapıların kurulmasına olanak tanınmıştır. Böylece, kamu çalışanlarının haklarını daha güçlü bir şekilde savunmalarına olanak sağlanır.Toplu Sözleşme Süreci:
Kanun, toplu sözleşme sürecinin nasıl işleyeceğini de düzenler. Toplu sözleşmelerin yapılması, ilgili sendika ve devletin yetkilileri arasında gerçekleşir ve sözleşme genellikle belirli bir süre için geçerlidir.Sendika Temsilcileri ve Çalışma Koşulları:
Kamu görevlilerinin çalışma koşullarını iyileştirmek adına, sendika temsilcileri belirlenir. Bu temsilciler, üyelerinin haklarını savunur ve toplu sözleşme görüşmelerine katılır.Sendikal Faaliyetlere Yönelik Güvenceler:
Kamu görevlilerinin sendikal faaliyetlerde bulunmalarına yönelik hukuki güvenceler sağlanır. Bu, sendikaların siyasi ve toplumsal haklarını savunmalarını kolaylaştırır.Grevsiz Toplu Sözleşme Düzeni:
4688 Sayılı Kanun, kamu görevlileri için grev hakkını sınırlamaktadır. Yani, kamu çalışanları, toplu sözleşme sürecinde anlaşmazlık durumunda grev yapma hakkına sahip değildir. Bunun yerine, uyuşmazlıklar çözülmek üzere arabuluculuk ve hakem heyetlerine taşınır.Hakem Kurulu:
Çalışanlar ve devlet arasında anlaşmazlık durumunda, hakem kurulu devreye girer ve iki taraf arasındaki anlaşmazlık çözülmeye çalışılır. Hakem kurulu kararları bağlayıcıdır.4688 Sayılı Kanun'un Amaçları:
Kamu görevlilerinin sendikal haklarını güvence altına almak.
Kamu çalışanları ve devlet arasında adil bir iş ilişkisi kurulmasını sağlamak.
Toplu sözleşme süreci ve sendikal faaliyetler için bir çerçeve çizmek.
Çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve kamu hizmetlerinin daha verimli hale gelmesi için bir mekanizma oluşturmak.
Bu kanun, kamu çalışanlarının haklarını savunmalarına yardımcı olurken, aynı zamanda kamu hizmetlerinin sürekliliği ve verimliliği için de önemli düzenlemeler sunmaktadır.