16 Mart 1920'de İşgal, sabah erken saatlerde birden fazla noktada başladı. İtilaf Devletleri'ne ait askeri birlikler, şehrin stratejik bölgelerine yerleşerek kontrolü ele geçirdi. İstanbul Valiliği tarafından yapılan resmi açıklama ile şehrin artık işgal altında olduğu duyuruldu. Bu adım, İtilaf Devletleri'nin bölgedeki etkinliklerini artırmayı ve Milli Mücadele Hareketi'ne karşı konumlarını güçlendirmeyi amaçladı.
İstanbul halkı, işgalin duyurulmasının ardından büyük bir şaşkınlık ve endişe içinde kaldı. Şehir genelinde güvenlik önlemleri sıkılaştırıldı, sokağa çıkma yasakları ilan edildi ve işgalcilerin denetimi altında yaşam başladı. İşgal altındaki İstanbul'da, halk arasında tedirginlik ve huzursuzluk yaşandı.
İşgal altındaki şehirdeki Türk yönetimi, işgalcilere karşı bir direniş sergileme çabası içinde. Ancak, İstanbul'un işgali, Türk milleti arasında daha da birleşme ve milli mücadeleye yönelme isteğini artırdı.
İstanbul'un İtilaf Devletleri tarafından işgali, Türk milleti için karanlık bir dönemin başlangıcı olarak görülüyor. Ancak, bu durum, milli mücadele ruhunu daha da güçlendirmiş durumda. Türk milleti, bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinde kararlı bir şekilde ilerlemeye devam edecek.