Kas Zayıflığı: Dil, dudaklar, ve çene gibi konuşma organlarını kontrol eden kas gruplarının zayıf olması ağız tembelliğine neden olabilir. Bu durum, doğuştan gelen bir durum olabileceği gibi, sinir sistemi hastalıkları, kas hastalıkları veya yaralanmalar sonucu da gelişebilir.

Konuşma ve Dil Bozuklukları: Bazı çocuklar, dil gelişimi konusunda zorluk yaşayabilir. Dil bozuklukları, çocuğun konuşma organlarını düzgün bir şekilde kullanmasını engelleyebilir.
İşitme Kaybı: İşitme kaybı yaşayan kişiler, sesleri doğru bir şekilde duyamayabilirler. Bu durum, konuşmayı öğrenirken doğru sesleri taklit etmekte zorlanmalarına neden olabilir.

Sosyal ve Çevresel Faktörler: Çocukların çevreleriyle etkileşimleri ve sosyal deneyimleri, konuşma gelişimini etkileyebilir. Özellikle çocuklar, yeterince konuşma fırsatı bulamazlarsa veya iletişim kurmaya teşvik edilmezlerse konuşma becerilerinde zorluk yaşayabilirler.

Psikolojik Faktörler: Bazı durumlarda, ağız tembelliği psikolojik nedenlere dayanabilir. Stres, kaygı veya duygusal sorunlar, konuşma becerilerini etkileyebilir.

Genetik Faktörler: Ağız tembelliği bazen genetik faktörlere de bağlı olabilir. Ailede konuşma bozukluklarına eğilim varsa, çocukta da benzer sorunlar görülebilir.

Ağız tembelliği, genellikle multidisipliner bir yaklaşım gerektiren bir durumdur. Dil ve konuşma terapistleri, nörologlar, kulak burun boğaz uzmanları gibi uzmanlar, ağız tembelliğiyle ilgili çeşitli terapiler ve müdahaleler sağlayabilirler. Tedavi sürecinde, temel sorunun nedenine odaklanılarak bireysel ihtiyaçlara uygun bir plan oluşturulur.

Muhabir: Şevval Ateş