SÜMER TAŞKIRAN
Saatler 09.05’i gösterdiğinde Türkiye yine sessizliğe büründü…
Sokaklarda, meydanlarda, iş yerlerinde milyonlar aynı anda başını eğdi; yürekler aynı ritimde, aynı özlemle attı.
Aradan geçen 87 yıl, milletin gönlündeki o derin sevgiyi, minneti ve saygıyı hiç eksiltmedi.
Anıtkabir’e akan insan seli, çocukların ellerinde dalgalanan bayraklar, gözyaşlarını tutamayan yaşlılar, hepsi tek bir duyguda birleşti.
Cumhuriyet’in kurucusu, özgürlüğün ve çağdaşlığın öncüsü Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e sonsuz bir vefa…
O, bu topraklara yalnızca bir devlet değil; bir kimlik, bir onur ve bir umut bıraktı.
Bugün Türkiye yine aynı inançla, aynı kararlılıkla haykırıyor: Sana minnettarız Atam, emanetin emin ellerde!
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete irtihalinin 87’nci yılında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki devlet erkânının katıldığı törenle Anıtkabir’de anıldı. Tüm yurtta olduğu gibi başkent Ankara’da da binlerce vatandaş sabahın erken saatlerinden itibaren Ata’sına koştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, bakanlar, kuvvet komutanları, yüksek yargı üyeleri, askeri personelin katıldığı resmi tören, Aslanlı Yol’dan yürüyüşle başladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üzerinde ay yıldız bulunan çelengi Atatürk’ün mozolesine bıraktı. Saatler 09.05’i gösterdiğinde sirenler çaldı, Anıtkabir’de ve tüm yurtta hayat bir dakikalığına durdu.
Başkent’te sabahın erken saatlerinden itibaren Tandoğan metrosu ve Anıtkabir girişlerinde uzun kuyruklar oluştu. Kızılay Meydanı’nda ise genç, yaşlı, çocuk, bebek demeden binlerce kişi ellerinde Türk bayraklarıyla “Ata’sına” olan sevgi ve özlemini dile getirdi.

Gözyaşlarını tutamayan vatandaşlar, “Seni unutmadık Atam” sloganlarıyla alanları doldurdu. Andımız ve Gençliğe hitape okundu. Türkiye’nin dört bir yanında aynı duygularla yankılanan bu sevgi seli, milletin gönlünde Atatürk’ün yerinin ne kadar güçlü ve sarsılmaz olduğunu bir kez daha gösterdi.




