Ne yazık ki memlekette her önüne gelen ben ekonomistim diyor, kendini ekonomist olarak tanıtarak vatandaşların hakkını hukukunu ilgilendiren son derecede önemli konularda bilip bilmeden ahkâm kesiyor.
Son olarak da ekonomist olduğu iddia edilen Ege Cansen: "Gerçekleşen enflasyon kadar maaşlara zam yaparsanız, enflasyon düşmez. Maaşlara enflasyon hedefi kadar zam yapmak lazım. Dar ve sabit gelirlilere bu baskı yapılmadan enflasyon düşmez." Demiş…
Yahu azıcık ekonomi bilen biri bu lafı eder mi?
Öncelikle bu sözleri söyleyen kişi zerrece ekonomi bilse enflasyonun ücretler, faizler ya da karlar ile zerrece ilgisi olmadığını, enflasyonun tamamen parasal bir fenomen olduğunu da bilir, para değer kaybedip satın alma gücünü yitirince fiyatlar genel seviyesinin ters yönde tepki vererek yükseldiğini idrak edebilirdi.
Ama kişi bilim insanı olmak, ekonomi bilimi uyarınca yorum yapmak yerine patronların sesi olmaya soyununca kalkıp böyle garabet laflar ediyor.
Üşenmedim ve oturdum bu lafı sarf ettiği konuşmayı baştan sona izledim o da ne olacağının ücretler baskılanınca halkın nasıl acı çekeceğinin farkında!
Ücret ile geçinenlerin geçmiş enflasyon kadar zam alsalar bile geçmiş dönem boyunca kaybettikleri satın alma gücünü yerine koyamayacaklarını biliyor. Birde gelecek enflasyon hedefi kadar zam yapılırsa bu kayıp sabitlenmiş olacak ve üstelik hedef tutturulamazsa ücretlilerin zararı daha da büyüyecektir.
Ege Cansen farkında farkında olmasına farkında ama hem umursamıyor ve hem de bu yöntem ile enflasyonun düşülebileceğini hayal ediyor. Anladığım kadarıyla kafasındaki mekanizma şöyle, düz mantık güdüyor ve halk tüketemezse üreticiler fiyat indirmek zorunda kalır zannediyor…
Oysa kazın ayağı hiç de öyle değildir!
Aslında enflasyonun ne arz ve ne de talep ile bir ilgisi vardır!
Enflasyon her zaman ve her yerde parasal bir konudur paranın değer kaybetmesi ile ilgilidir!
Hep söylediğim gibi para iki nedenden dolayı değer kaybeder:
Fazla para basılırsa para değer kaybeder
Parayı basan otoritenin itibarı azalırsa para değer kaybeder.
Diğer yandan ne yazık ki birçok ekonomist günümüzdeki üretim biçimini anlayıp bunun uyarınca yorum yapmadığı için arz eksikliği ya da talep fazlalığı oluşabilir ve bu durum da fiyatlar genel seviyesini artırabilir diye düşünüyor.
Bakınız talep artışının fiyat artışına yol açabilmesi için ortada bir arz sorunu olması gerekir yani üretim kapasitesi talebe yetişememelidir. Herkesin bildiği arz talep çizelgesinde anlaşılması kolay olsun diye arz sabit kabul edilir ve talebin değiştiği durumda fiyatın aşağı ya da yukarı yönlü hareket edeceği varsayılır. Biliyoruz ki gerçek dünyada arz sabit değil değişkendir.
Ayrıca günümüzde hemen hemen bütün üreticilerin kapasite fazlası vardır ve dahası küreselleşen dünyada herhangi bir noktada talep fazlası oluşur, yerel üretim yani arz bunu karşılayamazsa derhal üretim ya da kapasite fazlası bulunan piyasadan bu talep ithalat ile karşılanır.
Bakınız üretimin içinden gelen, üretimi bilen her ekonomist yüksek miktarda üretimin maliyetleri, özellikle de dolaylı maliyetleri hem düşürmek ve hem de birim üretim başına düşen dolaylı maliyeti azaltmak sureti ile fiyatların yükselmesini engelleyeceğini bilir. Ama masa başı ekonomistleri bu gerçeğin farkında bile değildir.
Bakın net bir şekilde söylüyorum talep yükselirse fiyatlar yükselmez, böyle bir durumda üretici öncelikle tam kapasite çalışıp sürümden kazanmayı tercih eder ama talep düşerse sürümden kazanamayan üretici maliyetlerini karşılayabilmek için fiyat artırmak zorunda kalır.
Bu yüzden de ücretler ve dolayısı ile de talebi baskılayarak enflasyonu düşürebileceğini düşünmek ham hayaldir, gerçekleşmez sadece bunu yaparak halka boş yere acı çektirdiğin ile kalırsın…
Enflasyon ile arz talep dengesini karıştırmamak gerekir ama illa da karıştıracaksan parayı da bir mal olarak düşünerek talepten fazla arz olursa bunun fiyatı yani paranın değerini düşürücü etki yapacağını bilmek gerekir doğal olarak bu durumda fiyatlar genel seviyesi ters yönde tepki vererek yükselecektir