Mevsim geçişleri insan psikolojisi üzerinde doğrudan etkili olabiliyor. Hava sıcaklıklarının artmasıyla başlayan yaz mevsiminde daha canlı ve enerjik hissettiğimiz bir duygu durumundayken sosyal aktivitelere ağırlık veriyor güneş ışığına daha çok maruz kalabiliyoruz. Bu durumda serotonin salgılamamız da artış görülebiliyor. Mutluluk hormonlarının artış göstermesi, sosyal aktiviteleri sürdürmek, yürüyüş yapmak gibi pozitif davranışlar da bireyi daha sağlıklı bir psikolojik dengeye kavuşturuyor. Sonbahar, gelişiyle güneş ışınlarını azaltmaya başlıyor. Havaların anlık değişimleri ise insanların günlük yaşantısını etkiliyor. Böylece insanların sosyalleşme girişimleri ertelenebiliyor ve çeşitli aktivitelere ara verilebiliyor. Bu durumda birey yavaş yavaş canlılığını yitirmeye ve daha melankolik bir hal almaya başlayabiliyor. Sosyal hayatın azalması ile halsizlik, yorgunluk ve isteksizlik gibi belirtilerde görülmeye başladığında, depresif bir duygu durumu içerisine girebileceğimiz süreç başlıyor. Bu süreçte var olan koşullara yönelik bıkkınlık, değişim arayışı içerisinde olma fakat girişimde bulunmama durumu, motivasyon düşüklüğü, hiçbir şeyden yeteri kadar haz alamama gibi durumlarda bireyin duygu durumunu olumsuz bir şekilde etkiliyor. Kış mevsiminin başlangıcında bu olumsuz duygu durumunun içerisinde olan birey bir süre sonra normalleşme girişimlerini sürdürdüğü için psikolojik sağlığını yine dengeli bir yapıya kavuşturabiliyor. Ancak uzun süreli olumsuz düşünce ve duygu durumları içerisinde olan birey bu durumları değiştirmek adına herhangi bir girişimde bulunmadığı takdirde uzun süreli depresif semptomlara maruz kalır ve çökkün bir duygu durumuyla yaşamını sürdürmeye başlar. Bu durumda bireyin içe çekilmesi, hassas bir duygu durumu içerisinde olması, yalnız kalma isteği, uyku problemleri, iştah ve günlük işlevselliğinde ciddi bozulmalar olabiliyor. Dolayısıyla birey, mevsim koşullarına göre günlük planlamasını sürdürmeli, egzersizden vazgeçmemeli, uyku kalitesine önem vermeli, yürüyüşlerine sürdürülebilir koşullarda devam etmeli, sosyalleşmek için aktivite planlarının hava durumuna göre planlanabilir niteliğini hatırlamalı ve çeşitli hobileriyle zamanını kaliteli geçirmesi gerektiğini unutmamalıdır.