Bu aralar kripto para piyasalarında son derecede ciddi bir oynaklık gözlemlenmektedir. Önce Tesla’nın patronu Elon Musk’ın paylaşımları ve sonrasında da Çin’in finansal kuruluşlar için kripto para işlemi yasağı getirmesiyle beraber düşen kripto para piyasaları resmen bir çöküş yaşadı.
Bu aralar kripto para piyasalarında son derecede ciddi bir oynaklık gözlemlenmektedir. Önce Tesla’nın patronu Elon Musk’ın paylaşımları ve sonrasında da Çin’in finansal kuruluşlar için kripto para işlemi yasağı getirmesiyle beraber düşen kripto para piyasaları resmen bir çöküş yaşadı.
Geçtiğimiz ay 14 Nisan’da fiyatı 64 bin dolara kadar ulaşan Bitcoin, sonraki 10 günde kademeli olarak 50 bin dolara kadar geri çekilmişti.
Bitcoin’in bu düşüş sonucu dar bir fiyat aralığına sıkışmasıyla beraber Ethereum’un rallisi hız kazanarak kripto parayı 4 bin doların üzerine taşımıştı. Mayıs ayı başında 2 bin 700 dolar civarında bulunan Ethereum, neredeyse yüzde 60 yükselişle 4 bin 379 dolar ile zirveyi görmüştü.
Litecoin de Mayıs ayı başında 250 dolar civarında işlem görürken Ethereum rallisiyle beraber 400 doların üzerini test etmişti.
XRP ise Nisan ayında yüzde 200’den fazla yükselişle neredeyse 2 dolarlık bir fiyat ulaştıktan sonra 1,50 dolar civarında dar bir fiyat aralığına sıkışmıştı.
Bitcoin, geçtiğimiz salı günü 30 bin dolara kadar geriledikten sonra tepki alımlarıyla birlikte 40 bin dolara kadar yükseldi. Ethereum da 2 bin dolara kadar indikten sonra çarşamba günü 2 bin 640 dolar civarında işlem gördü.
Litecoin de ise fiyat 150 dolara kadar düştükten sonra yeniden toparlayarak 204 dolar civarında bulunurken XRP 1,15 dolar seviyesinden işlem gördü.
Kripto para konusunu bilmeyenler için bir iki temel konuyu açıklığa kavuşturmak isterim. Bunlardan birincisi kripto paraların kağıt paraların aksine aynı altın yahut da gümüş gibi gerçek bir değeri vardır. İkincisi kripto paralar herhangi bir resmi otoriteye bir senyoraj hakkı tanımaz.
Kripto paralar kripto para madenciliği denilen ve bilgisayarlar ile belirli bir matematik şifrenin çözülmesi ilkesine dayanan bir eylem ile elde edilmektedir. Bu eylemi yapabilen herkes istediği kripto parayı, istediği gibi üretebilir. Elbette bu üretim işlemi için ciddi bir bilgisayar yatırımı yapmanız, dahası külliyetli miktarda elektrik enerjisi ve emek harcamanız gerekmektedir. İşte tamda bu yüzden kripto paraların kendi başına bir elde etme değeri vardır. Şöyle düşünün dünyanın kabuğunda epeyce altın ve gümüş madeni var isteyen herkes bunları arayıp bulup çıkarabilir değil mi? Nasıl altın ya da gümüş arayıp bulup çıkarabilmek için yatırım yapmanız, makineler satın alıp çalıştırmanız, bolca iş gücü ve enerji kullanmanız gerekirse kripto para elde etmek içinde benzer bir eylemde bulunmanız gerekir. Aradaki tek fark biri elle tutulan gözle görülen dokunulabilen kütlesi olan bir cisimken, kripto para sadece çözülmüş bir şifredir, sanaldır, sadece bir hesap kaydıdır.
Kripto para madenciliği ile altın ya da gümüş madenleri arasındaki bir diğer benzerlikte çevresel etkileridir. Kazdağları’ndaki görüntüyü hatırlayın, kesilmiş ormanlar, tıraşlanmış kazılmış tepeler, siyanürlü su havuzları ve kullanılan yüksek miktardaki enerji çevreyi son derecede olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Kripto para madenciliği için elbette toprak kazmaya, siyanür kullanmaya, ormanları kesmeye ihtiyaç yok fakat kullanılan yüksek miktardaki enerji, hele hele de bu enerji fosil kaynaklardan sağlanıyorsa benzer bir şekilde çevreyi olumsuz etkilerde bulunmaktadır.
Bitcoin ilk çıktığı zamanlarda standart bir bilgisayarla veya daha teknik konuşmak gerekirse bilgisayarların GPU’larını kullanarak kripto para madenciliği yapmak mümkündü. Günümüzde ise bir Bitcoin bloğunu 10 yıllık bir dizüstü bilgisayar kullanarak çözerek 12.5 Bitcoin madencilik ödülünü alabilmeniz olasılık dahilinde olsa da, bu olasılığın açık ve güneşli bir günde yıldırım çarpma ihtimalinden bile daha az olduğunu söylememiz gerekir. Kısacası bu günlerde Bitcoin’i standart bir bilgisayar kullanarak çıkarmanın imkansız olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bunun için artık çok yüksek GPU, yani grafik işlemlerini yapan işlemcilere sahip olan çok gelişmiş sistemler gerekir ve bu sistemler hem ok pahallıdır ve hem de çok yüksek miktarda elektrik enerjisi harcarlar.
Elbette kripto para sahibi olmak için illa da kripto para madenciliği yapmak gerekmez, bunları satın da alabilirsiniz. İşin aslında şifrenin çözümünün giderek zorlaşması yüzünden üretim maliyeti yavaş yavaş yükseldiği için fiyatın da istikrarlı olmasını beklememiz gerekir. Fakat üretim maliyetlerinin çok üstünde ve gelecekte nasılsa yükselecek düşüncesi sonucunda ortaya çıkan spekülatif fiyat oluşumları kripto para piyasasında çok sık gözlemleniyor.
Bana göre kripto paralar geleceğin para sistemini oluşturacaklardır, bu gün yaşanan geçiş dönemi sıkıntılarını ciddiye almamak, lakin zarara uğramamak için de epeyce dikkatli olmak gerekir.