Yıllar önce arkadaşlarım beni halı sahada futbol oynamaya davet etmişti. Uzun zamandır futbol oynamadığım için önce...
Yıllar önce arkadaşlarım beni halı sahada futbol oynamaya davet etmişti. Uzun zamandır futbol oynamadığım için önce tereddüt ettim ama sonra bu teklifi kabul ettim.
Maç yapacağımız gün arabalarımızla kiralanan halı sahanın önündeydik. Bizden önce başka bir grup maçın son dakikalarını oynuyordu.
Bizde toplam 12 kişi olarak soyunma odalarında yerimizi aldık. Halı saha işletmesinin verdiği iki renkten olan (sarı ve kırmızı) yeleklerimizi eşofmanlarımızın üzerine giydik.
Halı saha odalarında gözüme çarpan halı saha sahibinin ünlü futbolcularla çektirdiği ve halı sahanın duvarlarını süsleyen fotoğraflarıydı. Diğer grubun maçlarını bitirmesiyle halı sahaya giriş yaptık.
Yalandan bir iki ısınma hareketleriyle altışar kişi olarak gruplara ayrıldık. İlk dakikalarda kan ter içinde kaldım. Uzun zamandır antrenmansız olduğum için çok zorlandım. Daha sonra ısındıkça ortama alıştım.
Nefes almak için maçın son dakikalarında kaleye geçtim. Keşke geçmez olaydım. Karşı takımdaki arkadaşım öyle bir şut attı ki topu tutmak isterken başparmağım nerdeyse kırılacaktı.
Acı içinde maçı sonlandırdık. Bir diğer arkadaşımın ayak tendonu koptu. İki gazi olarak halı saha maceramız son buldu.
Ben de geçmişte kalan bu anımı hatırlayınca Türkiye’de halı saha tarihçesine bir göz attım ve sizinle bu bilgileri paylaşmak istedim.
1988 ilk halı sahayı ülkemizde görüyoruz. Daha sonra cazip meslekler arasına giriyor. Türkiye’de 12 bin halı saha bulunuyor. Haftanın 7 günü 20 saat hizmet veriliyor bu mekânlarda.
Yapay çim sahaların gözde olduğu yıllarda halının içine kum dökülerek oluşturulan bu sahalarda artık suni çim kullanılıyor. Bu olayı FİFA da destekliyor.
Kışın kapalı halı sahalar tercih ediliyor. İşin cazibesi ve kazancı yüksek olunca birçok otopark ve boş araziler halı sahaya dönüştürülmeye başlanıyor.
Halı saha teknolojisi geliştikçe hem sahada koşmak hem de maç sırasında düşüp yaralanma riski azaltılıyor. 7 yılda bir halı saha çimlerinin yenilenmesi gerekiyor acaba bu kurala tüm tesisler uyuyor mu?
Yaş kaç olursa olsun halı saha kenarında bekleyenler diğer maç bittiğinde içeriye büyük bir şevkle dalarlar ve ısınmadan topu arayıp bulurlar bir anda Maradon’laşırlar.
Halı saha maçlarında en büyük sıkıntı kim kaleci olacak. Herkes kabiliyetini göstereceği için kimse kaleci olmak istemez.
Bence halı saha, insanoğlunun ve futbol tutkunları için en büyük icattır.
Her Türk gencinin hayatında en az 1 kez bile olsa mutlaka yapmış olduğu bir spor faaliyetidir.
İki tip erkeğin sporudur.
1-Lise ve üniversite öğrencisi erkekler.
2- Evliler ve evden kaçmak için en büyük mazereti olan erkekler.
Maç başladıktan yarım saat sonra antrenmansız halı sahaya çıkıldığı için nefeslerin kesildiği yer.
Erkeklerin sosyalleştiği mekândır. Bu aktivitenin Cuma ve Cumartesi yapılması makbuldür. Çünkü ertesi gün tatildir.
Halı saha. Kilolu arkadaşların 1 saat koşup “Acaba göbeğim erimiş midir?” sorusunun en çok sorulduğu yerdir.
Halı sahalar cadde kenarında ise yoldan geçen adamların oyunculara taktik verdiği yerdir. Bizim insanımız maç izlemeyi, yorum yapmayı, taktik vermeyi çok seçer.
Halı sahada olmak 1 saatliğine dış dünyadan kopma yeridir.
Yetişkin erkeklerin kum havuzu ve terapi mekanıdır.
Bir erkeği tanıma konusunda insana muhteşem ipuçları verecek bir hobidir.
Siz siz olun ısınmadan halı saha maçlarına kesinlikle çıkmayın. En büyük sakatlanmalar ısınmadan meydana gelen sakatlanmalardır.
Son olarak ortopedik cerrah ve fizyoterapistlerin ekmek kapısıdır