Galatasaray’da kopan kıyametin kanıtını başkan Başkan Mustafa Cengiz yaptığı basın toplantısında ayan beyan ortaya koydu. Belki de Galatasaray tarihinin en uzun süreli ve de camiada etki yapan basın toplantısında Mustafa başkan zehir zemberek konuştu.

Galatasaray’da kopan kıyametin kanıtını başkan Başkan Mustafa Cengiz yaptığı basın toplantısında ayan beyan ortaya koydu. Belki de Galatasaray tarihinin en uzun süreli ve de camiada etki yapan basın toplantısında Mustafa başkan zehir zemberek konuştu.

Galatasaray’ın hiç tartışmasız en önemli figürlerinin başında gelen ve takımın teknik direktörü Fatih Terim’i ağır eleştiren Mustafa Cengiz’in her cümlesi tam anlamıyla olaydı.

Aslına bakılırsa bu gerilim filmi tadındaki ortam, bugünün işi değil tabi ki. Fatih hocanın, Yeni Malatyaspor maçından sonra söylediği “İçerideki ve dışarıdaki düşmanlar” cümlesi olayın, alenen medyaya aktırılmasından başka bir şey değildi.

Herkesin de bildiği gibi, Fatih Terim zaman zaman böyle ortamı hararetlendirecek sözler söylemeye alışkındır. Ancak bu kez Terim, sezonun son maçını ve de şampiyonluk şansının tamamen bitme anını bekledi ve içinde biriktirdiklerini tek bir tanımlamayla dışarıya vurdu.

Başkan Cengiz’in, Terim’e olan öfke dolu cümleleri arasında bazıları vardı ki, vay, vay, vay…

Örneğin; “Sevgili Fatih Terim Hocamız, konuşurken beni buz gibi etti. Ben onun düşmanıymışım! Biz düşmansak, sen nasıl teknik direktörlük yapabilirsin? Biz Brütüs müyüz. O anda istifa etmeliydi. Ona o yakışırdı. Fatih Hoca’dan bunu hiç beklemezdim. Altı gündür her gün hastanedeyim, her gün. Var olasın Fatih Hocam! Düşmanlarını duman ediyorsun. Seni tebrik ediyorum. Eserinle övünebilirsin. Tekrar kemoterapiye başladım. Ciddi bir karizmasın. Bu kulübe çok ciddi hizmetlerin de var. Bu kupaların kazanılmasında en büyük etkenlerden birisin. Geçmiş hizmetleri için teşekkür ediyorum ancak ben olduğum sürece asla sözleşme uzatmam.”

Bunlar Mustafa başkanın söylemlerinnden kısa bir bölüm. Daha pek çok yenilip yutulmaz sözler var. Yani tam bir savaş naraları bunlar. Gemileri yakmış iki taraf var karşımızda. Her iki cephe de kendinden emin ve gözünü budaktan saknmayacak kadar kendinden emin ve kararlı.

Net bir biçimde söylemeliyim ki, bu savaş tabiri caizse sonsuza kadar sürer gibi duruyor. Tabi Mustafa Cengiz başkan adaylığı konusunda, bir, “Varım”, bir “Yokum” ikilemini bir kenara bırakıp, devam derse bu durum daha ilginç bir boyut kazanır.

Hele hele, Abdurrahim Albayrak da liste çalışmalarını, kesin aday olma noktasına taşırsa, kelimenin tam anlamıyla ortalık göz gözü görmez hale gelir.

Kalın sağlıcakla…