Bir zamanlar size sıkı sıkı sarılan, sizinle oyun oynamaya bayılan o tatlı çocuk… Şimdi size kapısını kapatıyor, her şeye “of ya!” diyor ve bazen hiç tanımadığınız biri gibi davranıyor olabilir. Telaşlanmayın. Bu “bir şeyler oldu” dediğiniz dönem aslında ergenlik dediğimiz çok doğal bir süreç.
Peki bu dönemde anne baba olmak neden bu kadar zor? Ve daha da önemlisi, bu zor dönemi hem çocuk hem de ebeveyn olarak en az hasarla nasıl atlatabiliriz?
Ergenlik Nedir, Neden Bu Kadar Zor?
Ergenlik, çocuğun bedensel, duygusal ve zihinsel olarak değiştiği bir geçiş sürecidir. Beyin gelişimi hala devam eder, özellikle de karar verme ve duyguları kontrol etme merkezleri. Bu yüzden ergenler bazen ani çıkışlar yapabilir, mantıksız davranabilir ya da sizi dinlemeden hareket edebilir.
Ama bilin ki bu süreç onların size olan sevgisinin azaldığı anlamına gelmez. Sadece kim olduklarını, ne istediklerini anlamaya çalışıyorlar. Kendi kimliklerini bulmaya çalıştıkları bu dönemde, zaman zaman sizi geri itmeleri aslında bağımsızlaşma çabasıdır.
Peki ya Arkadaşları ve Sosyal Medya?
Ergenlikte arkadaşlar, ailenin önüne geçer gibi görünür. Artık sizin fikirleriniz değil, arkadaş grubunun ne düşündüğü daha önemli hale gelebilir. Bu da sizi dışlanmış hissettirebilir. Ama bu da gelişimin doğal bir parçasıdır. Gençler, kendilerini başkalarının gözünden tanımaya çalışırlar. Ayrıca sosyal medya da bu dönemde büyük etki yaratır; kıyaslamalar, beğeni sayıları, yorumlar... Tüm bunlar ergenin benlik algısını etkileyebilir. Bu yüzden baskı kurmadan, yargılamadan bu dünyayı tanımaya çalışın. Sadece “telefonu bırak” demek yerine, “neler ilgini çekiyor orada?” gibi açık uçlu sorular sorun. Onların dünyasına duyduğunuz ilgi, bağ kurmanın anahtarı olabilir.
Ebeveyn Olarak Ne Yapabiliriz?
Bu dönemdeki en büyük ihtiyaçları: anlaşılmak. İşte bazı basit ama etkili baş etme stratejileri:
1. Yargılamadan Dinleyin. Konuşmaya başladıklarında hemen nasihat vermek yerine, gerçekten dinlemeyi deneyin. “Ama sen yanlış anlıyorsun” demeden önce bir durun. Belki de sadece duygularını paylaşmak istiyor.
2. Sınırları Belirleyin ama Katı Olmayın. Kurallar olmalı. Ama bu kurallar açıklanabilir ve mantıklı olursa daha çok kabul görür. “Ben öyle istiyorum” yerine, nedenini anlatın. Onlara da söz hakkı tanıyın.
3. Tepkilerinizi Gözden Geçirin. Bir tartışma sırasında bağırmak, küçümsemek ya da tehdit etmek, ilişkiyi zedeler. Ergenlikteki çocuklar, saygı görmek ister. Nasıl bir yetişkin gibi davranmalarını bekliyorsanız, siz de bir yetişkine davranır gibi davranmalısınız.
4. Kendinize de Alan Tanıyın. Her şey çocuğunuzla ilgili değil. Siz de yorgun, endişeli ya da öfkeli olabilirsiniz. Bu hisleri kabul edin. Gerekirse bir uzmandan destek alın. Unutmayın, siz iyiyseniz çocuğunuz da daha kolay iyileşir.
5. Olumlu Davranışları Fark Edin. Sadece hatalarını değil, iyi yaptığı şeyleri de görün. Bu onların özgüvenini güçlendirir ve ilişkiyi onarır.
Ergenlik, fırtınalı bir deniz gibidir. Ama her fırtına geçer. Siz sakin bir kaptan olursanız, gemi limana sağ salim ulaşır. Onlar bu yolculukta bağımsızlaşmayı öğrenirken, sizin rehberliğinize ve sabrınıza her zamankinden daha çok ihtiyaç duyarlar. Unutmayın, bu dönem geçecek. Ve siz, bu fırtınayı birlikte atlatmanın verdiği güçle, çok daha sağlam bir bağ kurmuş olacaksınız.