Dervişoğlu, hukukun üstünlüğü konusunda Türkiye'nin dışarıdan bakıldığında olumsuz bir konumda olduğunu belirterek, "Eğer Türkiye'de adalet duygusunun zedelendiğine dair de bir hâkim kanaat söz konusuysa bu önce ülkemize zarar verir. Dışarıdan bakıldığında hukukun üstünlüğü endeksinde Türkiye'nin yer aldığı sıra, Türk milletinin vicdanını yaralayacak bir noktadaysa, mutlak suretle bu ülkeyi yönetenlerin bu kötü gidişatı durdurabilmek adına bizlerden önce adım atması gerekiyor" dedi.
"Ekrem İmamoğlu'nu Kaçma Şüphesiyle Tutuklamak Kabul Edilemez"
Ekrem İmamoğlu hakkında henüz iddianame düzenlenmediğine dikkat çeken Dervişoğlu, "Tutukluluk zaten bir haksız uygulama. Çünkü biliyorsunuz tutuklama bir tedbirdir. Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı. Aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi'nin cumhurbaşkanı adayı. Sayın Tayyip Erdoğan'ın da rakibi. Dolayısıyla bu kaçma şüphesi üzerine inşa edilmiş tutuklama süreci bizim tarafımızdan bakıldığında makul görülebilecek bir durum değildir" ifadelerini kullandı.
"Ümit Özdağ İçin 11 Haziran Umut Günü Olsun"
Dervişoğlu, Ümit Özdağ’ın 11 Haziran’da görülecek duruşmasına da değinerek, "Diler ve umarım ki o gün kendisi için özgürlüğüne kavuşacağı gün olur. Tahliye olduktan sonra da Özdağ ile yeniden Türkiye'nin meseleleriyle ilgili görüşebilme imkanı bulacağız" dedi.
"Gizli Tanıklar, İtirafçılığa Zorlama Kabul Edilemez"
Ziyaretinde dikkat çeken diğer bir konu ise soruşturmalarda gizli tanık kullanımı ve bazı tutuklulara yönelik “itirafçı olmaya zorlama” iddiaları oldu. Dervişoğlu, "Bir kısım tutukluların itirafçı olmaya zorlandıklarına dair duyumlar alıyoruz. Emareler gözlemliyoruz. Bu da çok kabul edilebilir değil. Sürecin hukuki olmadığına delalet eden siyasi gerekçelerle rakiplerin tasfiyesine yönelik atılmış adımlar gibi algılanmasına vesile olan işler" dedi.
"Ali Sukas'ın Hayatının Her Dönemine Kefilim"
Ziyaret kapsamında Ali Sukas hakkında da açıklamada bulunan Dervişoğlu, "Ali Sukas benim kardeşimdir. Hayatının her dönemine kefilim. Ona yöneltilmiş ithamların onun üzerine yapışabilmesi ihtimali dahi yoktur. Bu tür tutuklamalar aileler ve kişilerde ağır sonuçlar doğurur. Attığı adıma, aldığı nefese, geçmişine, bugününe, yarınına biz arkadaşları olarak kefiliz" şeklinde konuştu.
"Bu Zulmü Durdursunlar"
Müsavat Dervişoğlu, açıklamasının sonunda hükümete çağrıda bulunarak, “Bu zulmü durdursunlar. Yapılması gereken budur. İnsanlarla ilgili soruşturmalar, kovuşturmalar, yargılamalar yapılabilir. Ama dışarıdan bakıldığında bir zulüm söz konusuysa bunun engellenmesi lazım” dedi.
