Bakın beni şahsen tanıyanlar bilir ben çok uzun bir zamandır otomobil üreticilerinin çağdaş teknolojik olanakları kullanmayarak, idare ve siyasetin ise buna izin vererek ölümcül trafik kazalarına sebep olduklarını her bulduğum fırsatta anlatıp dururum.
Yani eğer insanların ölümüne ve yaralanmasına yol açan bir trafik canavarı arıyorsanız işte o; doymak bilmeyen kar hırsı ile mevcut çağdaş teknolojik olanakları kullanmayan küresel otomobil kartelleri, bu kartellere göz yuman ve hatta işbirliği yapan siyaset ve idaredir.
Ben ve benim gibi bağımsız birçok aydın bunları anlatıp duruyor amma ve lakin bu kartellerin siyaset, ekonomi ve kamuoyu nezdindeki müthiş gücü benim gibi mevcut duruma itiraz eden ve alternatif çözümlerin varlığını anlatanların sesinin duyulmasını engelliyor.
İşte bu ARAÇLARA ALKOL KİLİDİ uygulamasının Türkiye’de de yasalara girmesi bu yüzden beni inanılmaz derecede mutlu etmiş bulunuyor. Demek ki sesimiz duyulmuyor diye ne kadar üzülüp, sızlansak da birileri duyuyor ve gereğini yapıyormuş, bu kararı alanları canıgönülden alkışlıyorum.
Aslında alkol kilidi konusu ön plana çıktı ama yönetmelik de sadece alkol kilidi konusu yok yönetmelik:
1- Akıllı hız destek sistemi,
2- Sürücü dalgınlık ve dikkat uyarı sistemi,
2- Olay veri kaydedicisi,
3- Alkol kilidi kurulum ön hazırlığı
4- Gelişmiş sürücü dikkat dağınıklığı uyarı sistemi
Konularını kapsıyor ve Avrupa Birliği mevzuatına uyum çerçevesinde hazırlanmış bulunuyor.
2024 yılı için henüz bir veri yayımlanmamış ama Dünya Sağlık Örgütü (WHO) kaynaklarına göre; 2023 yılında dünya genelinde trafik kazalarında yaklaşık 1,19 milyon kişi hayatını kaybetti ve her yıl trafik kazalarında 20 ila 50 milyon kişinin ölümcül olmayan yaralanmalara maruz kaldığını belirtiyor. (WHO Global Status Report on Road Safety 2023).
Trafik kazalarının dört temel sebebi vardır:
1- Sürücü kusurları
2- Yaya / hayvan kusurları
3- Yol kusurları
4- Araç kusurları
Bu kusurların en başında da sürücü kusurları gelmektedir Dünya genelinde trafik kazalarının yaklaşık % 90’ı insan hatalarından kaynaklanmaktadır. Yapılan araştırmalarda aşırı hızın kazaların % 30-40’ında birincil veya katkıda bulunan faktör olduğu tahmin ediliyor ve alkol etkisi ise özellikle ölümlü kazalarda % 20-25 oranında bir rol oynamaktadır.
Sonuç olarak; bugünkü teknolojinin getirdiği olanaklar ile sürücü kusurlarının çok önemli bir kısmı engellenebilir.
Bunlar arasında sürücünün alkollü araç kullanması, hız limitlerini ihlal etmesi, hatalı şerit değiştirme yapması, dikkatinin dağılması, uyuklaması teknolojik olanaklar ile çok büyük ölçüde engellenebilir.
Özellikle aşırı hızın ölümcül trafik kazalarına yol açtığı aşikardır.
Akıllı hız yönetim sistemleri ile sürücü, araç, yol, hava ve trafik bilgilerine dair veriler yapay zeka yazılımı ile işlenip aracın güç sistemine otomatik olarak müdahale edilerek aracın sürücüye rağmen uygun hızda kalması bugünkü teknoloji ile çok ama çok kolay sağlanabilir. Bu otomasyon eninde sonunda hepinizin cep telefonunda bulunan bir navigasyon yazılımı ile aracın güç sistemi arasında yapılacak basit bir entegrasyon işidir.
Ayrıca aracınızın kadranına bakın 180 - 200 - 240 km/ saat limitler var, peki bu ülkede bu hızlar yasal mı?
Elbette hayır, eeee o halde araçların bu hıza çıkmasını engelleyecek hız sınırlayıcılar ( speed limiter ) niye zorunlu olarak kullanılmıyor? Bu zorunluluğa uymayan araçların satışı niye engellenmiyor?
Alkol meselesi ise çok daha basit sürücünün direksiyonu tutan elinin teri ve nefesindeki alkol miktarı ölçülerek araç kullanmasını tehlikeye düşürebilecek bir miktarda olup olmadığı belirlenerek motorun çalışması ya da çalışmamasının değerlendirilmesi son derecede kolay bir teknoloji.
Zaten her iki teknolojide de asıl zorluk teknolojik değil, idari ve hukuki kararlara bağlıdır işte bu yönetmelik bu idari ve hukuki kısıtlamaları aşıyor bende bu yüzden emek verip çıkaranları destekliyor ve buradan kutluyorum.