Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?

Mustafa Kemal, Çanakkale ve Gelibolu savaş alanlarını iyi biliyordu. O bölgenin yabancısı değildi. Bolayır’da Fahri Paşa’nın emrinde Harekât Şubesi Müdürü olarak görev yapmaktayken Çanakkale sahilini ve bölgenin savunma tertibatını tetkik etmek fırsatını bulmuştu. Orada çalıştığı sürece o bölgenin coğrafî alanını ve arazisini iyiden iyiye öğrenmişti. Atatürk, Sofya’da askeri ateşe olarak bulunmaktaydı. Savaşın çıkmasıyla Başkomutanlığa başvurarak cephede aktif bir göreve talip oldu. Başkomutan Vekili Enver Paşa’dan
“Sizin için orduda her zaman görev vardır. Ancak Sofya Ateşemiliterliği’ni daha önemli gördüğümüzden sizi orada bırakıyoruz” cevabını alınca Aralık 1914’te Enver Paşa’ya bir mektup yazmak zorunda kaldı. “Vatanın müdafaasına ait faal vazifelerden daha mühim ve yüce bir vazife olamaz. Arkadaşlarım muharebe cephelerinde, ateş hatlarında bulunurken ben Sofya’da ateşemiliterlik yapamam” dedi. Israrları karşısında cephede görev almayı başardı.
25 Ocak 1915’te İstanbul’a geldi. Esat Paşa komutasındaki 3. Kolordu’ya bağlı Tekirdağ’da yeni kurulacak 19. Tümen komutanlığına atandığını öğrendi.

22 Şubat 1915 tarihli emirle 19’uncu Tümen karargâhı ile birlikte 57’nci Alay’ı alarak Eceabat’a gelmesi istendi. Yarbay Mustafa Kemal, 25 Şubat sabahı Eceabat’a geldi. Komutanı Cevat Paşa’dan aldığı emirle, Seddülbahir’den Ece Limanı’na kadar tüm birliklerin sevk ve idaresinin kendisine verildiğini öğrendi.

18 Mart öğlene doğru düşman gemilerinin Çanakkale Boğazı’ndan girmesiyle başlayan deniz savaşı, akşam bitti. Türk topçularının yaklaşık 7 saat isabetli vuruşlarıyla ve boğazda Nusret Mayın Gemisi’nin döşediği mayınlarla düşman donanması ağır hasar alarak geri çekilmek zorunda kaldı. Atatürk, 19 Mart 1915 tarihli raporda, düşmana ağır kayıplar verdirildiğini anlatıyordu. Atatürk’ün, boğazları savunma stratejisi düşman daha kıyıya çıkmadan veya kıyıda imha etme planıydı.Ancak, 24 Mart 1915’te Liman von Sanders 5’inci Ordu Komutanlığı’na atanınca Mustafa Kemal’in hazırladığı savunma planlarını değiştirdi.
Enver Paşa, Cevat Paşa, Halil Sami Bey ve Atatürk’ün muhalefetine rağmen Liman von Sanders Direndi. Bu inat yüzünden, 25 Nisan 1915 sabahı İngilizler Gelibolu Yarımadası’nda Kabatepe ve Seddülbahir bölgesine, Anadolu tarafında Kumkale’ye eş zamanlı asker çıkardı.

Arıburnu müdahalesi, 25 Nisan 1915 tarihinde saat 04.30’dan itibaren Kabatepe açıklarından çıkarma yapan, İngiliz birliklerine karşı yapıldı. Bigalı’da ihtiyat tümeni olarak bulundurulan 19’uncu Tümen, çıkarma haberini saat 05.30’da alınca sabahın erken saatlerinden itibaren birliklerini hazır hale getiren Mustafa Kemal kolordudan kesin talimat almadan harekete geçerek komutanlara, “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum! Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve komutanlar geçebilir” diyerek 57. Alay’ı düşmanın üzerine sürdü.

57’nci Alay ve bir dağ bataryasını yanına alarak Kocaçimen istikametine yürüyüşe başladı. 27’nci Alay’a ait gözetleme postasının bazı askerlerinin Düztepe bölgesinden Kocaçimen’e doğru kaçıştıklarını gördü. Bizzat bu askerlerin önüne geçerek onları durdurdu ve mevzi almalarını sağladı.
Mustafa Kemal, yaşanan durumu raporunda şöyle anlatıyordu.
– “Niçin kaçıyorsunuz?,” dedim.
– “Efendim, düşman,” dediler
– “Nerede?,” dedim.
–“ İşte! Diye 261 Rakımlı tepeyi gösterdiler.”
–“ Düşmandan kaçılmaz,” dedim.
– “Cephanemiz kalmadı,” dediler.
– “Cephaneniz yoksa süngünüz var,” dedim ve süngü taktırdım, yere yatırdım.
Bu durumda düşman askeri de yere yatınca kazanılan kısa zamanda 57’nci Alay ve dağ bataryası bölgeye yetişti. Mustafa Kemal, bunun Çanakkale Savaşları’nın en önemli anı olduğunu ve işte, kazandığımız an, bu andı diyerek anlatıyordu.
Atatürk, 3 Mayıs 1915’te, cepheden Başkomutan Vekili Enver Paşa’ya gönderdiği bir mektupta aynen şöyle diyordu: “Maydos (Eceabat) bölgesi kuvvetlerini komuta ettiğim zaman aldığım tertibat ile düşmanın karaya çıkmasına izin verilmeyebilirdi. Von Sanders Paşa sahilde çıkarma noktalarını tamamen açık bırakacak tertibat almış ve bugün düşmanın karaya asker çıkarmasını kolaylaştırmıştır. Vatanımızın savunmasında kalp ve vicdanları bizim kadar çarpmayacağına şüphe olmayan başta von Sanders olmak üzere bütün Almanların fikirlerinin üstünlüğüne güvenmemenizi kesin şekilde istirham ederim.”
Çanakkale Savaşları’na Yarbay rütbesi ile katılan Mustafa Kemal 1 Haziran 1915’te Albaylığa terfi etti. Düşman 19/20 Aralık 1915’te Arıburnu-Anafartalar, 8/9 Ocak 1916 gecesi ise Seddülbahir bölgelerini terk etti.
Cephede 19’uncu Tümen Komutanı, Maydos Mıntıka Komutanı, Arıburnu Kuvvetleri Komutanı ve Anafartalar Grup Komutanı görevlerinde bulundu. 30 Nisan’da Gümüş İmtiyaz Harp Madalyası’na, 17 Mayıs’ta ise Altın Liyakat Madalyası’na layık görüldü.