Başkent Ankara’nın bugün en büyük şansı, çok ama çok uzun yıllar uğradığı ihmal eziyetinden kurtulmuş olması. Başkentte öyle bir girişim, yatırım nesli oluştu ki tutabilene aşk olsun.
Başkent Ankara’nın bugün en büyük şansı, çok ama çok uzun yıllar uğradığı ihmal eziyetinden kurtulmuş olması. Başkentte öyle bir girişim, yatırım nesli oluştu ki tutabilene aşk olsun.
Oluştu da ne oldu derseniz, çok şey oldu, oluyor. Hatta dünyanın her köşesine ihracat yapan firmalar var artık Başkentte. Bunun doğal sonucu, Ankara merkezli markalar çoğalmaya başladı. İnanmayan OSB’leri dolaşsın, KOBİ’leri yakın takibe alsın.
Buralarda tek şey var: Üretim, üretim, üretim…
Dertleri de ortak; sahip çıkılsın, destek verilsin, yolları açılsın istiyorlar…
Ola ki, ‘nasıl olacak bu’ diye soran olursa, onu da her biri ayrı bir üretim kahramanı olan Ahi iş insanları söylüyor:
-Yerli üretim desteklensin, özellikle kamu kuruluşlarında yerli ürün ve parçalar kullanılsın.
Bu konuda yaşanan öylesine büyük sorunlar ve çarpıcı örnekler var ki, insanın farklı tabirler kullanası geliyor!
Ahi iş insanlarından söz etmişken sözü bir ziyarete getirmek ve diyeceklerimi o ziyaretteki sohbet üzerinden demek istiyorum.
SAĞLIKTA BİR ANKARA MARKASI
Yazının başında Ankara markaların söz ettim ya bunlardan biri de sağlık alanındaki başarılı hizmetleriyle dikkat çeken, takdir toplayan ve gerçek bir Ankara markası olan Koru Sağlık Grubu’dur. …
Ahilik geleneğinin, ahlak kuralları ve ticaret ilkelerinin savunucusu, uygulayıcısı isimleri bünyesinde bulunduran AHİ İş İnsanları Birliği’nden bir grup iş insanı Koru Sağlık Grubu’ndaydı. Aralarında bulunduğum için kendimi şanslı sayıyorum…
Koru Sağlık Grubu’nun Çukurambar’daki Özel Koru Ankara Hastanesi’ne yapılan ziyaret çok önemli konuların gündeme gelmesine vesile oldu.
HEYETLERDE YER ALAN İSİMLER
Ev sahipliğini Koru Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hasan Biri ve Koru Sağlık Grubu Danışma Kurulu Başkanı Dr. Ahmet Altıparmak’ın yaptığı toplantıda; Koru Sağlık Grubu’ndan; Göğüs Hastalıkları ve Uyku Laboratuvarı Bölümü Başkanı Prof. Dr. Sadık Ardıç, Gastroenteroloji Bölümü Başkanı Doç. Dr. Timuçin Aydoğan da yer aldı.
Ahi İş İnsanları Birliği heyetinde ise Başkentin guru iş insanları; Ferhat Selamoğlu, Erdoğan Bayraktar, Mehmet Akyürek, Erdal İlhan, Ali Rıza Kalkan ve Sahir Keskin vardı.
Emekli hakim Uğur Sayın ile bendenizin de bulunduğu toplantıda önce Koru Sağlık Grubu’nun gerçekten benzersiz hizmetlerini birinci ağızdan dinledik. Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hasan Biri ve Danışma Kurulu Başkanı Dr. Ahmet Altıparmak, Ankara’da Türkiye ve dünya insanlarının derdine sunulan dermanları anlattı. İnsanlara sağladıkları maddi / manevi destek ve kolaylık da kayıt altına alınası türden…
YERLİLİK, MİLLİLİK ADINA…
Toplantıya katılan Ahiler ise Türkiye sevdası duygularının, üretime dayalı düşüncelerinin etkisiyle bazı gerçekleri dile getirdi.
Söylenenleri bir cümlede özetlemem gerekirse:
-Üretim üssü OSB’lerdeki KOBİ’ler desteklenmeli ve başta kamu kuruluşları olmak üzere herkes bunların ürettiği ürün ve parçaları kullanmalı.
Son yılların moda deyimi ‘yerlilik’ ve ‘millilik’ de bunu gerektiriyor.
İş İnsanı Mehmet Akyürek, kendi hayatını konu alan “KOBİ Mehmet” isimli kitapta da anlattığı gibi, KOBİ’lerin ürettiği malları bizden 1’e alıp, paketledikten sonra bize 100’e satan sömürü sisteminin son bulması gerekiyor. Gerekiyor diyorum çünkü sistem hala devam ediyormuş hem de kamu eliyle!
AOSB İÇİNDE BADEM ÜRETİMİ
Toplantı sonrası iş insanı Mehmet Akyürek heyet adına, Koru Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hasan Biri ve Koru Sağlık Grubu Danışma Kurulu Başkanı Dr. Ahmet Altıparmak ile hediyeleşti. Akyürek, AOSB alanı içinde kurulan bademlikte üretilen badem paketlerinden hediye etti ev sahibi isimlere.
Mehmet Akyürek, bademlerin AOSB içindeki meslek lisesi öğrencileri tarafından üretilip paketlendiğini ve elde edilen paranın onların eğitim giderleri için harcandığını, bu yüzden kendilerinin de parasını ödeyerek alıp ziyarete gittikleri muhataplarına takdim ettiklerini anlattı. Ahi iş insanı Erdoğan Bayraktar da bu yıl 4 ton badem üretildiğini söyleyerek, istenirse her hal ve şartta ne büyük başarılara imza atılabileceğini hatırlattı. Anlayana…