Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni Bakanlar Kurulu üyelerini belirledi. Yeni Hükümet, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip...

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni Bakanlar Kurulu üyelerini belirledi. Yeni Hükümet, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında 6 Haziran 2023 Salı günü ilk toplantısını yaptı.

Türkiye Cumhuriyeti, sığınmacılar, göçmenler ve kaçak olarak ülkeye girenlerden dolayı üretilen ek ağır sorunlar ve tehlikelerle karşı karşıya. Silahlı şiddet örgütlerine karşı verilen mücadelenin zaman, can, mal ve maddi bedelleri de oldukça yüksek.

Yaşanılan süreçlerin veya sürecin tanısını koymakta, nedenlerini, sonuçlarını ve çözümün önceliklerini anlatmakta, toplum bilimcilerinin, gazetecilerin ve siyasetçilerin çok zorlandığını görebiliyoruz.

“Evim Türkiye”, Cumhuriyetin 100. yılında çok zorlu sorunların karşısında elbette. Ancak, bu zorlu süreçle baş edebilecek insan gücüne ve kaynaklara da kesinlikle sahip. Bu insan gücü ve kaynakların, zorlukların aşılmasında etkili olabilmesi için eksiksiz demokrasi ve şiddetsiz iletişim zorunlu.

Cumhuriyet; insanların, yasalara ve haklara uygun şekilde örgütlenmiş olduğu bir ülkede, inanç ve siyasal görüş farklılıklarını doğal zenginlik sayan halkla birlikte, demokrasi ile bütünleştirildiğinde gerçek cumhuriyet olabilir. Cumhuriyet ve demokrasi, herkesin sağlıklı, güvende ve mutlu olması için önceliktir.

İnsan soyu, milyarlarca yılı, milyonlarca kuşağı geride bırakmasına karşın,

hiç yakışmayan savaşları, fetihleri, işgalleri, kıyımları, katliamları, tek kelime ile şiddeti sonlandırmış değil. Şiddet sonlanmayınca, sevgi, şefkat, saygı, hoşgörü, dostluk ve barış da her yerde filizlenemedi, yaygınlaşamadı, başarılamadı.

Çabalar umutla sürüyor. Örneğin bu yazıyı hazırlarken, yanımda biri daha vardı, içimde de o birinin ürettiği yaşama sevinci, dört kelimelik bir duygu. Hiç tek olmadım, hiç tek kalmadım, Umut hep benimle oldu. Bu yazıyı yazarken de Umut benim yanımda idi.

Yaşantımın büyük bölümü, öneri dolu açıklamalar, demeçler, toplantılar, yazılar ve ziyaretlerle geçti diyebilirim. Bugün de sadece iki Bakanımıza değil, tüm Bakanlar Kurulu üyelerine, hatta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a da öneriler yapabilirdim. Tarım ve Orman, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği, Aile ve Sosyal Hizmetler ve diğer Bakanlıklara, bakanlarımıza da çok önerim var kesinlikle.

Bugün sadece iki Bakanımıza, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’a bana göre öncelikli olan öneriler yapmaya çalışacağım. Görevleri inanılmaz derecede ağır, ancak bir o kadar da güzel Türkiye’mizin geleceği ile yakın ilişkili.

Türkiye çok siyasal parti ve bakan gördü. Kaynak taramadan, bir belge incelemeden, hangi bakan için, yapılan, kalıcı ve bugün de sürdürülen somut hizmetlerden kaç tanesini söyleyebilirsiniz? Kaç Bakanı, sizin de yaşadığınız dönemde yaptıkları ile anımsayabilirsiniz?

Yaşayan bakanlar, hedef kitlelerine yaptıkları çok değerli hizmetleri anlatabilirler. Vardır, var. Önemli olan, hedef kitlelerin yaşadıkları, gördükleri, etkilendikleri ve asla unutmadıkları.

Yeni İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’ya önerdiğimiz önceliklerin başında şu geliyor.

Gençler, öğrenciler, gönüllüler, sendikalar, dernekler, ifade özgürlüklerini kullanmak, kamuoyuna sıkıntılarını, gördükleri baskıları anlatmak istiyorlar, karşılarında polis gençler. İtişmeler, ters kelepçeler, gazlar, basınçlı sular, tomalar, yerlerde sürüklemeler, yere düşmüş bir kadın veya erkek gencin üstünde yine genç polisler. Kaba davranışlarla resmi araçlara alınan insanlar.

Çevre kıyımları yaşanıyor, kentlerde veya kırsal kesimlerde, köylerde, tarlalarda. Sahiplerinin kabul etmediği, insanlık dışı kamulaştırmalar, zorla el koymalar. Tarım arazilerini, tarihsel ve turistik alanları taş ve beton yığınına çeviren bakanlık veya belediye girişimleri. Mahkeme kararlarına aykırılıklar. Şiddet kullanmadan karşı koyan köylüler, anneler, gençler, babalar, gönüllüler. Karşılarında jandarma, kolluk kuvvetleri.

Konuşarak, iletişim kurarak, ikna ederek, şiddet kullanmayarak, yol ve yöntem göstererek, bu çok ayıp görüntüleri sonlandırmalıdır İçişleri Bakanımız sevgi ve saygı değer Ali Yerlikaya.

Bakanımız İstanbul Valiliği sırasında ve 1 Mayıs törenlerinde Taksim meydanı ile ilgili çok şey yaşadı, yaşattı. Taksim’in 1 Mayıs için açılması zamanı çoktan geldi. 1 Mayıs 1977 tarihinde yaşanan kanlı olayların verdiği üzüntü ve utanca dayanabilme gücünün daha da artması için Taksim, anma ve kutlamalara, yasalara uygun bir şekilde açılmalıdır. İlkeler birlikte belirlenmelidir. Güvenlik güçleri ile katılımcılar orada birbirlerini kucaklamalıdır. Bu ülkenin polis gençleri, düzeni ve güvenliği sağlamalı, her yaştaki gençler Taksim’e mutlu, umutlu ve güvenerek gelmeli, işlerine, yurtlarına ve evlerine yine aynı duygularla dönmelidir.

Taksim’de örnek bir miting öneriyorum. 1 Eylül Dünya Barış Gününde, Taksim’de, gönüllü kuruluşların da katılımı ile bir miting düzenlenebilir, Türkiye ve Dünya kamuoyuna çok güzel bir örnek sunulabilir.

Sevgili Bakanımıza, ayrıca, önce tüm illerde sivil toplum kuruluşlarının görüş ve önerilerinin alınmasını, bu görüş ve önerilerin Ankara’da birkaç günlük kurultayda değerlendirilmesini de öneriyorum.

Gençlik ve Spor Bakanımız sevgili Osman Aşkın Bak, bir kez daha, 5 yıl önce devrettiği Bakanlık makamında.

Sporda demokrasi mücadelesini, Türkiye’yi, Bakanlığı ve il Müdürlüklerini evi sayarak vermiş bir insan olarak kısa önerilerim şunlar.

Spor dalı federasyonları tam demokratik hale getirilmelidir.

Amatör (gönüllü) dallarda uğraşan spor kulüplerine, her yıl bütçeden ödenek verilmelidir.

Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu, illerdeki federasyonlar, antrenör, hakem, yönetici, spor alanlarındaki görevliler, Türkiye Spor Yazarları Derneği, spor gazetecileri, beden eğitimi öğretmenleri, spor bilimcileri, alandaki diğer insanların gönüllü kuruluşları (STK) ve Üniversitelerin ilgili fakülteleri ile düzenli ve gündemli ilişkiler içinde olunmalıdır.

Deneyimi gönüllülerden bir danışma kurulu oluşturmalıdır.

Tesisler, insanların yaşadıkları veya öğrenim gördükleri yerlerde veya o yerlere yakın olmalıdır. Çok izleyicili tesis politikasından vazgeçilmelidir. Ankara’daki 19 Mayıs Stadı projesi, her kesimin görüşü alınarak yeniden değerlendirilmelidir. Mahallelerde küçük oyun alanları ve tesisleri kurulmalı, çocuklar ve gençler, hatta emekliler, evlerde hareketsiz değil, bu yerlerde hareketli bir yaşantıya çekilmelidir.

Sağlık için, herkes için spor politikalarına ağırlık verilmelidir.

Uygulanması çok zor, hatta bazı maddeleri gereksiz olan 22.4.2022 gün ve 7405 sayılı Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu yeniden tartışılmalıdır. Spor kulüplerinin, İçişleri Bakanlığından Gençlik ve Spor Bakanlığına alınması asla doğru olmamıştır, gönüllü kahramanlara, önlenmesi olanaksız gibi görünen sıkıntılar yaratmıştır.

Görevlere gelinebilir. O görevlerin bitiş süresi var. Ancak, kalıcı ve görünür hizmetlerin etkilerinin bitiş süresi sonsuz olabilir veya çok çok uzundur.

Tarihi yapanların, tarihte hak ettikleri yerleri almalarını, o yerleri terk etmemelerini ve sürekli olarak onurla anılmalarını dilerim.

Haydi sevgili Bakanlarımız!..