İnsanın kendisini tanıması dış dünyadaki keşiflerden çok daha derin bir yolculuktur.
‘’Ben kimim?’’ sorusu yalnızca düşünsel bir sorgulama değil, aynı zamanda ruhsal bir farkındalık sürecidir.
Kişi kendi iç dünyasına yöneldikçe davranışlarının ardındaki nedenleri, duygularının kökenlerini ve seçimlerinin anlamını daha iyi kavrar.
Psikolojide benlik, insanın kendine dair oluşturduğu duygu, düşünce ve inançların bütünüdür. Sağlıklı bir benlik algısı kişinin olduğu haliyle kendisini kabul edebilmesiyle mümkündür.
Dış dünyanın beklentilerine göre şekillenmek yerine iç sesini duymayı öğrenmek; kendi değerlerini, isteklerini ve sınırlarını tanımak bu sürecin temelini oluşturur.


Çünkü başkalarının bizden beklediği kişi değil gerçekten kim olduğumuzu anlamak özgün bir yaşamın anahtarıdır.
Kendini tanımanın en önemli adımlarından biri duygusal farkındalıktır.
Günlük hayatın içinde öfke, kıskançlık ya da suçluluk gibi duygular yaşandığında genellikle nedenleri sorgulanmaz.
Oysa ‘’Şu anda neden böyle hissediyorum?’’ sorusu, içgörünün kapısını aralar.
An’da kalma pratiği, yani bilinçli farkındalık, kişiye duygularını yargılamadan gözlemleme becerisi kazandırır.
Kendini tanımayı zorlaştıran etkenlerden biri de farkında olmadan kullanılan savunma mekanizmalarıdır.
İnsan kendini tehdit altında hissettiğinde bu mekanizmaları devreye sokar. Bazen inkar eder bazen suçlamayı tercih eder bazen de bastırır.
Bu tepkiler kısa vadede koruyucu görünse de uzun vadede kişinin kendisiyle yüzleşmesini engeller. Gerçek farkındalık ‘’Ben hangi duygudan kaçıyorum?’’ ya da ‘Gerçeği görmekten neden korkuyorum?’’ sorularını sormakla başlar.


Kendinizi tanımanızın temelinde geçmiş yaşantılar özellikle de çocukluk deneyimleri yatar. Aileyle kurulan ilişki, sevgi biçimi, ilgi ya da ilgisizlik bireyin kendine yönelik inançlarını şekillendirir.
Bu kalıpları fark etmek değişim için ilk adımdır.
Kendini tanımak varılacak bir yer değil, sürekli devam eden bir yolculuktur. Her yaşta her deneyimde kişi biraz daha kendine yaklaşır.
Bazen bir kayıp, bazen de bir başarı, bazen de sessiz bir fark ediş bu süreci derinleştirir. Sık sık kendinize şu soruları sorun:
‘’Ben ne istiyorum?’’,
‘’Beni yönlendiren korkular neler?’’, ‘’Gerçekten kim olmak istiyorum?’’.
Bu soruların yanıtları zamanla değişse de her yanıt seni biraz daha kendine yaklaştırır. Çünkü en büyük keşif kendi içine yaptığın keşiftir.
Ve o yolculukta her adım seni biraz daha özgür, biraz daha kendin yapar.