Kardelen Uçak
Emekli Özel Harekat Memuru, Polisiye- Gerilim Romanı Yazarı Zekai Akoğlu, bulunduğu blokta sokak kedileriiçin geri dönüşümlü yuva inşa etti. Birçok kedinin bulunduğu yuvanın içinde kediler için her gün taze su, mama, tavuk suyundan yapılan özel yemekler, yazın buzlu su, kışın ısıtıcı ve özel oyuncaklar bulunuyor.
Kedilere destek için para yerine oyuncak ve mama kabul ettiğini belirten Akoğlu, kendi emeğiyle kedilerin korunması ve rahat olması adına yuvaya branda ve gerekli araçları sağlayarak kedileri hem kötü niyetli insanlardan hem de hava şartları gibi dış etkenlerden koruyor. Kedilerin dört mevsim güvende olacağı barınak, mahallenin kedi evi haline geldi. Zor durumda olan, sahipsiz, hasta ve aç kedilerim hepsine açık bir barınak olduğunu belirten Akoğlu, kedileri tedavi ve aşı işlemlerini de kendisi üstleniyor.
“ÇOĞU OKUL BAHÇELERİNDE BARINAK YAPILABİLİR”
Hayvan sevgisinin çocuğa erken yaşta verilmesi gerektiğini vurgulayan Zekai Akoğlu, “Hayvan sevgisi insanın içinde varsa zaten bir yerde mutlaka ortaya çıkıyor. Hayvan sevgisi çocuğa aşılanmalı. Ebeveynler bu konuda bilinçlendirilmeli. Çoğu okul bahçelerinde barınak yapılabilir. Bazı yerlerde bir sponsor bulup hazır olanlar var. Biz buraya uğraşarak zevk aldığımız için bir hobi olarak yaptığımız için üç beş tane maddi durumu iyi olan hayvansever bir araya gelip de okullara biraz daha geniş barınak koysalar ne olur ki? Buna müsait olan okullar da var. Bizim buradaki okulumuz müsait. Çoğu okulun bahçeleri müsait oluyor. Mahallede zor durumda olan kedi kalmaz. Niye ev kediler hasta olmuyor da sokak kedileri hasta oluyor? Aç kalınca çöpten ne bulursa onu yiyor. Ne yapsın hayvan?” ifadelerini kullandı.
“SIĞINACAK YER BULAMAYANLAR SIĞINSIN”
Sokak hayvanlarının korunması gerektiğine işaret eden Akoğlu, şöyle devam etti: “Bu hayvanlar zaten kendi kendilerini temizliyorlar. Kendi yarasını kendisi iyileştiriyor. Bunu bizim istememe gibi bir şansımız yok. Biz öbür engelli kedimizi getirdik. On gün tedavi gördü. İsterseniz uyutayım dedi. Ben dedim onun kararını veremem. Yaşayabildiği kadar yaşasın. Kendisi kalp krizi geçirdi. İnsanlar görüp buraya geliyorlar. Kedileri seviyorlar. Çocukların neşe kaynağı oldu burası. Herkes ilgiyle, sevgiyle karşılıyor. Ben burada hayvanlarımız kışın gelsinler içinde kalsınlar, sığınacak yer bulamayanlar sığınsın diye yaptım. Mamalarını yesinler. Suyunu içsinler. İster burada dursunlar, ister gitsinler. Ben ona bir şey diyemem. Onları da burada tutamayız. Büyüdükleri zaman dağılabilirler.”
