Yaşadığımız alana doğa diyoruz. Yeşillikler binbir renkli çiçekler, ağaçlar, yollar, iş yerleri ve  araçlar insanlar ve canlılar sevdiğimiz küçük yaratıklar birlikte doğanın yerleşim kısmında nefes almaya başlıyoruz. Ayrıca kırlar, ormanlar sahillerde yaşam alanımız içinde sürekli yaşayanlar ve belirli günlerde azda olsa faydalananlar doğadan istifade etmiş oluyorlar. Allah'ın verdiği harika bir ortamda yaşarken biz elimize geçeni ortaya atıyoruz. Doğayı kirletip, kötülük yapıyoruz. Fakat asıl büyük kötülük madencilik ve orman yangınları ağaçlarımızı yok ediyoruz. Haliyle doğaya yapılan ihanet, çok aşırı yağışlar, seller olarak dönüyor. Bir de en büyük sorun kuraklık. Ağaçların yok edilmesi, sonunda meydana gelecek olan iklim krizi 84 milyonun felaketi olacaktır. İnsanlar her şeyin hakkından gelebilir. Susuzluğu kaldıramaz bu iş doğanın intikamıdır. İnsanların sonudur.

Türkiye Cumhuriyeti Misakı Milli hudutları içinde akan, derelerimize, ırmaklarımıza nehirlerimizi sahip çıkmamız gerekiyor. Onlara dışarıdan karışan pisliklere, mani olmamız şart. Çünkü akar sularımız, ortak malımızdır. Yalnız insan değil, hayvan, bitki, tüm canlılar istifade ediyor. Pislik karışan sularla, sulanan bitkiler, sebzeler soframıza geliyor. Onu düşünüp suları temiz tutmalıyız. Bunun için halkımızın eğitimi gerekiyor. Çocuklarımızı fen bilimlerinden uzak tutarsak, doğa bilincini kavrayamaz. Büyüğünü, küçüğünü saymayı sevmeyi bilemez. Ben değil biz demeyi öğrenemez. Vel hasıl lider olamaz. Bilim adamı olamaz son yıllarda icat yapan bilim adamımız yok. Sorun Milli eğitim sistemi. Kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim oku ile başlıyor. Bu ayet okumayı, anlamayı, öğrenmeyi ve de en önemli olarak öğretmeyi emrediyor.  Biz Kuran emrini yapsak doğayı sevmeyi ağaç dikmeyi yetiştirmeyi onları korumayı yani Kuran-ı Kerim'in emirlerini yapmış oluruz.

Kuran-ı Kerimi okuyunca şüphesiz bütün surelerin Allah'ın emri olarak çok sayıda ayette insanlara iyilik yapmayı emrediyor. Yani insanın yaşam hakkını ve de mutlu, huzurlu, sağlıklı neşeli günlerle uzun ömürler yaşamasını emrediyor. İyiliklerin mükafatını kötülüklerin, cezasız kalmayacağını anlatıyor. Peki insanlar bunu anlıyor rmu 12.500 TL  emekli maaşıyla, yaşamaya mahkum edilenlere Allah razı olur mu? Hiç bir şekilde kimse izah edemez, bunun için karar verenlerin Kuran'ın emirlerine karşı çıktıklarını görüyoruz. Ben bu hususta söyleyecek kelime bulamıyorum.

Bugün TFF başkanlık seçimi yapılıyor. Büyükekşi ile Hacıosmanoğlu yarışıyor. Türk milletine kim daha iyi hizmet edecekse, onun kazanmasını istiyorum. Kalbim değişiklikten yana Hacıosmanoglu'nun eksikleri tamamlayıp Türk sporuna dünyanın saygı duyacağı bir şekil vereceğini umuyorum. Hayırlısı olsun.