EBRU APALAK
Kaplumbağa türlerine ve yaşam alanlarının korunmasına dikkat çekmek amacıyla her yıl 23 Mayıs’ta kutlanan Dünya Kaplumbağa Günü, bu canlıların karşı karşıya olduğu tehditlere yönelik farkındalık yaratmayı hedefliyor.
Dünya Kaplumbağa Günü, Amerikan Kaplumbağa Koruma Merkezi tarafından ilk kez 2000 yılında kutlanmaya başlandı. Geçmişi 100 milyon yıl öncesine dayanan deniz kaplumbağaları, uzun göç yolları ve doğaya uyumlarıyla insanlara da ilham veriyor. Deniz kaplumbağaları, koruma çalışmalarına karşın artan çevresel kirlilik, habitat kaybı, avlanma ve iklim değişikliği nedeniyle hâlâ tehlike altında. Artan tehditler nedeniyle 1980’li yıllardan itibaren özellikle İribaş Deniz Kaplumbağası (Caretta caretta) deniz kaplumbağası türleri koruma altına alınmaya başlandı.
Türkiye, Akdeniz sahillerinde 17 deniz kaplumbağası türünün yuvalama alanlarına ev sahipliği yapıyor. Türkiye sahillerinde iki tür deniz kaplumbağası (Caretta caretta ve Yeşil Deniz Kaplumbağası) yuva yapıyor.
Muğla’daki İztuzu Plajı 1991’de imara açılmak istenmiş, ancak halkın tepkisi sonucunda bu karar geri çekilmiş ve ‘Koruma Alanı’ ilan edilmişti. Türkiye, Nesli Tehlikede Olan Yabani Hayvan ve Bitki Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme, Barselona ve Bern sözleşmeleri gibi uluslararası anlaşmaların tarafı olarak, biyoçeşitliliğin korunması, tehdit altındaki türlerin ticaretinin önlenmesi ve habitatların korunması konularında bağlayıcı sorumluluklara sahip.
DENİZEL KİRLİLİK KAPLUMBAĞALARA ZARAR VERİYOR
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi bünyesinde 2009’da kurulan ve Dalyan kumsalında faaliyet gösteren Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi (DEKAMER), Caretta carettaların yuvalama alanı olan İztuzu kumsalında koruma çalışmaları ve bilimsel projeler yürütüyor.
DEKAMER’in İletişim Sorumlusu İrem Özsoy, deniz kaplumbağalarının teknelerin pervanelerinin çarpması sonucunda yaralandıklarını, denizde unutulan balıkçı ağlarına takılarak hareket kısıtlaması nedeniyle beslenemediklerini, uzuvlarını kaybettiklerini veyaolta iğnesi yuttuklarını söyledi.
Kaplumbağaların özellikle denize atılan plastik çöp poşetlerini deniz anası zannederek yuttuklarını ve bunun sağlıklarını olumsuz etkilediğini belirtti.
DENİZ KAPLUMBAĞALARI NASIL KURTARILIYOR?
DEKAMER’e getirilen kaplumbağaları önce veteriner hekimler kontrol ediyor. Açık yaralarının veya kabuk kırıklarının olup olmadığı belirleniyor. Röntgen ve kan cihazlarıyla net tanı konarak uygun tedavi şekli belirleniyor. Kaplumbağalar yaralarına bağlı olarak birkaç ay ya da birkaç yıl bakım altında tutuluyor. Rehabilitasyon süreci biten kaplumbağalar denize bırakılmadan önce üç metrelik dalma tankına alınıyor. Uydu takip cihazı takılarak denize bırakılan kaplumbağaların beslenmesi kışlama alanları ve göç yolları takip ediliyor. Denize alıştıkları gözlemlenen kaplumbağalar, doğal yaşam alanlarına geri dönüyor.
Yurttaşlar, deniz kaplumbağalarının yumurtladığı sahillere araçla veya gece girmeyerek; el feneri, telefon ışığı dahil olmak üzere ışık kullanmayarak; yumurtlama alanında şemsiye ya da şezlong kullanmayarak, yaralı veya sıkışmış kaplumbağaları DEKAMER (0252 2890077 / 0538 4032501) gibi kurumlara bildirerek deniz kaplumbağalarının yaşam alanlarını koruyabilirler.