14 tane genç kız düşünün ki Ulus’unuzun  adını Dünyada  7,4 milyar insana  duyuruyor ve Türkiye Cumhuriyeti adını  saygı ile selamlamalarını sağlıyor.

Ve bir avuç yobaz  çapulcu düşünün ki, bu onurlu, şerefli, çelik karakterli,  bizi yücelten  gençlerimize  hayasızca, şerefsizce kaypakça ve haince saldırıyor; bu yurtsever genç sporcularımızı giyimi kuşamı ve özgürlüğü savunan beyanatları üzerinden karalamak istiyor.

Bir avuç yobaz; MİLLETİ’nin Sporcularının  bir spor müsabakasında RAKİP MİLLET sporcuları karşısında yenilmesini, mağlup olup diz çökmesini istiyor. Bu yobaz gûruh Milli Takımımızın bel kemiği bir sporcumuz hakkında ipe sapa gelmez iftiralar atıyor, karalama kampanyası başlatıyor, sporcumuzun takımdan atılmasını istiyor.

Bu gûruh İstiklal Harbimizde de Ordumuzun değil düşman ordusunun  galip gelmesini istemiş ve niyetlerini ‘’Keşke savaşı Yunanlılar kazansaydı’’ cümleleri ile de ifade etmişlerdi, yani Gûruh aynı Gûruh.

Bu gûruhun amacı bellidir: Çağdaş Türk Kadınına, Atatürk İlke ve Devrimleri ışığında ROL MODEL olan bu gençlerimizi, rol model olmaktan çıkarmak itibarsızlaştırmak ve Türk Kadınına bir ışık olmaktan uzaklaştırmak, Türk Kadınının köle bir yaşam sürmesini sağlamaktır.

Sahalarda bayrak bayrak dalgalanan genç kızlarımız, yüzyıllık cumhuriyetimizin  yetiştirdiği nadir gençlerimizdendir ki  Türkiye Cumhuriyeti’nin bugüne kadar takım halinde  yetiştirdiği üst üste şampiyonluklar kazanan, Ulusumuzun adını şerefle göndere çektiren , Dünya Liginde bir numaraya oturan  TEK TAKIMIMIZDIR.

Kadın Milli Voleybol Takımımızın  oyuncuları her biri birbirinden değerli insanlar ve ender bulunan mükemmel sporculardır, Elif, Simge,Cansu,Ayça, Derya, İlkin, Kübra, Hande, Eda, Zehra, Gizem, Aslı, , Ebrar ve Vargas Melisa. Her bir sporcumuz siyasal bir tavırdan ve polemikten uzak duruş sergilemektedirler. Ancak bu onların siyasal düşünceye sahip olmadıkları anlamına elbetteki gelmez.

 Yobaz gûruhu rahatsız eden nedir?

Yobaz guruhu rahatsız eden; kadın sporcularımızın bir rol model olmasının ötesinde Cumhuriyetin yani Kemalist Cumhuriyetin hala dimdik ayakta olduğunu gözler önüne sermeleri ve Kemalist Cumhuriyeti uluslararası arenada tekrar tekrar sahneye çıkarmaları ve başarıya ulaştırmalarıdır.

Kadın Milli Voleybol Takımımızın  onurlu ve şerefli bir sporcusu Ebrar KARAKURT şimdi bu guruhun tekrar kadrajına alınmış ve hedef tahtasına konulmuş, karalanmaya , iftiralara maruz bırakılmaya başlanmıştır. Bu sporcumuzun rol model olmasının ötesinde; Avrupa Şampiyonalarında bir Altın, bir Gümüş, bir bronz madalyası, Milletler Liginde bir Altın. bir Gümüş, bir Bronz madalyası vardır. Ayrı eten 2017 U23 Dünya Şampiyonasının ve U18 Avrupa Şampiyonasını en iyi smaçörü ve 2019 Milletler Liginin en iyi pasörüdür. Ulusumuzun kalbinde de bizi zafere taşıyan diğer Kadın Voleybolcularımız  gibi ‘’ULU YURTTAŞTIR.’’

Altın Star değerindeki bir genç sporcumuz onurlu ve dik duruşu ve kadınlarımıza örnek bir rol model oluşu ile hışımları üzerine çekmektedir. O hışımlar o sporcumuzun Ebrar KARAKURT’un smaçları altında ezilip gitmektedir ve ezilip gitti.

Yobazlar, aslında sporcularımıza saldırmıyorlar, Cumhuriyeti dünyada başarıyla, onurla ve şerefle  temsil eden sporcularımız nezdinde Cumhuriyetimize saldırıyorlar.Genç sporcu evlatlarımıza  istedikleri kadar saldırabilirler, istedikleri kadar iftira atabilirler çünkü bu guruhun temel ilkesi  iftira ve çamur atmaktır  ama iftiraları ve karalamaları genç sporcularımızın smaçları altında eziliyor ve bir irin torbası gibi patlayıp yok olup gidiyor..

SELAM SİZE 14 ULU YURTTAŞ VE EKİBİ.