Yanlış ilişkilerde ısrar etmek, çoğu zaman bireyin karşısındaki kişiden çok kendi iç dünyasıyla kurduğu bağla ilgilidir.
Sonsöz Gazetesi’nden Goncagül Konaş’ın haberine göre; Psikolog Melek Tüney, günümüz ilişkilerinde sıkça görülen duygusal bağımlılık, yalnız kalma korkusu ve “değiştiririm” yanılgısının, bireyleri sağlıksız ilişkilerde tutan temel psikolojik nedenler arasında yer aldığını belirtti. Tüney, yanlış ilişkinin çatışmadan ibaret olmadığını vurgulayarak, asıl ölçütün ilişkinin kişide yarattığı duygusal etki olduğuna dikkat çekti.

Whatsapp Image 2025 12 30 At 10.08.50“YANLIŞ İLİŞKİ ÇATIŞMANIN ÇOK ÖTESİNDE BİR KAVRAM”

73 Yıllık Sessiz Tanık Konuştu
73 Yıllık Sessiz Tanık Konuştu
İçeriği Görüntüle

Toplumda “yanlış ilişki” kavramının çoğu zaman yanlış tanımlandığını belirten Tüney, bu durumun sadece tartışmalı ilişkilerle sınırlı olmadığını söyledi. “Yanlış ilişki, yalnızca sorun yaşanan ilişki değildir. Asıl belirleyici olan, ilişkinin kişide yarattığı duygusal etkidir. Kişi bu ilişkide kendini değersiz, yetersiz ya da görünmez hissediyorsa, psikolojik olarak sağlıksız bir zeminden söz edebiliriz.” ifadelerini kullandı.

“TANIDIK OLAN ACI, BİLİNMEYEN YALNIZLIKTAN DAHA GÜVENLİ GELİYOR”

Bireylerin zarar gördükleri ilişkilerde kalma nedenlerine değinen Tüney, bu durumun sanıldığından daha derin bir psikolojik zemine dayandığını vurgulayarak, “İnsan zihni tanıdık olanı güvenli kabul eder. Acı verse bile bildiğimiz ilişki biçimi, bilinmeyen bir yalnızlıktan daha az tehditkâr gelir.” şeklinde konuştu. Bu noktada umut, suçluluk ve sorumluluk duygusunun da kişiyi ilişkide tutan önemli faktörler olduğunu ifade etti.

DUYGUSAL BAĞIMLILIK VE YALNIZ KALMA KORKUSU BİRBİRİNİ BESLİYOR

Yanlış ilişkilerin temelinde çoğu zaman duygusal bağımlılık olduğunu belirten Tüney, bu durumun yalnız kalma korkusuyla iç içe geçtiğini belirterek, “Duygusal bağımlılık, kişinin kendi duygusal dengesini tek başına kurmakta zorlanmasıdır. Yalnız kalma korkusu ise bu bağımlılığı daha da güçlendirir.” diye konuştu.

ÇOCUKLUK BAĞLANMALARI YETİŞKİN İLİŞKİLERİNİ ŞEKİLLENDİRİYOR

Çocukluk döneminde kurulan bağlanma biçimlerinin yetişkinlikteki ilişki seçimlerini doğrudan etkilediğini vurgulayan Tüney, “Sevginin tutarsız olduğu bir ortamda büyüyen bireyler, yetişkinlikte de benzer duyguları yaşatan ilişkileri tanıdık bulabilir. Zihin çoğu zaman iyiyi değil, tanıdığı duyguyu seçer.” şeklinde değerlendirdi.
Haberin daha geniş ve detaylı halini Sonsöz Gazetesi’nde okuyabilirsiniz.

Muhabir: Haber Merkezi