EBRU APALAK
Türk Tabipleri Birliği (TTB), S ve Y tipi hapishaneler ile yüksek güvenlikli hapishanelerin kapatılması talebiyle 4 Eylül 2025 Perşembe günü çevrim içi basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, İnsan Hakları Derneği, Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği gibi birçok kurum katıldı.
Türkiye’de şu anda 402 hapishane bulunuyor. Tutuklu ve yükümlü sayısı ise yaklaşık 420 bin. Bu sayı 2005’te 55 bindi. S ve Y tipi ile yüksek güvenlikli hapishanelerde yaklaşık 30 bin kişi kalıyor. Şu anda 11 tutuklu ve yükümlü süresiz açlık grevi yapıyor. Söz konusu 11 kişiden 2’si ise grevi ölüm orucuna çevirdi.
DR. ALPAY AZAP: “İNSAN HAKLARI İHLALLERİ DORUĞA ÇIKTI”
Ortak açıklamayı TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Alpay Azap okudu. Türkiye’de tutuklu ve yükümlülerin hakları ve sağlığının uluslararası standartlarda olması gerektiğini söyledi. Türkiye’de hapishanelerin tedbir değil cezalandırma aracına dönüştürüldüğünü belirtti. “Kuyu tipi” olarak adlandırılan S ve Y tipi ile yüksek güvenlikli hapishanelerin 2000’li yıllarda tartışma konusu olan F tipi hapishaneleri arattığını ifade etti. Azap, “S ve Y tipi ile yüksek güvenlikli hapishanelerle insan hakları ihlalleri ne yazık ki doruğa çıkmıştır” dedi.
26 Haziran 2023 tarihli Avrupa Konseyi Hapishane Nüfuslarına İlişkin Yıllık Cezaevi İstatistiklerinden (2022) söz etti. İstatistiklere göre Türkiye’de her 100 bin kişiden 355’inin, Avrupa Konseyi ülkelerinde ise ortalama 117 kişinin hapiste olduğunu aktardı. İnfaz Kanunu’nda 2020 ve 2023’te yapılan değişikliklerin ardından son dört yılda 200 bin mahpusun tahliye edildiğini, buna karşın tutuklu ve yükümlü sayılarının arttığını kaydetti. Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre 2020’de 23, 2021’de 32, 2022’de 22 ve 2023’te ise 16 tane ceza infaz kurumu açıldı.
“TOPLUMSAL DİNAMİKLERİ KONTROL VE YÖNETME ARACI”
2021’den itibaren açılan S ve Y tipi ile yüksek güvenlikli hapishanelerde mahpusların çoğu tek kişilik hücrelerde, bir kısmı ise üç kişilik hücrelerde kalıyor. Dr. Azap, söz konusu hapishanelerdeki uzun süreli izolasyonun insan sağlığı üzerinde “geri dönüşü mümkün olmayan birçok tahribata” yol açtığını belirtti. Toplantıya katılan tüm kurumlar adına “Kuyu tipi” hapishanelerin yapımının durdurulmasını, açılanların ise kapatılmasını talep etti. “Bu tip hapishaneler mahpusların yalnızca ruhsal, bedensel ve sosyal sağlıklarını bozmakla kalmıyor; aynı zamanda siyasal erkin tüm toplumsal dinamikleri kontrol ve yönetme aracı, bir cezalandırma biçimi olarak kullanılmaktadır” dedi.