Rapor, özellikle sosyal medya ve çevrimiçi platformların geleneksel medya kaynaklarını hızla geride bıraktığını gözler önüne seriyor. “Dünya çapında haber tüketiminin en kapsamlı araştırması” olarak tanımlanan çalışmada öne çıkan veriler, demokrasilerden siyasi kutuplaşmalara, yapay zekadan bilgi güvenliğine kadar geniş bir etki alanına işaret ediyor.
Sosyal Medya, TV ve Haber Sitelerini Geride Bıraktı
-
ABD'de sosyal medya ve video platformlarından haber tüketimi %54’e yükselerek, ilk kez hem televizyonu (%50) hem de haber sitelerini (%48) geride bıraktı.
-
Facebook (%36), YouTube (%30), Instagram ve WhatsApp (%19) gibi platformlar, haftalık haber kaynağı olarak öne çıkarken, TikTok (%16), X’i (%12) geride bırakarak genç kullanıcılar arasında yükselişini sürdürdü.
-
Çevrimiçi haber kullanımı parçalanmaya devam ederken, geleneksel medya organlarına olan ilgi küresel çapta azalıyor.
Algoritmalar Gerçekliği Şekillendiriyor, Kutuplaşma Artıyor
Rapor, sosyal medya algoritmalarının kullanıcıların dünya görüşünü nasıl şekillendirdiğine dikkat çekiyor. Kullanıcıya sadece ilgilendiği içerikleri sunan platformlar, bilgiye erişimi “filtre balonları” içine hapsederek kutuplaşmayı derinleştiriyor.
-
Bu durum, Trump’ın seçilmesi, Brexit gibi gelişmelerle birlikte siyasi sistemdeki anti-kurumsal eğilimleri güçlendirdi.
-
Özellikle influencer’lar ve sosyal medya ünlüleri, bazı ülkelerde kamuoyu üzerinde ciddi etki yaratıyor ve siyasal gündemin belirlenmesinde etkin rol oynuyor.
Yapay Zeka, Yanıltıcı Bilgiyi Yaygınlaştırıyor
Dijital Haber Raporu’na göre, sosyal medyada yapay zeka destekli botlar tarafından üretilen yanlış bilgiler, kullanıcıların gerçeklik algısını ciddi biçimde bozuyor. Bu da yalnızca bilgiye erişimi değil, demokrasinin kendisini tehdit eden bir unsur haline geliyor.
-
AI destekli dezenformasyonun yayılması, sadece bireysel görüşleri değil, seçim sonuçlarını, siyasi istikrarı ve uluslararası iş birliğini de olumsuz etkiliyor.
Sosyal Medya: Hem Fırsat Hem Tehdit
Rapor, sosyal medyanın bilgiye ulaşım ve siyasi katılım açısından sunduğu fırsatları yadsımamakla birlikte, bilginin güvenilirliğinin sorgulanması, algı manipülasyonları ve bilgi kirliliği gibi ciddi risklerin altını çiziyor. Bu risklerin özellikle seçim dönemlerinde istikrarsızlığa yol açabileceği vurgulanıyor.
Çok Uluslu İşbirliği ve Küresel Tehditler Zorlaşıyor
Küresel siyasi sistemin, teknolojinin ve haber tüketiminin dönüşmesi; iklim değişikliği, mülteci krizleri, bölgesel savaşlar ve yapay zekanın yönetimi gibi alanlarda uluslararası iş birliğini daha karmaşık hale getiriyor. Özellikle seçim sonrası yaşanan ideolojik dalgalanmalar, uzun vadeli çözüm üretmeyi zorlaştırıyor.
