Ekonomik kriz derinleşip daha geniş halk kitlelerinin canını acıttıkça savunmaya geçen AKP’lilerden oldukça tuhaf açıklamalar gelmeye devam ediyor.

Ekonomik kriz derinleşip daha geniş halk kitlelerinin canını acıttıkça savunmaya geçen AKP’lilerden oldukça tuhaf açıklamalar gelmeye devam ediyor.

Bunlardan bazıları şöyle:

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda ücretli otoyollara ilişkin “Vatandaşlarımız çok zekidir. Cebinde parası yoksa eski yolu kullanır” sözleriyle tepki çeken AKP Manisa Milletvekili Uğur Aydemir, bu sefer “Belki soğan ekmek yiyeceğiz aylarca ama güvenliğimizden kimseye taviz vermeyeceğiz” ifadesini kullandı.

AKP Elazığ Milletvekili Zülfü Demirbağ, ‘ekonomik sıkıntı’ya karşı ‘çare’yi buldu: “Normal şartlarda 1 kilo et yiyorsak yarım kilo yeriz. Domatesi 2 kilo yerine iki tane alırız. Kış günü turfanda sebzeleri kullanmak zaten sağlığa da çok faydalı değil. Biber alacağız. Üç tane alırız 1 kilo alacağımıza. Bunlara bu fırsatı vermeyelim. Piyasadaki fırsatçılara tefecilere bu fırsatı vermeyelim derim.” Dedi.

Emine Erdoğan, ise geçtiğimiz günlerde “Gelin hep birlikte basit önlemler alalım. Alışverişe çıkmadan önce alınacaklar listesi hazırlayalım. Porsiyonlarımızı küçültelim.” Demişti.

Dikkat ederseniz hepsi halka tavsiyede bulunuyor, halka akıl öğretiyor da mesela kimse çıkıp yahu Erdoğan 3 bin korumayla gezmeyi bırak, şu Tunus diktatörünün ultralüks uçağını sat, itibardan tasarruf olmaz kafasını bırak gibi çok daha ciddi ve akıllıca önerilerde bulunmuyor.

Bakın işin aslı şu AKP iktidarı döneminde devletin israfı akıl dışı seviyelere çıktı, vergi gelirlerini ve bütçenin boyunu fersah fersah aştı. Devlet gırtlağına kadar borca batık, ben borç hesabına bakarken sadece finansal borçlara bakmıyorum bu yap işlet devret projeleri çerçevesinde hazineden garanti verilen döviz borçlarını ve benzeri diğer taahhütleri de hesaba katıyorum.

Bu gün devletin geliri giderini karşılamıyor bütçe dikiş tutmuyor asıl sorun burada.

Bu hanımefendiler beyefendiler de kalkmış halka akıl öğretiyor, tasarruf öneriyor bakın asıl tasarruf yapması gereken devlettir halk değil.

Türk halkı zaten son derecede mütevazı bir yaşam sürüyor, kıt kanaat geçiniyor, bütçesini denkleştirmeye çalışıyor. İtibardan tasarruf olmaz diye aile bütçesini aşan saçma sapan işlere ve harcamalara girişmiyor.

Ayrıca halk daima kendi parasını harcar burada da özgürdür, parasını dilediği gibi harcar ama siz beyefendiler, hanımefendiler kendi paranızı değil halkın parasını harcıyorsunuz, dilediğiniz gibi harcayamazsınız! O parada yetimin öksüzün, garip gurebanın hakkı var her bir kuruşunu kırk defa düşünüp, kuyumcu terazisi ile tartıp akıllıca harcamak zorundasınız.

Sen bunu yapma sonra halka akıl ver ahkâm kes, domatesi biberi tane ile al, porsiyonları küçült, otur soğan ekmek ye diye akıl ver insaf be yahu…

Ekonomik krizin sebebi devlettir, devletin hesapsız kitapsız harcamalar yapıp bütçe açığı vermesidir. Bir tasarruf yapmak, fedakârlıkta bulunmak gerekiyorsa bunu devlet yapmalıdır.

Ne yapması hangi kalemlerden tasarruf etmesi mi gerekiyor, birkaç kalem sayayım hemen:

9 milyon Suriyeliye bakıp beslemekten vazgeçmek gerekiyor.
  • Yap İşlet Devret projelerini kamulaştırıp ellerine TL verip göndermek gerekiyor.
  • Müslüman kardeşler iktidarı kurma hayali ile girişilen yurt dışı askeri operasyonları derhal sonlandırmak gerekiyor.
  • Devlet ricalinin, devlet kesesinden lüks yaşamına lüks tüketimine son vermek gerekiyor.
  • Dini ve ideolojik propaganda yapacağız diye yürütülen yurt dışı cami ve okul yapımı gibi operasyonlardan vaz geçmek gerekiyor.
  • İdeolojik olarak yapılan yurt dışı hibelerden Ayasofya’da dilenip Sultan Ahmet’te sadaka dağıtmaktan vazgeçmek gerekiyor.
  • Bin odalı saraylarda, yazlık saraycıklardan, binlerce kişilik, yüzlerce araçlık
  • koruma ordularından şatafatlı konvoylardan vaz geçmek gerekiyor.

    Bunlar yapılmadan bütçe toparlanmaz, ekonomi düzelmez, halka akıl vermeyi tasarruf öğütlemeyi bırakın aklı kendinize saklayın…