22.02.2022 tarihi itibariyle artık Asya’da yeni bir Hitler’in doğuşuna tanıklık ettiğimizi söylemek asla ve kat’a bir abartı olmayacaktır.
22.02.2022 tarihi itibariyle artık Asya’da yeni bir Hitler’in doğuşuna tanıklık ettiğimizi söylemek asla ve kat’a bir abartı olmayacaktır.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, barış görüşmelerini fiilen sona erdirerek,Ukrayna’nındoğusunda Rusya destekli isyancıların, 2014 yılından beri Ukrayna birlikleriyle savaştığı Donetsk ve Luhansk’ın “bağımsız ülkeler olarak tanınma” talebini kabul ettiklerini açıkladı. Putin, ayrıca her iki bölgeye de askeri güç göndermeye karar verdiğini de duyurdu.
Önce Kırım’ın işgal ve ilhakı arkasından gelen ve çok büyük bir olasılıkla ilhak ile sonuçlanacak bu son işgal Ukrayna’nın birliği, egemenliği ve toprak bütünlüğüne yapılmış kabul edilemez, açık ve net bir saldırıdır. Hatırlatmak isterim Rusya daha önce Gürcistan’dan tek taraflı bağımsızlık ilan eden Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlığını tanımış ve Gürcistan’ın da toprak bütünlüğünü benzer şekilde ihlal etmişti.
Rusya artık eski sosyalist SSCB değildir, Putin’in yapmış olduğu son açıklama ile açıkça görülmektedir ki yeni Rusya’nın başında çar özentisi bir diktatör bulunmakta ve Rusya hızla genişlemeci emperyalist hayallere savrulmaktadır.
SSCB’nin çöküşünden sonra büyük bir kaosa sürüklenen coğrafyada demokratik bir rejimin doğabileceği umut edilmiş, lakin özellikle de Putin’in iktidara gelmesinden bu yana gözlemlenen süreçte mafyatik ilişkiler ağına sahip oligarkların ve otokrat bir liderin demokrasiye yönelik tüm umutları yok ettiği görülmüştür.
İnsanlık II. Dünya savaşının hemen öncesinde Hitlerin yayılmacı politikalarına cevap vermekte, Hitler’i durdurmakta geç kalınca başta Avrupa olmak üzere neredeyse tüm dünyanın nasıl yanıp yıkıldığını asla unutmamalıdır!
Aynı hata bu gün de tekrarlanırsa nükleer silahlar ile donatılmış devasa bir orduya sahip olan Putin’in sadece Ukrayna ile yetineceği düşüncesi içi boş bir hayaldir!
Bu gün artık tehlike sadece Ukrayna’nın değil SSCB’nin yıkılması ile bağımsızlığını kazanmış tüm Doğu Bloku ülkelerinin kapısını çalmaktadır, sıranın Letonya, Estonya, Litvanya, Polonya, Romanya, Bulgaristan, Macaristan, Kazakistan, Azerbaycan, Gürcistan, Özbekistan, Türkmenistan ya da Tacikistan’a gelmeyeceğinin artık hiçbir garantisi yoktur.
Ayrıca Putin’in konuşmasında emperyalist Çarlık politikalarına dönüldüğüne işaret eden çok önemli iki nokta var;
İlk olarak Putin, konuşmasında Türkiye ve Osmanlı ile ilgili de dikkat çeken ifadelere yer vererek “geçmişte 18. yüzyılda Karadeniz kıyıları Türkiye ve Osmanlı’ya karşı mücadele alanı olarak kullanılmıştı. Karadeniz kıyısını ve Ukrayna şehirlerini Türklerden biz koruduk. Şimdi bunu yok etmek istiyorlar. Ünlü komutanların çalışmalarını yok etmek istiyorlar. Karadeniz’e erişimimizi yok etmek istiyorlar.
18. yüzyılda, Osmanlı İmparatorluğu’ndan alınan bölgeye (şimdi Kırım ve Ukrayna’nın Karadeniz kıyıları) ‘Novorossiya’ (Yeni Rusya) adı verilmişti. Karadeniz kıyısı için 18. yüzyılda savaşıp orayı Osmanlı’dan alan ve oraya Novorossiya ismini veren askerlerin cesareti sayesinde bunlar mümkün oldu. Şimdi bu ismi unutmak istiyorlar.” dedi.
Putin’in bu Novorossiya (Yeni Rusya) adlandırmasına sığınarak işgal ve ilhakı meşrulaştırma görüşü emperyalist Çarlık politikalarına dönme hayalinin ve Türk düşmanlığının açık bir itirafıdır.
İkinci olarak ise Bolşevik devrimine çatan Putin Stalin döneminde Polonya, Macaristan ve Romanya’dan alınan bazı bölgelerin Ukrayna’ya birleştirildiğini, Kruşçev’un da Kırım’ı Rusya’dan kopararak Ukrayna’ya bağışladığını söyleyerek,“Ukrayna sadece Rusya’nın komşusu değil, aynı tarihin bir parçası, dostlar ve yakınlar demek”dedi. Putin “Ukrayna’nın tamamen Rusya tarafından oluşturulduğunu vurgulayarak Ukrayna’nın tarihsel olarak Rus toprağı olduğunu ve Bolşevikler tarafından Rusya’dan koparılarak oluşturulduğunu anımsatanPutin, sanki Ruslar Çarlık döneminde bölgeyi işgal ederken halka sormuşlar gibi “Kimse halka sormadı”dedi.
Putin, “Bolşeviklerin başlıca görevi, ne olursa olsun iktidara tutunmaktı. Lenin’in devlet inşaatı ilkeleri, sıradan bir hata olmaktan çok daha kötüydü” diye kaydetti. Bolşevik politikası sonucu Sovyet Ukrayna’sı oluştu. Günümüzde Ukrayna için ‘Vladimir İlyiç Lenin Ukraynası’ diyebiliriz. Ukrayna’nın yaratıcısı ve mimarı Lenin. Lenin’in Donbass’ı Ukrayna’ya bağlayan sert emirleri dâhil arşiv belgeler bunu doğruluyor.”diyerek Bolşevik devrimin kurucu liderlerine çemkirmeyi de ihmal etmedi.
Hitler’e öykünen Putin’in Rus milliyetçiliği ve hamaset yaparak Çarların emperyalist yayılmacı politikalarına yönelik bir adım daha attığını görüyoruz.
22.02.2022 tarihi ileride yeni bir küresel savaşın başladığı tarih olarak anılacaktır. Bu savaş ne ölçüde sıcak çatışmaya dönüşür ve ne ölçüde yayılır bunu ise tamamen Putin’in yayılmacı arzuları belirleyecektir.
Savaş ister sıcak bir savaşa dönüşsün, isterse de uzun erimli bir soğuk savaş olarak şekillensin sonuç değişmez Türkiye ve diğer Türk Cumhuriyetleri bu savaştan en çok etkilenen devletler olacaktır.