Ceza yargılamasında “itham sisteminin” esas olduğunu vurgulayan Yıldız, “Sanık ya da sanıklara isnat edilen fiillerin yeri, zamanı, delilleri ve hukuki nitelendirilmesi iddianameyle öğrenilir. Ceza muhakemesinde devletin cezalandırma hakkı ile şüphelinin temel hak ve özgürlükleri arasında bir çatışma vardır. Bu çatışma yargılamanın şeklini belirler” dedi.

Yıldız, yargılamada temel ilkelerin sadece Anayasa’dan değil, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden (AİHS) kaynaklandığını hatırlatarak, medyada ve sosyal medya platformlarında henüz iddianamesi bile yazılmamış dosyalar hakkında peşin hüküm verilmesini eleştirdi.

“Masumiyet karinesi göz ardı ediliyor”
Feti Yıldız, “Anayasa’da açıkça yer alan ‘suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz’ hükmü bile hukukçular tarafından dikkate alınmıyor. Bir kez daha hatırlatmak istiyorum; bütün yargılama önlemleri gibi tutuklama da geçici niteliktedir. Maalesef bizde peşin ceza gibi uygulanıyor” ifadelerini kullandı.

Sosyal medyadaki yargısız infazlara da dikkat çeken Yıldız, “Hiçbir ahlaki disipline bağlı olmayan sosyal medya mahkemeleri hukuka ve adalete zarar veriyor” diyerek eleştirisini sert bir dille dile getirdi.

Yıldız’ın açıklamaları, yargı süreci, masumiyet karinesi ve tutuklamanın amacı konusundaki hassasiyetleri yeniden gündeme taşıdı.

Muhabir: Uğurcan Bayrakdar