AKP Genel Başkanı “Türkiye’nin yaklaşık 200 yıldır uzak tutulmaya çalışıldığı her kalkınma hamlesinin önünün darbeyle, vesayetle, krizle kesilerek IMF, Dünya Bankası ve mandacı iktisatçılarımız tarafından aksi istikamette yönlendirilmeye çalışıldığı gerçek işte budur.” Diyor…

AKP Genel Başkanı “Türkiye’nin yaklaşık 200 yıldır uzak tutulmaya çalışıldığı her kalkınma hamlesinin önünün darbeyle, vesayetle, krizle kesilerek IMF, Dünya Bankası ve mandacı iktisatçılarımız tarafından aksi istikamette yönlendirilmeye çalışıldığı gerçek işte budur.” Diyor…

Bu mandacı ekonomistler var ya bu mandacı ekonomistler; işte onlar Türkiye’nin en stratejik fabrikalarını, limanlarını, madenlerini, tarım alanlarını, enerji kaynaklarını üç otuz paraya yabancılara sattılar.

Bu mandacı ekonomistler var ya bu mandacı ekonomistler; bir sürü gayri fizible batak yatırımı, hazinenin döviz bazında garantisi ile yabancılara yaptırdılar, her yıl katar katar döviz bütçeden yabancılara gidiyor.

Bu mandacı ekonomistler var ya bu mandacı ekonomistler; yabancı yatırımcının hakkı hukuku iyi korunsun, aman yatırımcı zarar etmesin diye Türk yargısının değil Londra’daki tahkim mahkemelerinin hükmünü kabul ettiler

Bu mandacı ekonomistler var ya bu mandacı ekonomistler; IMF tarafından dayatılan sosyal güvenlik açıklarını kapatın sözüne uyulsun diye EYT, ABO ve intibak mağdurlarının sesini, sözünü dinlemiyor, bu sorunu çözmüyor.

Bu mandacı ekonomistler var ya bu mandacı ekonomistler; memleketteki en kıymetli arsaları, en muhteşem doğal güzellikleri rant uğruna yabancı yatırımcıya parsel parsel satıyor.

Bu mandacı ekonomistler var ya bu mandacı ekonomistler; yerli, yabancı yatırımcı gelsin, kolayca bol bol kar elde etsin diye Türk vatandaşlarının emeğini ucuza pazarlıyor, asgari ücreti Çin’in bile altında tespit ediyor.

Ah be ne çektik bu mandacı ekonomistlerden, iyi ki AKP ve reyiz var da artık bu mandacı ekonomistlerin sözü geçmiyor, hükümleri kalmadı…

Kabine toplantısı sonrası açıklama yapan AKP Genel Başkanı Erdoğan, “Kur, faiz ve fiyat artışları üzerinden oynadıkları oyunu görüyoruz. Kurdaki yükselişi bahane ederek, hiçbir mantıklı izahı olmayan fahiş fiyat artışları yapan fırsatçılara da göz açtırmayacağız, hepsinin de tepesine tepesine bineceğiz” dedi, vallahi dedi mi yapar! Tepelerine tepelerine biner, kur mur neymiş dinlemez, fahiş etiketleri sopa zoruyla zapturapt altına alır, enflasyonun yükselmesine asla izin vermez.

Erdoğan konuşmasında ayrıca: “Ülkemizdeki kurdaki hareketlerin etkisiyle yükselen enflasyonla veya fiyat artışıyla sonuçlanan ekonomik sıkıntılar elbette vardır. Öncelikle sorunun adını doğru koymamız lazım. Fiyatlardaki düzenli artışı ifade eden enflasyonun olduğu yerde yatırım olmayacağı, üretim azalacağı, istihdam düşeceği için dengeler bozulur. Buna karşılık sadece kurdaki yükselişe bağlı olarak kimi ürünlerde ortaya çıkan fiyat artışı, yatırımı, üretimi ve istihdamı doğrudan etkilemez, tam tersine kurdaki rekabet gücü yatırımda, üretimde ve istihdamda artışa yol açar. Ülkemizde yaşanan durum tam da budur. Yani fiyat artışıdır.” diyor ve ekliyor “Bunun adı enflasyon olsa bile dünyaya baktığımızda ülkelerin enflasyonu yenmek için farklı politikalar izlediğini görüyoruz. Kimi bu noktada faizi artırmış, kimi döviz kullanmış, kimi enflasyon hedeflemesine gitmiştir. Bugüne kadar tüm ülkelerde geçerli tek bir enflasyonla mücadele yöntemi görülmemiştir. Geçmişte enflasyon sorunu bulunmayan ülkelerin ortak özelliği ise cari açık vermemeleridir. Cari açık olup da enflasyon yaşamayan ABD gibi ülkelerin avantajı ise paralarının rezerv para olmasıdır.”

Anlaşılan Erdoğan ve ekonomi ekibinin kafası epeyce karışık, enflasyon ne fiyat artışı ne, kur etkisi ne, görüşleri net değil. Oysa ekonominin kitabını yazmakla uğraşacaklarına biraz ekonomi kitabı okusalar, bu tanımların yüzyıllar önce yapılmış olduğunu, enflasyona yol açan nedenlerin neler olduğunu açık ve net bir şekilde öğrenip anlamış olurlardı.

Diğer yandan ben kendisini ve ekonomide söz sahibi olan ekip arkadaşlarını biraz Türk iktisat tarihi okumaya davet ediyorum, anlaşılan geçmişte kim ne yapmış, neyi amaçlamış, kim mandacı, kim buna isyan etmiş bundan pek bir haberleri yok…