FOTOĞRAF: WEBTEKNO

Erciyes Üniversitesi'nden Prof. Dr. Mustafa Serdar Önses önderliğindeki bilim ekibi, klozetler gibi seramik yüzeylere uygulanabilen yeni nesil bir hidrofobik polimer geliştirdi. Bu özel kaplama sayesinde, mikroplar yüzeye tutunamıyor ve kolayca kayıyor. Hidrofobik özellik, su damlacıklarının yüzeyden kolayca kaymasını sağlayarak bakteri filmlerinin oluşmasını engelliyor.

"Toksik solvent içermiyor ve maliyeti düşük"

Prof. Dr. Önses'in ekibi, silikon yağını kullanarak elde ettikleri bu kaplamanın, steril insan idrarı ve bakterilerle yapılan testlerde %99,99 oranında etkili olduğunu belirtti. Yeni kaplama, toksik solvent içermiyor ve maliyeti düşük. Araştırma, TÜBİTAK fonuyla destekleniyor ve ACS Applied Materials & Interfaces dergisinde detaylı bir şekilde yayımlandı.

Geliştirilen kaplama, özellikle hijyen gerektiren alanlarda kullanılmak üzere tasarlanmış olup, bakteri üremesini büyük ölçüde engelleyerek yüzeylerin temiz kalmasına katkı sağlıyor. Bu buluş, gelecekte sağlık sektörü ve hijyen standartları açısından önemli bir inovasyon olabilir.

İşlem görmemiş bir yüzeye kıyasla bakteri oluşumunu engelliyor

Bu inovatif kaplama, su itici özellik sayesinde yüzeylere uygulandığında su damlacıklarının kolayca kaymasını sağlıyor. Böylece, özellikle hijyenin önemli olduğu alanlarda bakteri ve mikropların birikmesi engelleniyor. Bilim ekibi, silikon yağı kullanarak elde ettikleri bu kaplamanın aynı zamanda toksik solvent içermediğini ve düşük maliyetli olduğunu belirtiyor.

Geliştirilen kaplama, özellikle klozetlerde ve benzeri alanlarda kullanıldığında, mikropların yüzeye tutunmasını önleyerek hijyen standartlarını yükseltiyor. Yapılan testlerde, kaplanmış bir yüzeyin işlem görmemiş bir yüzeye kıyasla bakteri üremesini %99,99 oranında engellediği gözlemlendi.

Bu önemli buluş, TÜBİTAK fonuyla destekleniyor ve ACS Applied Materials & Interfaces dergisinde detaylı bir şekilde yayımlanarak bilim dünyasında geniş yankı uyandırdı. Türk bilim insanları, bu çalışma ile sağlık sektöründe ve hijyenik ortamlarda devrim niteliğinde bir gelişmeye imza atmış oldu.

Kaynak: Gerçek Bilim