Şubat ayının 14,ü , Dünyada ve ülkemizde sevgililer günü olarak kutlanıyor.Savaşlar,açlık,ekonomik krizler,hastalıklarla uğraşan dünyamızda Aşk da nereden çıktı diyeblirsiniz.Madem hayat devam ediyor,biraz olsun sizleri bu güzel üç kelimelik AŞK,ın anlatıldığı koridorlarda gezinmeye çıkarayım.

Şair “Cemal Süreya” Aşk için bakın ne demiş.

"Herkes az buçuk sarhoş, herkes bir şeyler söylüyor,ama yalnız ikimizin sözcükleri sarmaş dolaş.

AŞK:“Zaman sen olmayınca geçmiyor, sen olunca da yetmiyor..” AŞK:"Biyokimyasal olarak fazla miktarda çikolata yemeye eşdeğer" AŞK:”Tabiplerde ilaç yoktur yarama,

Aşk deyince ötesini arama”

(*)14 Şubat Sevgililer Günü denilince akla aşk ve romantizm mi geliyor sadece? Bu günü yalnızca aşkla ilişkilendirmek ve sevgililikle sınırlandırmak bu güne haksızlık olacaktır. Türkçeye “Sevgililer Günü” olarak geçmiş olsa da aslında “Valentine’s Day” denilen bu gün, Amerika ve Avrupa’da birbirini seven herkesin, arkadaşların, aile üyelerinin ve tabii ki sevgililerin birbirlerine sevgilerini gösterme günü olarak kutlanıyor. Süslü çikolatalar, kırmızılı pembeli kartlar, çeşitli hediyeler veya güzel bir söz Sevgililer Günü hediyesi olabiliyor.

Aşık olmak için 4 dakika yetiyor : Hiçbir şey, aşkı anlık haz gibi anlatamaz ve bağlılık oluşturmak için zaman gerekir diyenlere tersini kanıtlamak için bir şans. New York Times tarafından yayınlanan bir araştırmaya göre birisine 4 dakika boyunca bakmak, aşık olmaya yetebiliyor. Dört kesintisiz dakikalık süren tek bir aktivite.

Aşk dediğimiz kimyasal mı, fiziksel mi yoksa tamamen bir psikolojik bir ' olay' mı? Yoksa vücudun hormonlarıyla, uzuvlarıyla, beyniyle çıldırması mı? Aşk halen tam olarak çözülebilmiş doğa olayı değil. Aşk üzerine yapılan bilimsel araştırmalar senede birkaç kere yapılıp genelde şoka uğratsa da aşkın henüz tam olarak ne olduğunu hâlâ bilinmiyor.

İlk görüşte aşk bilimsel bir gerçek : New York'taki Syracuse Üniversitesi'nden Profesör Stephanie Ortigue, ilk kez aşk ile ilgili bütün araştırmaların sonucunu bir araya getiren bir beyin haritası hazırlandığını bildiriyor. Buna göre aşk, beynin 12 alanını etkiliyor. Aşkın beyinde yarattığı kimyasal reaksiyonlar, uyuşturucu bağımlılığının yarattığı reaksiyonlara benziyor ama çok daha karmaşık. Bilim adamları, beyne hücum eden kimyasal maddeler nedeniyle ilk bakışta aşık olmanın mümkün olduğunu ortaya çıkardılar.Tam olarak söylemek gerekirse, aşık olmak için bir buçuk saniye yetiyor.

Aşk mektupları depresyona iyi geliyor : Emotion adlı dergide yayınlanan bir araştırmaya göre, başkalarına iyi ve nazik davranmak sosyal anksiyete bozukluğu olarak adlandırılan kaygı rahatsızlığının tedavisinde etkili olabiliyor. Normalde tanımadığınız birine aşk mektubu yazmazsınız. Ama mezuniyetinden sonra New York'a yerleşen Hannah Brencher'ın depresyonla baş etmek için bulduğu yol bu olmuş. Hannah'nın daha çok aşk mektubu yazılması için başlattığı kampanya, rastgele nezaket ve sevgi gösterilerinin, hem alan, hem verenlerin sağlığına iyi geldiğini savunan grupların görüşlerini yansıtıyor.

Zengin Amerikalılar parayı aşka tercih ediyor : ABD merkezli banka Bank of America'nın yatırım danışmanlığı şirketlerinden biri olan Merrill Edge'in yaptığı araştırmaya göre, zengin Amerikalıların yüzde 56'sı bir ilişkide finansal açıdan güvende olmayı ararken sadece yüzde 44'ü aşık olmayı tercih ediyor.

Aşk, ağrı kesici rol oynuyor : Stanford Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, acı hissettiğimiz zaman beynin aynı bölgelerinden bazılarının devreye girdiğini fark etti. Araştırmacılar, deneye katılan 15 öğrenciden sevdikleri kişinin bir fotoğrafı ile aynı derecede çekici buldukları bir tanıdıklarının fotoğrafını getirmeleri istedi. Amaç, fotoğrafların dikkati acıdan uzaklaştırmakta ne kadar etkili olduğunu görmek. Çalışmaya göre, sevilen kişinin fotoğrafına bakmak acı algısını çekici bulunan, tanıdık kişinin fotoğrafına bakmaktan daha fazla düşürüyor. Profesör Paul Gilbert çalışmaya dair "Yalnız ve mutsuz hisseden insanların acı eşiği çok daha düşük olabilir. Kendini güvende hissedenlerde ise bunun tersi bir durum beklenebilir" diyor.

Aşk, kokainle aynı etkiye sahip: New York'taki Albert Einstein Tıp Koleji’nin yaptığı bir araştırmaya göre, beynimiz aşka da kokaine verdiği tepkileri veriyor. Aşk acelecidir ve kesinlikle bağımlılık yapar.

Besleme şekli aşkı etkiliyor :Bir flört aplikasyonu olan “Are You İnterested?”in yaptığı araştırmaya göre, erkekler vejetaryen kadınlara ulaşmaya çalışırken kadınlar etoburları tercih ediyor. Bu yemek şehvetine uzanan çeşitlilik sorgulanabilir.

*Sosyal medyada alıntılar.