Ankara Barosu Gelincik Merkezi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kadınlara yönelik şiddetin tüm biçimleriyle kararlılıkla mücadele ettiklerini vurguladı. Merkez, kadınların yaşam hakkı, insan onuru ve eşitlik mücadelesinin simgesi olan bu günün, yalnızca bir anma değil aynı zamanda güçlü bir çağrı olduğuna dikkat çekti.
Yapılan açıklamada, kadına yönelik şiddetin yalnızca fiziksel değil; ekonomik, psikolojik, cinsel, dijital şiddet ve ısrarlı takip gibi çok yönlü bir insan hakkı ihlali olduğunun altı çizildi. Şiddetin çocukları ve toplumun geleceğini de etkileyen, çok katmanlı toplumsal bir sorun olduğu belirtildi.
Her yıl binlerce kadın destek alıyor!
Gelincik Merkezi, Türkiye’de kadınların korunmasında temel yasal dayanaklardan biri olan 6284 sayılı Kanun’un sağladığı uzaklaştırma, koruyucu tedbirler, geçici maddi yardım ve barınma gibi haklar konusunda kadınlara kapsamlı rehberlik sunduklarını ifade etti. Merkez, kendilerine başvuran kadınlara gerekli mercilere yönelik başvurularda ücretsiz ve birebir hukuki destek sağladıklarını duyurdu.
Her yıl binlerce kadının merkezden destek aldığını belirten Ankara Barosu Gelincik Merkezi, başvuruların toplumun her kesiminden ve her yaş grubundan kadınların şiddete maruz kalabildiğini gösterdiğini söyledi. Bu durumun mücadelenin daha etkin ve yaygın şekilde sürdürülmesi gerektiğini gösterdiği vurgulandı.
Şiddetin önlenmesinin yalnızca bir kurumun değil; medya, eğitim kurumları, kamu kuruluşları, sivil toplum ve bireylerin ortak çabasıyla mümkün olabileceği hatırlatılan açıklamada, merkez olarak her gün onlarca kadının hayatına dokunulduğu ve hukuki süreçlerin titizlikle yürütüldüğü belirtildi.
Açıklama şu ifadelerle son buldu: “25 Kasım’ı bir anma günü değil, bir mücadele çağrısı olarak görüyoruz. Hiçbir kadın yalnız değildir. Biz buradayız, kadınların yanındayız. Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz.”





