“Çocuğun ihmal ve istismar edilmesinin önlenmesi için ebeveynler güçlendirilmelidir. Aile bireylerinin bilgileri artırılmalıdır.
Adaletli, vicdanlı, sevgi ve şefkati anlayan, haklarını bilen çocuklar yetiştirilmelidir.
Çocuklara her gün bir iyilik yapmaları öğretilmelidir. Bu iyilik, insana, hayvana veya doğaya yönelik olabilir.
Çocuklar mutlaka evrensel değerleri bilmelidir.
Ebeveynler, çocukların zayıf ve güçlü yanlarını görmeli, “Aslan oğlum” sözleri etiket haline getirilmemelidir. Çünkü, herkesin zayıf ve güçlü yönleri vardır.
Kız çocukları okula gitmelidir. Okula gitmeyen hiçbir çocuk kalmamalıdır.
Çocuk yaşta evlilik olmamalıdır. Çocuk yaşta evlilikler, çocukların okula gitmelerini engellemektedir.
Akran zorbalığı arttı, ivedilikle önlenmelidir.
Şiddetten koruyucu önlemler alınmalıdır. Çocuklar ve kadınlar, şiddetle ilgili olarak nerelere ve nasıl başvurabileceklerini, ulaşabileceklerini öğrenmelidir.
Cinsiyet eşitliği, eğitim, istihdam ve toplumsal yaşamın her alanında sağlanmalıdır. Konu, müfredat programlarında yer almalıdır.
Çocuklar, büyüdüklerinde, yaşlı anne ve babalarla iletişim konusunda neleri ve nasıl yapacaklarını küçük yaşlarda ve görerek öğrenmelidir. Çünkü, onlar da yaşlanacaklardır.
Ekonomik yoksulluk ve barınma sorunu yaşanmamalıdır.
Televizyonlarda şiddeti öğreten dizilere ve belgesellere yer verilmemelidir.
Çocuklar, sınırsız tüketim alışkanlığından uzak tutulmalıdır.
Gönüllü çalışmalara katılma konusu özendirilmelidir.
Bakanlıklar ve yerel yönetimlerle iş birliği yapılmalıdır.
Çocuklara ve kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi, sorunların çözülmesi için elimizde sihirli dernek yok. Ancak, gönüllü kuruluşlar, demokratik kitle örgütleri (STK) yan yana gelmeli ve birlikte çalışmalıdır.
Bildiğimiz doğru yollardan birlikte gitmeli, öğrenilmiş çaresizlik içinde olunmmalıdır.”
Tırnak içine aldığım bu notların kaynağı, 11 Aralık 2023 Pazartesi günü, Ankara’da, Mülkiyeliler Birliği Kültür Merkezi’nde, Başkanlığını Fatma Baykaldı’nın yaptığı, Tüketici Hakları Derneği Çayyolu Şubesince düzenlenen “Çocuk ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelede İyi Örnekler Paneli.”
Notları, Eda Özyurt Kılınç (UNFPA Acil Durumlarda TCDŞ Program Uzmanı), Canan Güllü ( Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı), Fatma Baykaldı (Tüketici Hakları Derneği Çayyolu Şubesi Başkanı), Prof. Dr. Müdriye Yıldız Bıçakçı (Ankara Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğretim Üyesi), Av. Şahin Antakyalıoğlu (ÇAÇAV Koordinatörü ve ECPAT Türkiye Başkanı) ve Av. Aslı Koçak Arıhan’ın (Türkiye Barolar Birliği Şiddetle Mücadele Kurulu Yönetim Kurulu Üyesi) paneldeki konuşmalarından derlemeye çalıştım.
Tüketici Hakları Derneği Başkanı Turhan Çakar ve Başkan Yardımcısı Ergün Kılıç da açılışta yaptıkları konuşmalarda ekonomik şiddet konusuna değindiler.
Başlıkta “Kırmızı Ceket” neden var? Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, kadına şiddet yapan bir erkeğin mahkemedeki şu ifadesinden esinlenerek, kırmızı ceket giydiğini söyledi.
“Kadının dudağındaki kırmızı rujdan etkilendim.”
Demokratik kitle örgütleri, kadın-erkek birlikte, gerekirse kırmızı ceket giyerek, şiddetsiz yöntemlerle birçok tepki eylemi ve etkinlik düzenleyebilecek güçte. Gerekli olan, iletişim, iş birliği, birlikte üretme istemi ve kararlılığı.
Çocuk ve kadına yönelik şiddetle ilgili olan bu panelde, ulusal basında ve kamuoyunda yer almayı başaramasa bile, Türkiye’de ve Dünya’da, kadın, çocuk, engelli, çevre, doğa ve hayvana yönelik şiddete karşı çok somut öneriler yapan, girişimlerde bulunan, asla umutsuzluğa ve karamsarlığa kapılmayan Şiddetsiz Toplum Derneği’nin bir temsilcisi konuşmacılar arasında yer almalıydı.
Adalet, iş birliği, verimlilik ve etkililik, herkes için gerekli, her yerde ve her durumda.
Haydi gönüllü kahramanlar, bazı özel durumlar hariç, kadın erken birlikte.
Fotoğraf: Panelin katılımcıları, kadın-erkek, her yaştaki gençler birlikte.