Bu ülkedeki aydın, yazar, çizer takımı ve muhalif siyasiler ülkede yoksulluğun arttığını, geçim sıkıntısının yükseldiğini her mecrada durmaksızın dile getiriyordu. İktidar ise bu iddiaları görmezden gelerek yoksulluğun arttığını sürekli olarak inkar etmekteydi. Şimdi devletin resmi istatistik kurumu da bu önemli sorunu dile getirmiş ve ülkede artan yoksulluğu gözler önüne sermiş bulunmaktadır.
Bu ülkedeki aydın, yazar, çizer takımı ve muhalif siyasiler ülkede yoksulluğun arttığını, geçim sıkıntısının yükseldiğini her mecrada durmaksızın dile getiriyordu. İktidar ise bu iddiaları görmezden gelerek yoksulluğun arttığını sürekli olarak inkar etmekteydi. Şimdi devletin resmi istatistik kurumu da bu önemli sorunu dile getirmiş ve ülkede artan yoksulluğu gözler önüne sermiş bulunmaktadır.
TÜİK verilerine göre yoksulluk oranı 2020 yılında 0,6 puan artarak %15,0 oldu. Medyan gelirin %60’ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre yoksulluk oranı ise son yılda 0,6 puan artarak %21,9 olarak gerçekleşmiş bulunuyor. Medyan gelirin %70’i dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre ise yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,5 puanlık artış ile %29,0 oldu.
Maddi yoksunluk oranı ise %27,4 oldu. Finansal sıkıntıda olma durumunu ifade eden maddi yoksunluk; çamaşır makinesi, renkli televizyon, telefon ve otomobil sahipliği ile ekonomik olarak beklenmedik harcamaları yapabilme, evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilme, kira, konut kredisi ve faizli borçları ödeyebilme, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek yiyebilme ve evin ısınma ihtiyacını karşılayabilme durumu ile ilgili hane halklarının algılarını yansıtmaktadır.
Yukarıda belirtilen dokuz maddenin en az dördünü karşılayamayanların oranı olarak tanımlanan ciddi maddi yoksunluk oranı 2019 yılında %26,3 iken 2020 yılı anket sonuçlarında 1,1 puan artarak %27,4 olarak gerçekleşti.
Toplumun gelirden en fazla pay alan %20’sinin elde ettiği gelirin en az pay alan %20’sinin elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı 7,4’den 8,0’a, gelirden en fazla pay alan %10’unun elde ettiği gelirin en az pay alan %10’unun elde ettiği gelire oranı şeklinde hesaplanan P90/P10 oranı ise 13,0’dan 14,6’ya yükseldi.
Daha da kötüsü Türkiye’de yoksulluk yapışkan ve kalıcı b,r hale geliyor. Türkiye’de Dört yıllık panel veri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı %13,7 oldu. Sürekli yoksulluk oranı, eşdeğer hane halkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %60’ına göre son yılda ve aynı zamanda önceki üç yıldan en az ikisinde de yoksul olan fertleri kapsamaktadır. Buna göre, 2020 yılı anket sonuçlarında sürekli yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 1,0 puan artarak %13,7 oldu.
Basitçe söylemek gerekirse; memlekette zengin daha zengin, fakir daha fakir olmakta ve ülkemizde gelir dağılımı hızla bozulmaktadır
Şöyle bir düşünün bu ülkede yaşayanların yaklaşık üçte biri maddi yoksunluktan şikayetçi ve yaklaşık 18 milyon kişi ise yoksulluk ile boğuşmaktadır.
Buradaki medyan gelirin küresel gelir ölçeğine göre yerlerde süründüğünü de belirtmek isterim. Net ifade etmek gerekirse Türkiye zaten ortalamada yoksul bir ülke, birde bu ülke nüfusunun çok önemli bir kısmı bu ortalama yoksulluğun bile altında bir gelir seviyesine sahip bulunuyor.
Sonuç yoksulum, yoksulsun ve yoksul kalacaksın denilen bir Türkiye tablosu karşımızda durmaktadır.
AKP iktidara talip olurken YOKSULLUĞU, YOLSUZLUĞU ve YASAKLARI kaldıracağız demişti.
Yoksulluğun geldiği seviye TÜİK rakamlarına göre bile böyle olduğuna göre AKP yoksulluk maddesinde resmen ve alenen çuvallamış bulunmaktadır.
Yolsuzluk konusu zaten patladı gitti, son olarak Peker’in videoları lağımı açıkça gösterdi.
Yasaklar konusunda ne denilebilir ki Wikipedia’yı bile yasaklamayı başardılar…
Bir ülke kötü yönetiliyorsa yoksulluk artar, yoksulluk ve kötü yönetim yolsuzluğu arttırır, yoksulluk ve yolsuzluğu vatandaşların gözünden kaçırmaya, konuşulmasını engellemeye çalışan iktidarlar mecburen yasakları arttırır. Bu bir kısır döngü olarak sürer gider.
Türkiye yoksulluk bataklığında debelenmeye devam ettikçe o ya da bu sebepten ortaya çıkabilecek çatışma konuları da ön plana çıkmaktadır. Yoksulluk sorunu acilen çözülemezse bir çok diğer yoksul Orta Doğu ülkesinde olduğu gibi, Türkiye’de de durum daha da kötü bir hal alıp, şiddet dolu kanlı bir bataklığa dönüşebilir…
