Pazar Esnafı: ‘Vatandaş Darboğazda’  

Keçiören Halk Pazarındaki esnaflar, halkın alım gücünün olmadığını,  fiyatlardan muzdarip olduklarını belirtti. Satışların azaldığının, kendilerinin de kar etmediklerinin altını çizdi. ‘Ekonomi düzelsin, emeklerimizin karşılığını almak, beklentimizdir. Yani pek umduğumuz bilançoyu göremiyoruz’ sözlerine yer verildi.  

Haber albümü için resme tıklayın


Hazal ERGEN / ANKARA

Keçiören Halk Pazarı’nda çalışan manav ve giyim esnafları, vatandaşların meyve ve sebze stantlarına eski ilgiyi göstermediğini, alımın düşük olduğunu vurguladı. ‘Halk, fiyatları görünce burun kıvırıyor. Pazarda fiyatların daha mütevazı olmasını bekliyorlar’ yorumları yapıldı.  


‘Herkes Ayağını Yorganına Göre Uzatma Derdinde’ 


Esnaf Musaf Kibar: “Keçiören’de yaşıyorum. Ev geçindirmeye çalışıyorum. Zaten hepimizin ortak derdi bu. Ama eski dönemlere göre yoğunluk çok az. Gördüğünüz gibi hem kalabalık değil hem de halk, stantlardan burun kıvırarak geçiyor. Maalesef alım gücü çok düşük. Bizim yine de çorbamız kaynıyor. Ama kendimiz bile buradan pek alışveriş yapmak istemiyoruz. O yüzden vatandaşa da hak veriyorum zaten markete gitmeye korkar olduk buralara gelmeye çalışıyoruz ama burada da çok farklı görünmüyor. Bizler de eve ekmek götürme çabasındayız. Sizler zaten sokağın nabzını tutarak durumu az çok biliyorsunuzdur. Ekonomimiz de zayıf, istihdam da düşük. Sonumuz hayrolsun” dedi.  


Tezgahtar Halil İbrahim Ömer: “Keçiören’de oturuyorum. Ailemle bu durumda geçirmeye çalışıyoruz. Bilanço pek iyi görünmüyor. Bir de vatandaş pazarlık yapmaya çalışıyor. Yani şu halimizde bile bununla uğraşıyoruz, bizim de pek karımız olmuyor. Sadece Keçiören değil ülkemiz genel olarak böyle görünüyor. Genellikle elma ve havuç alıcı buluyor. Onların dışındakinden çok da umudumuz yok. Ama 2. sırada marul ve maydanoz var. Zaten kış meyveleri sınırlı sayıda oluyor. Tabii halkında evdeki hesabı çarşıya uymuyor. Kimisi de geliri düşük olduğu için bütçesine göre bir şeyler almaya çalışıyor. Bakalım, böyle nereye gideceğiz. Herkes ayağını yorganına göre uzatma derdinde. Ama marketlere göre tabii ki buralar daha çok tercih ediliyor. Zaten alsalar da poşete birkaç tane dolduruyorlar” diye konuştu.  


Esnaf Bilal Sefa Sakallı, şu sözleri kaydetti: “Allah’a şükür çorbamız kaynıyor. Ama tabii eski zamanlara göre ürünlerimiz pek alıcı bulunuyor. Yani istediğimiz düzeyde değil. Vatandaş genelde fiyatları görünce mırın kırın ediyor. Onları da anlamıyor değiliz. Bu benim tek geçim kaynağım. Ev geçindirmeye çalışıyoruz. Halk, pazarlık da yapmak istiyor. Ben biraz indirim bile yapmaya çalışıyorum. Çorbada bizim de tuzumuz bulunsun istiyoruz. Ama bizim de tek kazancımız bu. Yani biz de kendi karımızı düşünüyoruz. Bakalım, nereye kadar böyle gideceğiz. Enflasyonun düzelmesini dört gözle bekliyoruz.”  


‘Üretim Az, Tüketim Çok’ 


Tezgahtar Yakup Eyüp, şu ifadeleri kullandı: “İyi kötü idare etmeye çalışıyoruz. Yoğunluk pek beklediğimiz düzeyde değil. Ama tabii market bana bundan sonra burayı tercih ediyorlar. Ekonominin gidişatı pek iyi görünmüyor. Buradaki fiyatlar da esnaf da halka daha mütevazı geliyor. Daha çok elma, muz, soğan ve domates alınıyor. Zaten en çok kullanılanlar bunlar oluyor. Yani vatandaş, fazladan bir şey almaya yanaşmıyor. Biz de kazancımızın derdindeyiz. Ama üretim azken tüketim çok. Bakalım, bu ekonomik kriz ne zaman son bulacak. Alım gücünün yükselmesini istiyoruz,  beklentimiz bu yönde.” 


Adını vermek istemeyen satıcı: “Allah’a şükür, biz idare ediyoruz. Ama devletin de fazlasıyla adım atmasını istiyoruz. Ekonomi düzelsin, emeklerimizin karşılığını almak, beklentimizdir. Yani pek umduğumuz bilançoyu göremiyoruz. Sonuçta hepimizin  ekonomik, sosyal yaşamı var. Halk fiyatları görünce burun kıvırıyor. Pazarda fiyatların daha mütevazı olmasını bekliyorlar. Burada üzüm, soğan, domates, marul, maydanoz, elma, muz var. Depremzede tezgahtar arkadaşlarımız da var. Onlar da malum, ceplerinin dolmasının peşinde. Bizler de zamanında okuyamadık, şimdi başka mesleğimiz yok. Bakalım,  sonumuz hayrolsun” sözlerini belirtti.  


‘Burada Yok Pahasına Çalışıyoruz’ 


Satıcı Sabri Sadık: “ Uzun zamandır tezgahtayım. Bugün pek siftah yapmadım. Vatandaş fiyatlardan çok şikayetçi. Meyve, sebze oldukça önemli ihtiyaçlar. Markete gitmeye zaten hepimiz korkuyoruz. Burada da umduğumuzu bulamayınca düş kırıklığı yaşıyoruz. Beklediğimiz kalabalığı da göremiyoruz. Yani halk da ümitsiz görünüyor. Bu sorunların artık çözülmesini bekliyoruz. Enflasyonun acilen düzelmesini istiyoruz. Sesimiz duyulsun, derdimiz bu” şeklinde konuştu. 

 
Adını vermek istemeyen esnaf, şu değerlendirmeyi yaptı: “Sabrı, şükrü Allah yapıyoruz. Kula minnet eylemeyiz. Ama artık halk da düşünülmeli, iktidar, bir an önce devreye girsin. Bu ekonomik düşüklüğü düzeltsin. Emeklerimizin karşılığını alamıyoruz. Fark etmişsinizdir, çoğunluk böyle diyordur. Tezgahtarlar ve halk olarak bu durumlardan çok şikayetçiyiz. Devlet, bu duruma artık el uzatmalı. Aile geçindirmeye çalışıyoruz, çocuk okutuyoruz zaten iş de yok. Artık bizi de düşünsünler. Evlatlarımız hayallerini gerçekleştiremiyor, istediği bölümleri okuyamıyor. Yani düşlerindeki mesleği yapamıyor. Burada karın tokluğuna çalışıyoruz. Başka mesleğimiz yok. Yani tek geçim kaynağımız bu. Ama enflasyon yüzünden halkı da buraya pek yanaşmıyor. Burada yok pahasına bulunuyoruz. Alınan ürün daha çok sivri biber ve dolmalık biber. Herkes üzerine düşeni yapsın lütfen.”  
Tezgahtar Salih Bereket, şu yorumları yaptı: “ Rabbimize hamdediyoruz. Eyvallah ama iktidardan beklentimiz çok. Artık nasıl yapıyorlarsa lütfen farklı politik yol izlesinler. Tüketen ama üretmeyen bir toplumumuz. Biz de üzerimize düşeni yapmalıyız. Devlete  destek olmalıyız. Ama yönetim de bize yardımcı olsun. Hepimiz evimize ekmek götürmenin derdindeyiz. Halk dar boğazda görünüyor. Kıt kanaat geçinmeye çalışıyoruz. Vatandaş da fiyatlardan şikayetçi. Bu muzdarip durumdan biz de çok sıkıldık. Öğrenci gibi olanlara indirim de yapmaya çalışıyorum. Yönetimin desteklerle bunları da aşacağına inanıyoruz. Muz, maydanoz,  salatalık, domates en çok alınanlardan. Ama bunların sayısının artmasını bekliyoruz. Halk zaten azar azar alıyor.”  


Esnaf  Yusuf Hoşafçı: “ Bu geçimsizlik ne zaman son bulacak, merak içindeyiz. Vatandaş, gelirinden memnun değil. Bu durum, buraya da yansıyor. Burada karın tokluğuna çalışıp eve de yetişmek için uğraşıyoruz. Çocuklarımızı okutuyoruz ama bakalım, iş bulabilecekler mi. Bu ümitsizlikten kurtulmak istiyoruz. Allah’tan umudumuzu kesmiyoruz ama galiba değişmesi gereken politikalar var. Yok pahasına çalışmak istemiyoruz. Pazarlar, halkın seçiminde market manavlarından önce yer alıyor. Burada daha çok salatalık, marul, muz, soğan alınıyor. Zaten soğan ve salatalığı da azar azar alıyorlar” sözlerine yer verdi.  


Tezgahtar Yasin Ocakbaşı: “ Esnaf arkadaşlarla bu durumu konuşuyorduk. Umutsuzluk içindeyiz. Bu durum bizi üzüyor. Sebze ve meyve daha çok alınıyor ama poşetler çok da doldurulmuyor. Yani az miktarda alıyorlar. Salatalık, sarımsak ve maydanoz daha çok alıcı buluyor. Her birinden birkaç parça seçiyorlar. Vatandaşın yorumları da olumsuz oluyor. Yani fiyatlar için söyleniyorlar. Mırın kırın ediyorlar. Bu tablo elbette bizi negatif olarak etkiliyor. Biz de belli bir gelir bekliyoruz. Ekmeğimizin derdindeyiz. Vaktinde maddi ve manevi şartlardan dolayı okuyamadık,  şimdi de başka seçeneğimiz yok” eleştirilerini yaptı.  


Esnaf Ümit Barış: “Adım gibi ümitli olmaya çalışıyorum. Ama sanırım ekonomi kötüye gidiyor. Vatandaş da tezgahtar da bu konuda hemfikir. Biz de kazancımızı görmek istiyoruz. Halk da biraz daha uygun olarak alışveriş yapmak, ihtiyaçlarını karşılamak istiyor. Hepimizin ailesi, yaşantısı var. Daha çok yeşil biber ve dolma biberi alınıyor. Sadece Keçiören değil genelde Türkiye böyle görünüyor. Tüketen ama pek üretmeyen bir toplumuz. Bu durumun düzelmesini bekliyoruz ” değerlendirmesinde bulundu.  
  
 

31 Eki 2023 - 15:02 - Gündem

Muhabir  Haber Merkezi


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Sonsöz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Sonsöz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Sonsöz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Sonsöz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.