GONCAGÜL KONAŞ
2025 yılı, Türkiye’de basın özgürlüğü açısından zorlu bir yıl olarak kaydedildi. Gazeteciler, haberleri ve yorumları nedeniyle çeşitli yasal süreçlerle karşı karşıya kaldı. 2024 yılı boyunca 74 gazeteci gözaltına alındı ve 14’ü tutuklandı.
Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın (TGS) verilerine göre, 2024 yılı sonunda 18 gazeteci cezaevindeydi. Bu gazeteciler arasında Ali Ünal (Zaman Gazetesi Yazarı), Erol Zavar (Odak Dergisi Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü) ve Hatice Duman (Atılım Gazetesi Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü) gibi isimler bulunuyor. Gazetecilere yönelik baskılar sadece tutuklamalarla sınırlı kalmadı. Yıl içinde gazeteciler, 51 soruşturma kapsamında ifadeye çağrıldı, en az 98 kez gözaltına alındı ve 60 fiziksel saldırıya maruz kaldı. Ayrıca, 209 sözlü tehdit ve hedef gösterme vakası yaşandı.
SONSÖZ’e konuşan Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Genel Başkanı Kıvanç El, gazetecilerin yaptıkları haberler nedeniyle soruşturmalara maruz kalmamaları gerektiğini vurgularken, mevcut yasal düzenlemelerin gazeteciliği zorlaştırdığını belirtti.

“GAZETECİLER HEDEF HALİNE GETİRİLMEMELİ”
El, gazetecilerin karşı karşıya kaldığı baskılar ve hukuki süreçlere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. 20 yıldır gazetecilik mesleği icra ettiğini belirten El, meslek hayatına Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı bursu kazanarak başladığını ifade ederek,“20 yıldır çeşitli kurumlarda çalıştım, uzun yıllar yazılı basında yer aldım, sonrasında CNN Türk’te görsel medyada görev yaptım.” dedi.
“GAZETECİLİK ZOR BİR MESLEK”
Gazetecilerin sık sık hukuki süreçlerle karşı karşıya kaldığını belirten El, “Gazetecilik zor bir meslek her şeyden önce. Gazetecilerin normal bir vatandaştan, diğer mesleklerden daha fazla soruşturmayla karşılaştığı bir gerçek. Çünkü bazen gizli bilgilere ulaşıyorsunuz, bazen soruşturma detaylarını ortaya çıkarıyorsunuz” diye konuştu.
Gazetecilerin yaptıkları haberler nedeniyle tutuklanmaması gerektiğini vurgulayan El, “Gazeteciler yargılanmaz, gazeteciler soruşturulmaz diye bir iddiamız yok. Ama bir gazeteci, haber yaptı diye elbette gözaltına alınmamalı. Çeşitli yasal düzenlemeler yaptılar. Terörle Mücadele Kanunu değiştirildi. Dediler ki bir savcı hakkında haber yaparsanız, terörle mücadelede görev aldığı için onu hedef göstermiş olursunuz. Bu, gazeteciliğe vurulan bir darbedir” dedi.
“GAZETECİLİĞİ HEDEF ALAN YASALAR VAR”
Gazetecilik mesleğini zorlaştıran yasal düzenlemeler hakkında konuşan El, “Dezenformasyon yasası çıktı. Bunun dışında Meclis gündeminde siber güvenlik yasası, etki ajanlığı gibi konular var. Bunlar gazeteciliğe yönelik yasalar. ‘Bu konuyu haber yapma, bu konuya girme’ diyerek gazetecileri engelleyen bir sürece girdik.” ifadelerini kullandı.
Son dönemde gazetecilere yönelik artan baskılara dikkat çeken El, “Bir röportaj yaptınız diye tutuklanabiliyorsunuz. Bunun etik olup olmadığı tartışılabilir ama bu hukuki bir mesele olmamalı. Barış Pehlivan olayı da kamuoyuna yasa dışı bir faaliyet gibi sunuluyor ama ortada yasa dışı bir durum yok.” dedi.
“YAYIN YASAKLARI OTOMATİK HALE GELDİ”
Gündemdeki yayın yasaklarına da değinen El, “Büyük olaylarda, TUSAŞ mevzusunda, Bolu’daki yangında yayın yasakları getirildi. Yayın yasakları bazen gereklidir ama şu an otomatik hale geldi. Olay daha yeni olmuşken bir saat sonra yayın yasağı geliyor. Bolu olayında yayın yasağının ötesinde, yayınlarda konuyu eleştiren uzman çıkarma yasağı getirildi. Yangın uzmanıyla konuyu tartışamayacaksak kimle tartışacağız?” diye sordu.
“ERİŞİM YASAKLARI ARTIYOR”
Son dönemde artan erişim yasaklarına da değinen El, “Sadece 2024 yılında 200-250 bin erişim yasağı kararı alındı, bunların 20 bini haberlerle ilgili. Haber yanlış olabilir, eksik olabilir ama erişim engeli getirmek doğru değildir. İktidara yakın taraflarla ilgili haberlerde mahkemeler, haberin doğruluğuna bakmadan hemen erişim yasağı veriyor.” dedi.
“TÜRKİYE EN ÇOK GAZETECİ TUTUKLAYAN ÜLKELER ARASINDA”
Uluslararası basın kuruluşlarının Türkiye’deki basın özgürlüğüne dair raporlarına dikkat çeken El, “Gazetecileri Koruma Komitesi’nin (CPJ) raporuna göre, 2023 yılında 13 olan tutuklu gazeteci sayısı, 2024’te 43’e yükseldi. Bu artış, Türkiye’yi dünyada en çok tutuklu gazeteci bulunduran ilk 10 ülke arasına soktu. Bu da basın özgürlüğünün ne kadar gerilediğini gösteriyor.” diye ekledi.
“GEZİ OLAYLARI TEKRAR GÜNDEME GETİRİLDİ”
Son dönemde Ayşe Barım olayı ve Gezi davasının yeniden gündeme getirilmesine de değinen El, “Ayşe Barın olayı başta televizyon baskısı, kara para aklama iddiaları olarak ele alındı ama şimdi hükümeti devirmek, Gezi olaylarına bağlamak gibi bir noktaya getirildi. Gezi olaylarının üzerinden 11 yıl geçti. 11 yıl sonra mı yeni delil bulundu? Belli ki bir dosyayı açalım, gerginlik ve kutuplaşma artıralım mantığıyla hareket ediliyor.” dedi.
“GAZETECİLERE SAHİP ÇIKILMALI”
Son olarak gazeteciliğin kamusal bir görev olduğunu vurgulayan El, “Gazeteciler bu mesleği kendileri için yapmıyor. Toplumun haber alma hakkı için yapıyorlar. Bir gazeteci hedef alındığında, aslında toplum da hedef alınmış olur. Bu nedenle gazetecilere sahip çıkılmalı.” çağrısında bulundu.