EBRU APALAK

“Esaretten Cesarete Kısa Film Yarışması” insanların yaşamına dokunabilmek ve üniversite gençliğinin sorunlarına dair farkındalık oluşturabilmek amacıyla 2016'da yola çıktı. Yarışmanın ilk iki yıl teması “Madde Bağımlılığı ile Mücadele” olarak belirlendi.

Yarışma, ilk yıllarında Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği (Lions MD 118-U), Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi (HÜTF) Tıp Öğrencileri Eğitim Programı Topluluğu ve Türkiye Barolar Birliği Hayat Ağacı Programı’nın iş birliğiyle düzenlendi. Yarışma, her yıl ele alınan temalara göre Ankara Büyükşehir Belediyesi ve İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği gibi kurumlarca desteklendi.

Yarışmaya Türkiye'deki ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki tüm üniversitelerin başta iletişim ve fen-edebiyat fakülteleri olmak üzere bütün fakültelerindeki öğrenciler ve öğrenci toplulukları katılıyor.

Pandemi nedeniyle yarışmaya bir yıl ara verildi. Yarışma 2023'te ise 6 Şubat depremi nedeniyle 2024'e ertelendi. Bugüne kadar yarışmaya yaklaşık 190 film katıldı. Yalnızca lisans ve lisansüstü öğrencilerine açık olan yarışmaya profesyonel olarak film üretenler katılamıyor. İletişim ve edebiyat fakültesi öğrencilerinin yanı sıra orman, tıp ve diş hekimliği fakültelerinde okuyan öğrenciler de kısa filmleriyle yarışmada yer aldı. Yarışmaya 2021'de animasyon, 2022'de ise belgesel kategorileri eklendi. Yarışmanın jüri üyeleri arasında Güven Baykan, Nurcan Karagöz Herischi ve Özge Özder gibi isimler yer alıyor.

7. Esaretten Cesarete Kısa Film Yarışması’nın ödülleri başkentte 30 Mayıs 2025 Cuma günü Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde saat 20.00’de düzenlenecek Gala Gecesi’nde takdim edilecek.

Bu yıl “En İyi Yönetmen Ödülü”, “Yılanların Öcü” ve “Muhsin Bey” gibi filmleriyle Antalya Altın Portakal ve Adana Altın Koza gibi ödüller kazanmış yönetmen ve yarışmanın eski jüri üyesi Aytekin Çakmakçı'nın anısına; “En İyi Senaryo Ödülü” ise tiyatro sanatçısı, dizi ve sinema oyuncusu Halil Esen'in anısına verilecek.

Esaretten Cesarete Platformu Başkanı Prof. Dr. K. Şafak Güçer ve jüri üyelerinden Hayri Çölaşan yarışmayla ilgili Sonsöz’e konuştu.

Yarışmanın yolculuğu Türkiye'deki Lions organizasyonunun Anadolu bölgesini kapsayan yönetim çevresi olan Lions MD 118-U’nun yaklaşık 30 yıldır üyesi olan Güçer’in örgütün madde bağımlılığı ile mücadele için kurulan komite başkanlığına getirilmesiyle başladı. HÜTF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Güçer, yarışmanın ilk iki yılında tema olarak seçilen “Madde Bağımlılığı ile Mücadele” konusunun öğrencileri motive ettiğini aktardı. Yarışmaya katılan öğrencilerin yarışmayı özgeçmişlerine eklediklerini “Birçoğu artık bu yarışmaya katıldıklarını CV'lerine yazıyor.” diyerek belirtti.

Güçer, Türkiye'de gün geçtikçe yaygınlaşan toplumsal şiddeti tema olarak seçme nedenlerini şöyle açıkladı: “Günümüzde ‘Toplumsal Şiddet Sarmalı ile Mücadele’ temasının seçilmesinde temel neden, toplumun her kesiminde giderek artan şiddetin irdelenmesi ve hoşgörü kaybının gözler önüne serilmesidir."

1221 FİLMDEN 14’Ü FİNALE KALDI

Yurt dışında yaşayan Türk öğrencilerin yarışmaya katılabilmesi için yarışmaya başvurular dünya genelinde film yapımcıları, senaristler ve sanatçılar için tasarlanan çevrimiçi platform Film Freeway üzerinden kabul ediliyor. Bu yıl, birçok ülkeden 1221 film yarışmaya başvurdu. Şartnameye uyan 233 filmi (138 kurmaca, 51 deneysel ve animasyon, 44 belgesel) jüri değerlendirdi. Beşi kurmaca, üçer belgesel, deneysel ve animasyon olmak üzere toplam 14 film finale kaldı. Jüri, 20 Mayıs'ta bir araya geldi. Finalist olan 14 filmi birlikte izleyerek yedi saatlik bir toplantının ardından ödülleri belirledi.

Hayri Çölaşan, yarışmaya başvuran filmlerin film festivallerinde ödül alan iyi filmlerden oluştuğunu söyledi. Toplumsal şiddeti doğrudan ve dolaylı olarak işleyen filmlerin finalist olduğunu kaydetti. Esaretten Cesarete’nin bu temayı belirlemesiyle öğrencilerin bu konuya duyarlılıklarını gösterdiklerini ve her türden toplumsal şiddet içeren filmleri değerlendirdiklerini aktardı.

Teknolojiye İlk Adım Gölbaşı’nda Atıldı
Teknolojiye İlk Adım Gölbaşı’nda Atıldı
İçeriği Görüntüle

2026’DA TEMALI BÖLÜMLER VE ETKİNLİKLER DÜZENLENECEK

Yarışmanın festivale dönüşmesi için 2026’dan itibaren temalı bölümler, film gösterimleri, söyleşi ve panel gibi etkinlikler yapacaklarını duyurdu. “Ankara’ya büyük bir festival kazandırmayı amaçlıyoruz” diyen Çölaşan, yarışmanın temaları ve öğrencileri desteklemek için verdiği maddi ödüllerle ön plana çıktığını belirtti.

“MUALLA” VE “KURTLAR”, JÜRİNİN EN ÇOK BEĞENİSİNİ KAZANAN FİLMLER ARASINDA YER ALDI

Güçer ve Çölaşan, bugüne kadar yarışmaya başvuran filmler arasından kendilerini en çok etkileyenleri de anlattı. Güçer, “Doğa ve Hayvana Yönelik Şiddet ile Mücadele” temasının işlendiği 4. yarışmada tecavüze uğrayan bir köpeğin failini cezalandıramayan hâkimin vicdanının yaralanmasını anlatan, Batuhan Çelik’in yönettiği “Mualla” filmini unutamadığını belirtti.

Çölaşan ise bugüne kadar jüriyi en çok etkileyen filmin, Ece Begüm Bayrak’ın yönettiği “Kurtlar” olduğunu kaydetti. Oyuncuların etkili oyunu, filmin konusu, zorlu çekim koşullarının başarıyla gerçekleştirilmesi ve diyaloglarındaki gerçekliğin bunda etkili olduğunu ifade etti.

Muhabir: Haber Merkezi